25.1 C
İstanbul
Pazar, Ağustos 3, 2025
Ana Sayfa Blog Sayfa 18

Schneider Electric’ten AI Destekli Güç Koruma Sistemi

Schneider Electric’in Yeni Galaxy VXL UPS: Kompakt Tasarım, Yüksek Verimlilik ve Yapay Zeka Destekli Güç Koruması

Schneider Electric, veri merkezleri, yapay zeka altyapıları ve endüstriyel tesislerin artan güç taleplerine yanıt olarak, Galaxy VXL UPS sistemini tanıttı. Yüksek yoğunluklu ve ultra kompakt tasarımı ile bu yeni nesil güç koruma sistemi, 1,2 m²’lik bir alanda 1042 kW/m² güç yoğunluğu sunuyor ve 500 ila 1250 kW aralığında performans sağlıyor.

Modüler ve Ölçeklenebilir Yapı:

Galaxy VXL, modüler tasarımı sayesinde tek çerçevede 1,25 MW güç sunabiliyor. Dört ünite paralel bağlandığında ise sadece 4,8 m²’lik alanda 5 MW’a kadar güç sağlamak mümkün oluyor. Bu sayede yapay zeka destekli veri merkezleri, ticari binalar ve endüstriyel tesislerde esnek ve ölçeklenebilir çözümler sunuyor.

Enerji Verimliliği ve Sürdürülebilirlik:

Schneider Electric’in patentli eConversion modu, %99’a kadar verimlilik sağlarken, double conversion modu %97,5 verimlilik sunuyor. Bu özellikler enerji tüketimini azaltarak karbon emisyonlarını düşürüyor ve toplam sahip olma maliyetini (TCO) minimize ediyor.

Gelişmiş Güvenlik ve Siber Güvenlik:

Galaxy VXL, IEC 62443-4-2 güvenlik standartlarına uygun olarak geliştirilmiş. Ayrıca, Live Swap özelliği ile sıfır kesintiyle güç modülü değişimi mümkün. Schneider Electric’in EcoStruxure IT yazılımı ile uzaktan izleme ve yönetim sağlanarak, operasyonel güvenlik en üst seviyeye çıkarılıyor.

EcoCare Hizmet Planı ile Uzun Ömür:

Yeni nesil hizmet planı olan EcoCare, teknik uzmanlara 7/24 erişim, yapay zeka destekli uzaktan izleme ve duruma dayalı bakım imkânı sunuyor. Bu sayede saha kesintileri %50’ye kadar azaltılıyor ve UPS sisteminin ömrü uzatılıyor.

Yapay Zeka ve Büyük Veri İçin Dayanıklı Çözüm

Yapay zeka ve büyük veri iş yüklerine yönelik artan talepleri karşılamak için geliştirilen Galaxy VXL UPS, Schneider Electric’in Sant Boi, Barcelona fabrikasında üretilecek. 2025 yılına kadar bu sistemin yıllık üretim kapasitesinin 9.000 birimi aşması bekleniyor.

İlgili Kaynaklar:

Daha fazla bilgi için:

🔗 Schneider Electric Resmi Sitesi

Siemens’ten sürdürülebilir gelecek için büyük adımlar

Siemens 2024 Sürdürülebilirlik Raporu: Karbonsuzlaştırma ve Yenilikte Liderlik

Siemens, 2024 Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayımlayarak sürdürülebilirlik alanında gösterdiği önemli ilerlemeleri gözler önüne serdi. Şirket, DEGREE çerçevesinde belirlediği on dört hedefin yedisine planlanandan önce ulaştı. Özellikle karbonsuzlaştırma alanında dikkat çekici bir başarı yakalayan Siemens, 2019’dan bu yana kendi operasyonlarındaki CO₂e emisyonlarını %60 oranında azalttı. Bu oran, 2025 yılı için belirlenen %55 hedefini şimdiden aşmış oldu.

Karbonsuzlaştırmada Öncü Adımlar

Siemens, sürdürülebilirlik çabalarının merkezine karbonsuzlaştırmayı koyarak, 2030’a kadar operasyonlarındaki CO₂e emisyonlarını %90 oranında azaltmayı ve 2050’ye kadar değer zinciri genelinde net sıfır emisyona ulaşmayı hedefliyor. Şirketin bu çabaları, Bilim Temelli Hedefler Girişimi (SBTi) tarafından da onaylanarak, Siemens’in Paris Anlaşması’nın iklim hedeflerine bağlılığını bir kez daha kanıtladı.

Siemens’in 2024 mali yılında piyasaya sunduğu teknolojiler, kullanım ömürleri boyunca toplamda 144 milyon ton sera gazı emisyonunu önleyecek. Bu rakam, aynı yıl boyunca şirketin tüm değer zincirinde ürettiği 121 milyon tonluk emisyonu geride bırakıyor.

Yaşam Boyu Öğrenme ve Çalışan Gelişimi

Siemens, çalışanlarının yetkinliklerini artırmaya ve sürekli eğitime büyük önem veriyor. 2024 mali yılında yaşam boyu öğrenme için 442 milyon Euro yatırım yaptı. Şirket çalışanları, kişi başına ortalama 27 saat dijital öğrenim programına katıldı. Bu rakam, 2023’e kıyasla 4 saat daha fazla olup, 2025 için hedeflenen 25 saat seviyesini bir yıl önceden aşmış oldu.

Siemens’in “MyLearning World” platformu, yaklaşık 180.000 iç ve dış eğitim içeriği sunarak çalışanlara geniş bir öğrenme yelpazesi sağlıyor. Şirket, yapay zeka destekli öğrenme araçlarıyla bu platformu daha da geliştirmeyi amaçlıyor.

Siemens EcoTech Etiketi ile Kaynak Verimliliği

Şirket, sürdürülebilir tasarım anlayışını Siemens EcoTech etiketiyle güçlendirdi. 2024 mali yılında 25.000’den fazla Siemens ürünü, sürdürülebilir malzemeler, optimum kullanım ve geri dönüşüm kriterlerini karşılayarak bu etiketi aldı. Bu uygulama, döngüsel ekonomiyi desteklemek ve kaynak verimliliğini artırmak adına önemli bir adım olarak öne çıkıyor.

Eşitlik ve Çeşitlilikte İlerleme

Siemens, eşitlik ve çeşitliliğe olan bağlılığını sürdürerek, üst düzey yönetim pozisyonlarındaki kadın oranını %32’ye çıkardı. Bu oran, 2020 yılında %23 seviyesindeydi. Şirket, kadın liderliğini artırma hedeflerine yönelik çalışmalarını kararlılıkla sürdürüyor.

Yapay Zeka ve Sorumlu Yönetişim

Siemens, endüstriyel yapay zekayı sorumlu bir şekilde kullanarak küresel zorluklara çözümler sunmayı amaçlıyor. Şirket, yapay zekanın geliştirilmesi ve uygulanmasında etik ilkeleri benimseyen bir yönetim modeli oluşturdu. Yapay zeka, enerji verimliliği ve sürdürülebilir altyapı projelerinde kilit bir rol oynuyor.

Siemens’in 2024 Sürdürülebilirlik Raporu’na ulaşmak için:

🔗 Siemens 2024 Sürdürülebilirlik Raporu

Bozkurt Sembolü Yetmedi, Avrupa Kurtlara da Saldırdı

0

Avrupa’nın doğasında önemli bir yere sahip olan kurtların koruma statüsü, Bern Sözleşmesi Daimi Komitesi’nin 3 Aralık 2024 tarihli kararıyla düşürüldü. Avrupa’nın bazı siyasi çevrelerinin, kültürel semboller üzerinden geliştirdiği tutumlar doğaya kadar uzandı. Bozkurt işaretine yönelik rahatsızlıkların ardından ekosistemin doğal denge unsuru olan kurtlara da aynı sert tutum sergilendi. Avrupa Komisyonu’nun talebiyle alınan bu karar, bilimsel verilerden uzak, siyasi ve bireysel çıkarlarla şekillendi. Uzmanlar ve doğa koruma kuruluşları, bu kararın Avrupa ekosistemine telafisi güç zararlar vereceği konusunda uyarıyor.

Kurtların Koruma Statüsü Düşürüldü

Bern Sözleşmesi kapsamında uzun yıllardır sıkı koruma altında olan kurtlar, ekolojik dengenin korunması için kritik bir rol oynuyor. Ancak Avrupa Komisyonu’nun siyasi baskıları ve bazı çevrelerin popülasyon artışına yönelik kaygıları sonucunda, kurtların koruma statüsünün gevşetilmesi kararlaştırıldı. Bu karar, doğrudan kurt popülasyonlarını etkileyerek, Avrupa’nın doğal yaşam alanlarındaki dengeyi tehdit ediyor.

Bu gelişme, Avrupa’nın son yıllarda giderek artan şekilde doğa ve ekoloji politikalarını siyasi sembollerle ilişkilendirdiği tartışmalarını da beraberinde getirdi. Özellikle bozkurt işaretine yönelik çeşitli yasaklama girişimlerinin ardından, kurtların da hedef alınması, ekolojik kararların ideolojik bir zeminde alındığı eleştirilerine neden oldu.

Bern Sözleşmesi’nin Önemi

1979’da imzalanan Bern Sözleşmesi, Avrupa’nın yaban hayatını ve yaşam alanlarını korumayı amaçlıyor. Bu sözleşme kapsamında kurtlar, Avrupa kıtasında sıkı koruma altında olan türler arasında sayılıyordu. Türkiye de bu sözleşmeye taraf ülkeler arasında yer alıyor.

Sözleşme; biyolojik çeşitliliğin korunması, ekosistem dengesinin sağlanması ve türlerin sürdürülebilir bir şekilde varlıklarını devam ettirebilmeleri için devletlerin iş birliği yapmasını öngörüyor. Ancak bu son karar, Avrupa’nın doğa koruma politikalarındaki tutarsızlıkları bir kez daha gözler önüne serdi.

Ekolojik Denge ve Kurtların Rolü

Kurtlar, besin zincirinin en üstünde yer alarak yaban domuzu, geyik ve karaca gibi türlerin popülasyonlarını kontrol ediyor. Bu sayede bitki örtüsünün korunmasına, habitat tahribatının önlenmesine ve genetik açıdan sağlıklı popülasyonların sürdürülmesine yardımcı oluyorlar. Kurtların popülasyonunun azalması ya da tamamen yok olması, bu dengeyi bozarak ekosistem döngüsünde ciddi sorunlara yol açabilir.

Örneğin, kurtların bulunmadığı bölgelerde yaban hayvanlarının aşırı artışı sonucunda, ormanlar üzerindeki otlatma baskısı artar ve bitki örtüsü tahrip olur. Bunun yanı sıra, hastalıklı ve yaşlı hayvanların avlanmaması hastalıkların yayılmasına neden olabilir.

Uzmanlardan Tepki: Bilime Dayalı Değil

Doğa Derneği Koruma Programı Koordinatörü Şafak Arslan, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Avrupa’da kurt popülasyonunun sağlıklı bir şekilde yeniden oluşturulması, yıllarca süren özverili çalışmalarla mümkün oldu. Ancak bu son karar, münferit olaylar bahane edilerek, bilime dayanmayan bir yaklaşımla alındı. Avrupa doğasına ve bu çabalara karşı yapılan bu ihanet, ekosistem üzerinde ciddi tehditler oluşturuyor. Bern Sözleşmesi’nin taraf ülkelerini, bilime dayalı ve şeffaf kararlar almaya davet ediyoruz. Bu kararın kısa sürede geri çekilmesi, Avrupa’nın ekolojik geleceği için hayati önem taşıyor.”

Ekolojik Dengenin Geleceği Tehdit Altında

Uzmanlar, kurtların koruma statüsünün düşürülmesinin, ekosistem dengesinde zincirleme sorunlara yol açabileceği konusunda hemfikir. Avrupa’nın yaban hayatında yaşanacak olası bozulmalar, tarımsal alanları, orman ekosistemlerini ve doğal kaynakları tehdit edecek. Bu durumun kısa vadeli ekonomik ya da siyasi çıkarlar uğruna göz ardı edilmesi, sürdürülebilir doğa politikalarına vurulmuş büyük bir darbe olarak değerlendiriliyor.

Siyasi Sembollerle Doğa Politikalarının Kesişimi

Bozkurt işaretine yönelik siyasi rahatsızlıklar ve yasaklamalarla başlayan tartışmalar, bu kez doğadaki kurtlara yönelik alınan kararla farklı bir boyuta taşındı. Kültürel ve politik sembollerle doğa politikalarının birbirine karışması, Avrupa’nın tarafsız ve bilime dayalı karar alma mekanizmalarının zayıfladığını gösteriyor.

Doğal dengeyi korumanın, ideolojik ve siyasi çıkarların ötesinde bir insanlık görevi olduğu gerçeği, bu kararla birlikte yeniden hatırlatılıyor.

İnoksan: Türk mutfağını dünyaya taşıyan yerli güç

44 yıldır profesyonel mutfaklara akıllı ve yenilikçi çözümler sunan İnoksan, yüzde yüz yerli üretim ve teknoloji gücünü 75 ülkeye taşıyarak, şeflerin tercihi olmaya devam ediyor. Üretiminin üçte birini ihraç eden ve dünya mutfaklarında yerli teknolojiyi başarıyla temsil eden marka, inovatif ürünleriyle sektöründe öncü bir konuma sahip.

Türk Mutfağından İlham, Dünyaya İnovasyon

İlk yerli kombi fırının mucidi olan İnoksan, akıllı fırınlar, bulaşık makineleri, kaynatma tencereleri ve pişirme grubu ürünleriyle mutfaklarda fark yaratıyor. Yüksek verimlilik ve kalite sunan ürünler, satış sonrası güçlü destek ve anahtar teslim projelerle tamamlanıyor. İnoksan, 100’ü aşkın yetkili servisiyle müşterilerine yalnızca bir tedarikçi değil, çözüm ortağı olarak hizmet veriyor.

Dünya Çapında Fuar Katılımları ile Büyüyen Ağ

İnoksan, Ekim ayında Taşkent’te düzenlenen Zira Fest ve Kasım ayında Suudi Arabistan’daki SAUDI Horeca 2024 fuarlarına katılarak ihracat ağını genişletmeye devam etti. Orta Asya’dan Orta Doğu’ya, dünyanın dört bir yanında katıldığı etkinliklerde sektör liderleri ve yatırımcılarla buluşan marka, yeni iş birlikleri için önemli adımlar attı.

2025 Hedefi: Gelirin Yarısını İhracattan Sağlamak

İnoksan Yönetim Kurulu Başkanı Vehbi Varlık, markanın 2025 hedefini şu sözlerle vurguladı:

“İhracat oranımızı %50’ye çıkarmayı hedefliyoruz. Güçlü olduğumuz Ortadoğu ve Avrupa’nın yanı sıra, Latin Amerika, Afrika ve Amerika pazarlarında büyümeye odaklanacağız. İnoksan, sektöründe ilklere imza atan bir dünya markası olma yolunda hız kesmeden çalışmaya devam edecek.”

Dijitalleşmeyi ve inovasyonu üretim ve ticaret süreçlerine entegre eden İnoksan, mutfak profesyonelleri için kalite ve güvenilirliği öncelikli hedef olarak belirliyor.

Entek Elektrik: Sürdürülebilirlikte daha ileri

Entek Elektrik, 2023 Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayınlayarak çevresel, sosyal ve yenilikçi projelerle geleceğe ışık tutmaya devam ediyor. Yenilenebilir enerjiye olan yatırımlarıyla dikkat çeken şirket, geçtiğimiz yıl ürettiği elektriğin %77,2’sini yenilenebilir kaynaklardan elde etti. Hidroelektrik ve rüzgar enerjisinden sağlanan bu üretim, 2,1 milyar kWh elektrik satışına ulaşarak düşük karbon ekonomisine bağlılığını kanıtladı.

Sürdürülebilirlik vizyonuyla su kaynaklarını korumayı ve geri dönüşümü önceliklendiren Entek, gri su arıtımıyla 615.417 m³ suyu geri kazanarak kullanımın %96,5’ini geri dönüştürdü. Atık yönetiminde de başarısını sürdüren şirket, toplam atıkların %100’ünü geri dönüştürdü. Ayrıca enerji verimliliği projelerine 75,5 milyon TL yatırım yaparak yıllık 17,4 milyon TL tasarruf hedefleyen Entek, karbon nötr hedefi doğrultusunda 11 yeni projeyi hayata geçirdi.

Yapay zekâ ile iş güvenliği süreçlerini güçlendiren ve hidroloji tahmin projeleriyle enerji üretim verimliliğini artıran şirket, aynı zamanda çalışan memnuniyetine yönelik uygulamalarıyla %82,3 oranında bağlılık sağladı. Genel Müdür Bilal Tuğrul Kaya, “Sürdürülebilirlik bizim için bir hedef değil, bir sorumluluk. Çevre dostu ve yenilikçi çözümlerle geleceğe değer katmayı sürdüreceğiz,” dedi.

Yerel tedarikçilere %99,58 oranında öncelik vererek ekonomiye katkı sağlayan Entek Elektrik, hem çevresel hem sosyal sürdürülebilirlik hedefleriyle sektörde fark yaratmayı sürdürüyor.

Runway to Web Summit Qatar: 2025’in Teknoloji Zirvesine Giden Yol

Doha – 2 Aralık 2024

Katar, bölgenin önde gelen teknoloji etkinliklerinden biri olan Web Summit Qatar 2025 için hazırlıklara başladı. 23-26 Şubat 2025 tarihlerinde gerçekleşecek etkinliğin hazırlıkları, bugün M7’de düzenlenen “Runway to Web Summit Qatar” etkinliği ile hız kazandı.

Etkinlikte, Web Summit Kurucusu ve CEO’su Paddy Cosgrave, Katar Kalkınma Bankası (QDB) CEO’su Abdulrahman Hesham Al-Sowaidi ve Katar merkezli girişimler bir araya geldi. Panelde, SkipCash (mobil ödeme platformu), Adeer (yapay zekâ destekli iş yönetim platformu), Wqtah (yerel deneyim rezervasyon platformu) ve Kafy (yemek teknolojisi) gibi yenilikçi girişimler, hikayelerini ve planlarını paylaştı.

Web Summit CEO’su Paddy Cosgrave, “Katar’da bu kadar yetenekli ve potansiyel sahibi girişimleri görmek heyecan verici. Gelecek yılın etkinliğinin daha büyük ve etkileyici olacağını şimdiden hissediyoruz,” diyerek etkinliğe olan heyecanını dile getirdi.

QDB CEO’su Abdulrahman Hesham Al-Sowaidi ise, Web Summit Qatar’ın Katar’ın küresel inovasyon merkezi olma yolundaki önemine dikkat çekti:

“Bu etkinlik, inovasyonun merkezi olarak Katar’ın uluslararası sahnede oynadığı önemli rolü pekiştiriyor. Girişimcilerimiz, fikirlerini küresel çözümlere dönüştürecek fırsatlara burada kavuşuyor,” dedi.

Geçen yılın başarılı etkinliği, bölgedeki girişimcilik ekosisteminin güçlü temellerini ortaya koymuştu. 2025 yılı zirvesinin, bu temelleri daha da güçlendireceği ve bölgesel inovasyon iş birliğini geliştireceği belirtiliyor.

Enerjisa’dan kadınlara ve balıkçılığa enerji katkısı

Enerjisa Enerji, Adana Karataş Belediyesi ve Karataş Su Ürünleri Kooperatifi iş birliğiyle hayata geçirilen “Sürdürülebilir Balıkçılığa Destek Projesi” ilk yılını başarıyla tamamladı. Bölge halkının balıkçılıkla geçimini sağladığı Karataş’ta denizel kirliliği önlemek, kadınların ekonomik hayata katılımını artırmak ve çevresel sürdürülebilirliği teşvik etmek amacıyla gerçekleştirilen proje, çevre ve sosyal faydayı aynı potada birleştiriyor.

Denizden Kadınlara Uzanan Döngüsel Ekonomi Modeli

Proje kapsamında Karataş Limanı’nda hayata geçirilen Atık Toplama ve Geri Kazanım Merkezi, denizel atıkları toplayarak geri dönüştürme ve yeniden kullanım süreçlerini başlattı. 9 ayda 15 ton balık ağı toplanırken, bu ağlar bölgedeki kadınların elinde sıfır atık projelerine dönüştü. Enerjisa’nın verdiği tasarım ve markalama eğitimleriyle kadınlar, ileri dönüşüm ürünlerinden gelir elde etmeye başladı. Kadınların ağ örme ve tamir işlerini ergonomik bir şekilde yapabilmeleri için İzmir Ekonomi Üniversitesi ile geliştirilen taşınabilir ağ örme standı da projeye damga vurdu.

Yenilenebilir Enerjiyle Gelen Tasarruf

Enerjisa tarafından kurulan Güneş Enerji Santrali sayesinde kooperatifin enerji ihtiyacı yenilenebilir kaynaklardan sağlanıyor. Yıllık 23 ton karbon salımının önüne geçilirken, enerji tasarrufu balıkçılık sektörünün maliyetlerini düşürdü. Özellikle buz üretiminde sağlanan tasarruf, balıkçılara önemli ekonomik avantajlar sundu.

Kadınlara Güç, Balıkçılığa Sürdürülebilirlik

Kadın balıkçılara yönelik düzenlenen ağ tamiri ve ağ örme atölyeleri, sektörde kadın emeğini görünür kılarken, kaybolmaya yüz tutmuş meslekleri yeniden canlandırıyor. Ayrıca kadınların ekonomik bağımsızlığını güçlendiren bu adımlar, toplumsal cinsiyet eşitliğine de katkı sağlıyor.

Geleceğe Güçlü Adımlar

Projenin birinci yıl etkinliğinde konuşan Karataş Belediye Başkanı Ali Bedrettin Karataş, kadınların balıkçılıktaki rolünün önemine dikkat çekerken, Magarsus Kadın Kooperatifi ile sektöre uzun vadeli katkılar sunmayı hedeflediklerini belirtti. Enerjisa Enerji Sürdürülebilirlik Bölüm Başkanı Ebru Taşcıoğlu ise, projeyi ulusal çapta tanıtarak çevreye duyarlı ekonomik modeller geliştirmeye devam edeceklerini vurguladı.

Adana Karataş’taki bu çok boyutlu model, balıkçılık sektöründe sürdürülebilirliği teşvik ederken, kadınların ekonomik hayattaki yerini güçlendiren bir başarı hikayesi olarak dikkat çekiyor.

Savunma sanayi başarımız rekora koşuyor

Türk savunma sanayi şirketi Otokar, Romanya Savunma Bakanlığı ile 857 milyon Euro değerindeki zırhlı araç projesi için anlaşmaya vardı. Türkiye’nin bugüne kadar tek kalemde gerçekleştirdiği en büyük zırhlı araç ihracatı olan bu proje, 27 Kasım 2024 tarihinde Romanya’da resmiyet kazandı.

Sözleşme kapsamında 1059 adet COBRA II 4×4 zırhlı araç ve entegre lojistik destek hizmetleri yer alıyor. İlk 278 araç Türkiye’de, kalanlar ise Romanya’da üretilecek. Teslimatların 2025’in son çeyreğinde başlayarak beş yıl içinde tamamlanması planlanıyor.

Otokar’ın tecrübeli mühendislik gücüyle geliştirilen COBRA II zırhlı aracı, üstün koruma ve geniş görev uyumluluğu ile dikkat çekiyor. 13 ülkede görev yapan bu araç, zorlu arazi ve iklim koşullarında yüksek performansı sayesinde Romanya’nın ihale kriterlerini başarıyla karşıladı.

Bu önemli anlaşma, Otokar’ın NATO ve BM platformlarındaki başarısının bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.

Türk Ytong, lojistikte fark yarattı

Türkiye’nin önde gelen sanayi şirketlerinden Türk Ytong, bu yıl 15.’si düzenlenen Atlas Lojistik Ödülleri yarışmasında, sektörün prestijli ödüllerinden biri olan Lojistiğe Katkı Ödülü’nü kazandı. Ödül, Türk Ytong Yönetim Kurulu Başkanı Fethi Hinginar’a, FİATA Başkanı ve jüri üyesi Turgut Erkeskin tarafından takdim edildi.

21 Kasım 2024 tarihinde, Uluslararası Logitrans Transport Lojistik Fuarı kapsamında düzenlenen törende, lojistik sektörünün önde gelen isimleri bir araya geldi. 103 adayın yarıştığı etkinlikte, 25 firma ve sektör yöneticisi ödüllerine kavuştu. Farklı kategorilerde toplam 31 ödülün dağıtıldığı törende, lojistik sektörüne değerli katkılarda bulunan 5 firmaya özel olarak ‘Lojistiğe Katkı Ödülü’ verildi. Türk Ytong ile birlikte bu ödüle layık görülen diğer şirketler arasında Eczacıbaşı Vitra, İnoksan ve Orka Holding de yer aldı.

61 Yıllık Deneyim ve Sürdürülebilir Başarı

Türk Ytong Yönetim Kurulu Başkanı Fethi Hinginar, ödül töreninde yaptığı konuşmada, şirketin Türkiye’nin ilk gazbeton üreticisi olarak sektöre kazandırdığı yenilikleri ve lojistik süreçlerdeki başarısını vurguladı. Hinginar, “Yılda 40 bin araçlık, 1 milyon tonu aşan lojistik hacmimizle, üretimden dağıtıma kadar her aşamada titizlikle çalışıyoruz. Bu ödül, sadece bir başarı değil, sektörümüzdeki kaliteye ve çağdaş yaklaşıma verdiğimiz önemin bir göstergesi,” dedi.

Ayrıca, sürdürülebilir yapılaşmaya verdikleri öneme değinen Hinginar, Ytong ürünlerinin 1965’ten bu yana ısı yalıtımı sayesinde 10 milyar doları aşan enerji tasarrufu sağladığını belirtti. Türk Ytong’un çevreye duyarlılık konusundaki öncü rolü, Çevre Etiketi (EPD) alan ilk marka olmasıyla da dikkat çekiyor.

Lojistikte Liderlik ve Örnek Bir Model

Türk Ytong, İstanbul, Kocaeli, Bilecik, Antalya ve Tekirdağ’daki beş fabrikasında ürettiği ürünlerini ülke geneline yayılmış bayi ağı ve inşaat sahalarına ulaştırarak lojistik süreçlerdeki etkinliğini kanıtlıyor. Hinginar, “Depreme dayanıklı, çevre dostu ve enerji verimli ürünlerimizle lojistikten üretime kadar her aşamada örnek bir model oluşturuyoruz. Lojistiğe Katkı Ödülü de bu çabalarımızın takdir edilmesi anlamında bizim için büyük bir gurur kaynağı,” diye ekledi.

Türk Ytong, 61 yıllık geçmişi ve inovasyon odaklı çalışmalarıyla, sadece yapı sektöründe değil, lojistik alanında da standartları belirleyen bir marka olmayı sürdürüyor.

Güneş enerjisi ve depolamanın geleceğine yön veren buluşma

Güneş Enerjisi Sanayicileri ve Endüstrisi Derneği (GENSED), yenilenebilir enerji sektörüne yönelik çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda, “Güneş Enerjisi ve Enerji Depolama Seminerleri” serisinin 26’ncısı, Eskişehir Sanayi Odası 50. Yıl Toplantı Salonu’nda düzenlendi. Etkinlik, Eskişehir Sanayi Odası (ESO) ve Eskişehir Sanayici ve İş İnsanları Derneği’nin (ESİAD) iş birliğiyle gerçekleşti. Eskişehir ve çevre illerden gelen sektör temsilcileri ile yatırımcılar, etkinliğe yoğun ilgi gösterdi.

Yenilenebilir Enerji Hedeflerine Katkı

Seminer, Türkiye’nin 2028 yılı için belirlediği 33 bin megavatlık güneş enerjisi kurulu güç hedefi doğrultusunda büyük önem taşıyor. Etkinlikte, güneş enerjisi ve enerji depolama alanlarındaki teknolojik yenilikler, yatırım süreçleri, ürün seçimi ve mevzuat düzenlemeleri detaylı bir şekilde ele alındı. Katılımcılar, sektördeki gelişmeleri yakından takip etme ve yeni iş fırsatları oluşturma imkânı buldu.

Açılış Konuşmaları ve Uzman Görüşleri

Seminer, ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Işık, GENSED Yönetim Kurulu Üyesi Emre Kıraç ve ESO Yönetim Kurulu Başkanı Celalettin Kesikbaş’ın açılış konuşmalarıyla başladı. Program, GENSED Genel Sekreteri ve Kurucu Üyesi Hakan Erkan’ın moderatörlüğünde gerçekleşen oturumlarla devam etti.

GENSED’in seminer modeli, birebir sohbet ortamında katılımcıları sektörün uzman isimleriyle buluşturdu. Ayrıca, fuaye alanında katılımcılar konuşmacılarla doğrudan iletişim kurarak etkinliğin interaktif yönünden faydalandı.

Enerji Depolama Sistemleri ve Mevzuat Düzenlemeleri

GENSED Genel Sekreteri Hakan Erkan, seminerde yaptığı konuşmada, enerji depolama sistemlerinin Türkiye’nin enerji dönüşümündeki kritik rolüne dikkat çekti. Şebeke dengelenmesi için enerji depolamanın kaçınılmaz olduğuna vurgu yapan Erkan, bu sistemlerin sektöre ciddi bir ivme kazandıracağını ifade etti.

Ayrıca, mevzuattaki son düzenlemelere değinen Erkan, sektördeki trafo kapasite sorununa çözüm olarak geliştirilen ve öz tüketim amaçlı kullanılan 5.1.j bağlantı modeline dikkat çekti. Bu önerinin Bakanlık tarafından kabul edildiğini ve yıl sonuna kadar düzenlemenin yayımlanmasının beklendiğini belirtti.

GENSED’den Geleceğe Yönelik Stratejik Adımlar

GENSED, Türkiye’nin güneş enerjisi hedeflerine ulaşması için sektörel sorunlara çözüm önerileri sunmaya ve farklı şehirlerde seminer serileri düzenlemeye devam edecek. Bu etkinlikler, güneş enerjisi ve enerji depolama alanındaki yenilikleri ve iş fırsatlarını sektörle buluşturmayı sürdürecek.

Etkinliğin interaktif atmosferi ve katılımcılarla yapılan bilgi alışverişi, sektörün geleceği adına önemli bir adım olarak değerlendirildi. GENSED’in bu tür etkinliklerle sektördeki farkındalığı artırması ve enerji dönüşümüne katkı sağlaması, Türkiye’nin yenilenebilir enerji hedefleri açısından stratejik bir öneme sahip.

Akenerji, ilk 9 ayda 986 milyon TL net kâr açıkladı

Türkiye’nin öncü enerji şirketlerinden Akenerji, 2024 yılının ilk dokuz ayında finansal performansıyla dikkat çekti. Şirket, bu dönemde 18 milyar TL ciro elde ederken, 986 milyon TL net kâr açıkladı. Ayrıca, 1.35 milyar TL FAVÖK (Faiz, Amortisman ve Vergi Öncesi Kâr) yaratarak güçlü bir mali yapı sergiledi. Akkök Holding ve Çek enerji şirketi ČEZ’in eşit ortaklığıyla faaliyetlerini sürdüren Akenerji, enflasyon muhasebesi uygulamasıyla parasal olmayan varlıklarının endekslenmesi sonucu net kârlılığını artırdı.

Elektrik Talebindeki Artış Kârlılığa Yansıdı Akenerji Genel Müdürü Serhan Gençer, elektrik piyasasında Temmuz ayında tavan fiyat uygulamasının yükseltilmesi ve mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcaklıkların elektrik talebini artırdığını belirterek, bu gelişmelerin kârlılık ve nakit akışına olumlu etkiler sağladığını ifade etti.

Gençer, “Akenerji, 35 yıllık tecrübesi ve dinamik iş gücüyle değişen piyasa ve iklim koşullarına hızla uyum sağlayabilen bir yapıya sahip. Yenilenebilir enerji ve doğal gazla çeşitlendirdiğimiz üretim portföyümüzü verimli kullanarak ikinci çeyrekte başlayan nakit akışı iyileşmesini, üçüncü çeyrekte de sürdürebildik” şeklinde konuştu.

Finansal Yapı Güçleniyor Şirketin CFO’su Özge Özen Aksoy ise Akenerji’nin finansal önceliklerini ve hedeflerini aktardı. Aksoy, piyasa koşullarına uyum sağlayarak sürdürülebilir nakit akışını desteklemenin ve FAVÖK seviyesini güçlendirmenin öncelikli hedefleri olduğunu vurguladı. Ayrıca, Eylül ayında gerçekleştirilen kredi tadil anlaşmasıyla, Aralık 2024 vadeli TL ve ABD doları bazlı yükümlülüklerin tamamının ABD dolarına çevrildiğini ve 18 ay vadeli olarak yeniden yapılandırıldığını ifade etti.

Aksoy, bu düzenlemeyle şirketin nakit akışının rahatladığını ve finansal sürdürülebilirliğin olumlu etkilendiğini belirterek, “Önümüzdeki dönemde operasyonel kârlılığa ve verimliliğe odaklanmaya devam edeceğiz. Yılın son çeyreğinde ise esnek ve dinamik iş stratejimizle nakit akışımızı artırmayı hedefliyoruz” dedi.

Akenerji, yenilenebilir enerjiye yaptığı yatırımlarla ve güçlü mali yapısıyla, sektördeki etkinliğini artırmaya devam ediyor. Şirket, operasyonel başarısını sürdürülebilirlik ilkeleri doğrultusunda geliştirmeyi amaçlıyor.

Peugeot, 7 koltuklu yeni E-5008 ile büyüledi!

Türkiye’de Enerji Ekibi olarak, PEUGEOT Türkiye’nin davetlisiyle merakla beklenen yeni PEUGEOT E-5008 SUV modelinin Rixos Tersane İstanbul’da gerçekleşen tanıtımına katıldık. Bu özel etkinlikte, Peugeot’nun yeni SUV modelinin tasarım detayları, teknolojik yenilikleri ve sürüş konforu hakkında ilk izlenimleri edinildi.

Yeni PEUGEOT E-5008’in (enerji tüketimi 18,2 – 19,4 kWh/100 km; CO₂ emisyonu 0 gr/km; CO₂ sınıfı: A1) tamamen yeni uzun menzilli versiyonu, 664 km’ye kadar menzil sağlama kapasitesiyle Tersane İstanbul ‘da düzenlenen basın lansmanında gazetecilerle buluştu. Bu etkinlik, Peugeot’nun çevre dostu ve yüksek performans sunan yeni SUV modelinin ayrıntıları ilk kez paylaşıldı.

Rixos Tersane İstanbul’da düzenlenen bu özel etkinlikte, Peugeot’nun son teknolojilerle donatılmış araçlarda yer alan yenilikleri ve tasarım özellikleri detaylı olarak tanıtıldı. Katılımcılar, Peugeot’nun çevre dostu ve ileri seviye performans sunan yeni modellerini yakından inceleme ve deneyimleme fırsatı buldu. Peugeot Türkiye, bu lansmanla birlikte hem mevcut kullanıcılara hem de potansiyel olarak geleceğin mobilite anlayışını sunmayı hedefliyor.

Otomotivde yenilikçi teknolojileri, göz alıcı tasarım ve benzersiz sürüş keyfiyle birleştiren PEUGEOT, yeni 7 kişilik SUV modeli E-5008 ile “Altın Direksiyon” ödüllerinde “En İyi Aile Aracı” kategorisinde ödüle layık görüldü.

Yeni PEUGEOT E-5008, belirgin aerodinamik dış tasarım hatları ve optimum verimlilik sağlamak üzere tasarlanan rafine iç mekanı ile güçlü ve güvenilir bir SUV duruşu ortaya koyuyor. Model, ferah iç mekânıyla yedi kişiye kadar konforlu ve keyifli bir ortam sağlıyor.

Ayrıca 5 koltuklu kullanımda 916 litre, 7 koltuklu kullanımda 348 litre ve arka koltuklar katlı 2 koltuklu kullanımda 2.232 litreye kadar geniş bir bagaj hacmini kullanıma sunuyor.

Yeni PEUGEOT E-5008, en başından itibaren elektrikli bir model olarak tasarlandı. Doğuştan elektrikli olan E-5008, 472 ile 664 km arasında bir elektrikli sürüş menzili sunan tamamen elektrikli motor seçenekleriyle medya mensuplarını etkilemeyi başardı.

Yeni PEUGEOT E-5008, belirgin aerodinamik dış tasarım hatları ve optimum verimlilik sağlamak üzere tasarlanan rafine iç mekânı ile güçlü ve güvenilir bir SUV duruşu ortaya koyuyor. Yeni PEUGEOT E-5008 ferah iç mekânıyla yedi kişiye kadar konforlu ve keyifli bir ortam sağlıyor. Ayrıca 5 koltuklu kullanımda 916 litre, 7 koltuklu kullanımda 348 litre ve arka koltuklar katlı 2 koltuklu kullanımda 2.232 litreye kadar geniş bir bagaj hacmini kullanıma sunuyor.

Yolcular, aracın içinde olağanüstü bir yaşam alanı ve konfor ortamından yararlanıyor. Etkileyici kokpit ortamının odak noktasını ise PEUGEOT Panoramik i-Cockpit® oluşturuyor. Bu mimaride yükseltilmiş gösterge ekranı ve büyük merkezi dokunmatik ekran, ön konsolun sol tarafından orta konsola kadar uzanan 21 inçlik yüksek çözünürlüklü tek bir panele sahip kavisli panoramik ekrana entegre edilmiş durumda. 21 inçlik HD panoramik ekran, yükseltilmiş gösterge ekranı ile dokunmatik multimedya ekranını birleştiriyor.

Panoramik ekran, ön konsolun üzerinde havada süzülüyor. Yeni PEUGEOT E-5008, en başından itibaren elektrikli bir model olarak tasarlandı ve 472 ile 664 km arasında bir elektrikli sürüş menzili sunan tamamen elektrikli motor seçeneklerine sahip. Yeni PEUGEOT E-5008’in (enerji tüketimi 18,2 -19,4 kWsa/100 km; CO2 emisyonu 0 gr/km; CO2 sınıfı: A1) 664 km’ye kadar menzil sağlayan tamamen yeni uzun menzilli versiyonu Tersane İstanbul’da tanıtıldı.

Nauru iklim dostu programını COP 29’da duyurdu

2024 Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı, yatırım yoluyla vatandaşlık alanında çığır açan yenilikçi bir programın tanıtımına sahne oldu. Yurt dışından gelecek yatırımları iklim dostu projelere yönlendirme hedefiyle, oturum ve vatandaşlık planlamasında global lider Henley & Partners tarafından tasarlanan Nauru Ekonomi ve İklim Dayanıklılığı Vatandaşlık Programı, ülkenin İklim Değişikliği ve Ulusal Dayanıklılık Bakanı Asterio Appi tarafından ilk kez COP 29 katılımcılarına duyuruldu. Yenilikçi ve iklim dostu bir finansman modeli olarak geliştirilen Program, yatırımcıların Güney Pasifik bölgesindeki iklim adaptasyonu ve sürdürülebilir kalkınma projelerine katkıda bulunurken yeni bir vatandaşlık edinmelerine olanak sağlıyor.

Program hakkında detaylı bilgiler aktaran Bakan Asterio Appi, “Nauru, birçok Güney Pasifik ülkesi gibi, küresel boyutta biyolojik çeşitliliği koruma konusunda önemli bir rol üstleniyor. Ekosistemlerimiz, Dünya’nın herhangi bir yerindekinden daha nadir, nesli tükenmekte olan ve tehdit altındaki türleri destekliyor. Yine de iklim değişikliğinin ön saflarında yer alıyoruz. Yükselen deniz seviyeleri, yoğunlaşan fırtına dalgaları ve hızlanan biyolojik çeşitlilik kaybıyla karşı karşıyayız. Küresel ısınmanın sonuçları, Pasifik Ada devletlerini giderek daha yaşanmaz hale getiriyor. Yatırımcılar, Nauru’nun vatandaşlık programını seçerek yalnızca kendi geleceklerini güvence altına almakla kalmıyor; gezegenimizin geleceğine yatırım da yapmış oluyorlar” dedi.

Birleşmiş Milletler, pek çok kez finansmana ve özellikle de iklim finansmanına erişimin Gelişmekte Olan Küçük Ada Devletlerinin (Small Island Developing States – SIDS) sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşabilmeleri için kolaylaştırıcı ve önemli bir etkisi olduğunu vurguladı.   SIDS, iklim değişikliğinin etkilerinden giderek daha fazla etkileniyor. Bu ülkeler ve dünyanın geri kalanının bağlı olduğu sosyal, ekonomik ve doğal sistemlerde dayanıklılık oluşturmak üzere acilen dış finansal desteğe erişime ihtiyaç duyuluyor. Bu yeni modelin son derece karmaşık olan mevcut iklim ve kalkınma finansmanı mimarisi karşısında SIDS’in ihtiyaçlarını karşılama yönünden gereken hız ve ölçekte verimli, adil ve iyi sonuç verecek donanıma sahip olduğunun altı çiziliyor.

Sürdürülebilir kalkınmaya destek olarak serbest dolaşım hakkı elde etmek mümkün olacak

Programın lansmanında bir açıklama yapan Henley & Partners Türkiye Direktörü Burak Demirel,

Dünyanın en küçük bağımsız cumhuriyeti ve üçüncü en küçük ülkesi olarak bilinen Nauru’nun ekonomik büyümeyi çevre dostu yönetim anlayışıyla birleştiren benzersiz bir vatandaşlık programına öncülük ettiğini belirterek, bu yaklaşımın ülkenin dayanıklılık ve inovasyon yönünden gücünün bir kanıtı olduğunu belirtti. Demirel, programın sadece üç ila dört aylık işlem süreleriyle vatandaşlığa erişim sunan kolaylaştırılmış bir seçenek olduğunu ifade ederek, “Yatırımcılar, ulusal hazine fonuna her bir başvuru sahibi için 105.000 ABD dolarından başlayan bir katkı yaparak Nauru vatandaşlığı elde edebilir. Program, uluslararası yatırımcılara 89 ülkeye vizesiz erişimin yanı sıra sınırsız çifte vatandaşlık ve aile üyelerini de vatandaşlık programına dahil etme olanağı gibi avantajları da kapsıyor. Nauru, geleceğini şekillendirecek projelerin finansmanını yalnızca en yüksek kalibredeki yatırımcıların katılımıyla gerçekleştirmek üzere titizlikle hazırlanan sağlam bir yönetim modeli oluşturdu. Bu program yalnızca ikinci bir vatandaşlık almayı değil aynı zamanda küresel iklim sorunlarının çözümüne doğrudan dahil olma imkânı da sunuyor” şeklinde konuştu.

Borçların egemenliği yerini öz sermayenin egemenliğine bırakıyor

Nauru hükümeti programın tasarımı, kurulumu ve yönetimi için Henley & Partners’ı yetkilendirdi. Dünya genelinde çok sayıda devlete oturum ve vatandaşlık programlarının tasarım ve yönetiminde danışmanlık yapan Henley & Partners bugüne dek Afrika, Asya, Karayipler, Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Amerika ve Okyanusya’daki 20’den fazla ülkeye oturum ve vatandaşlık program tasarlama, kurma, işletme ve tanıtma konularında destek oldu ve 15 milyar ABD dolarının üzerinde doğrudan yabancı yatırım topladı.

Burak Demirel, “Yatırım göçü, sürdürülebilirlik risklerini azaltmak ve iklim dayanıklılığını artırmak için güçlü bir mekanizma olarak ortaya çıktı. Nauru Ekonomi ve İklim Dayanıklılığı Vatandaşlık Programı, yatırımları doğrudan ülkenin geleceğini güvence altına alan ve küresel çevre korumaya katkıda bulunan projelere yönlendirerek bu alanda yeni bir standart belirliyor. Nauru’nun bu yenilikçi yaklaşımı, acil çevresel sorunların ele alınması için yatırımda nasıl kaldıraç etkisi yaratılabileceğine dair somut bir örnek teşkil ediyor” dedi.

Yatırım yoluyla ikamet ve vatandaşlık programlarını borç odaklı finansman yaklaşımlarından ayıran şeyin, bunlara ev sahipliği yapan ulusların egemenlik haklarını artırmaları olduğunu ifade eden Demirel. “Bir stratejik hedefe ulaşmak için bir başka stratejik hedeften ödün vermek veya onu feda etmek gerekmiyor. Yatırım göçü gerek yatırımcı gerekse devletler ve vatandaşları için, kısacası tüm paydaşlar açısından gerçek bir kazan-kazan modeli sunan, uzun vadeli, sürdürülebilir çözüm. Her geçen gün daha fazla hükümet, oturum ve vatandaşlık programlarının faydalarını, kalkınma girişimlerini finanse ederek sürdürülebilirlik risklerini azaltma mekanizması olarak değerlendiriyor” şeklinde konuştu.

Burak Demirel ve Nauru İklim Değişikliği ve Ulusal Dayanıklılık Bakanı Asterio Appi, COP 29 Programında gerçekleştirilen lansman etkinliğinde ile bir araya gelerek program hakkında değerlendirmelerde bulundular.

NAURU İKLİM DOSTU VATANDAŞLIK PROGRAMI HAKKINDA

Nauru Ekonomi ve İklim Dayanıklılığı Vatandaşlık Programı Hazine Fonuna doğrudan katkı yoluyla vatandaşlığa giden basit bir süreç sunuyor.

Ana başvuru sahiplerinden 18 yaşını doldurmuş, temiz bir sicile sahip, fon kaynağına kanıt sunabilen kişiler olmaları bekleniyor.

Programa katkı payları ve ek ücretlerse şu şekilde:

• Tek bir başvuru sahibi için 105.000 ABD doları

• İki-dört kişilik bir aile için 110.000 ABD doları

• Beş veya daha fazla kişilik bir aile için 115.000 ABD doları

• Ana başvuru sahibinin veya eşinin her bir ek kardeşi için 15.000 ABD doları

Başvuru ücreti:

• Tek bir başvuru sahibi için 25.000 ABD doları

• İki-dört kişilik bir aile için 27.500 ABD doları

• Beş veya daha fazla kişilik bir aile için 30.000 ABD doları

Detaylı inceleme (Due diligence) ücreti:

• Ana başvuru sahibi için 10.000 ABD doları

• 16 yaş ve üzeri her ek aile üyesi için 7.500 ABD doları (eş, kardeş, çocuk veya bakmakla yükümlü olunan yetişkin kişi)

Pasaport ücreti:

• Pasaport başına 500 ABD doları

Başvuru sahipleri kapsamlı bir detaylı inceleme kontrolünden geçtikten sonra mülakata giriyor. Onaylandıktan sonra, başvuru sahipleri gerekli katkıyı yapıyor, Nauru’ya Bağlılık Yemini ederek vatandaşlık sertifikalarını ve Nauru pasaportlarını alıyorlar.

Intuitivo, Web Summit PITCH Yarışmasını kazandı

Web Summit’in Merkez Sahnesi’nde gerçekleşen PITCH etkinliğinde, Intuitivo’nun CEO’su João Guimarão, final jürisinde yer alan Seven Seven Six’in kurucu arkadaşı Katelin Holloway, Race Capital’den Edith Yeung ve Coelius Capital’in kurucusu Zach Coelius Önemli rakamların değerlendirilmesinin ardından başarı aşamasında yerini aldı.

Porto merkezli bu gelişmiş girişim, finalde ABD menşeli güvenlik ve yapay zeka şirketi GovGPT ile spor teknolojisi alanında faaliyet gösteren Scoutz’u geride bırakan büyük bir başarı imzası attı. Etkinliğin üç gün süren grup elemelerinde toplam 105 girişim, sahne karşılaştırması ile bir rekabet sergiledi.

Intuitivo, 35.000’den fazla öğretmenin sınırlarını genişletiyor ve 300.000’den fazla öğrenciye katkı sağlayarak eğitim dünyasını destek veren, çok yönlü bir dijital değerlendirme platformudur.

Intuitivo’nun kurucu ortağı ve CEO’su, “Intuitivo, takip eden işlere daha az zaman ayırarak daha verimli bir şekilde çalışmayı sağlıyor. Her türlü değerlendirme hazırlanıyor ve otomatik olarak puanlandırılıyor” dedi.

Guimaraes, Web Summit’teki PITCH deneyimlerini aktarırken, “Sunum sırasında her zaman biraz gergin olabiliyoruz, ancak bu gerçekten harika bir deneyimdi. Finale ulaşmamız, geniş bir kitle tarafından tanınmamızı sağladı. Haberlerde yer almak büyük bir başarı. Dünyanın dört bir yanında birçok kurucu ortak ve saygın üyelerle tanışma fırsatı yakaladık. Ekosistemdeki diğer insanlarla bir arada olmak bile Web Summit’in en güzel yanı.” dedi.

Intuitivo’nun sistemlerine göre, dünya genelinde 85 milyon öğretmen zamanının %46’sını yetiştirmeye, yılın yaklaşık 1,5 ayını ise değerlendirme hazırlama ve notlandırmaya ayırmıyor. Sezgisel, notlandırma süreci %40 zaman tasarruf sağlıyor. Şirket, Techstars CORE Angels Lisbon ve Demium gibi destekçilerle süreklilik sağlıyor ve 5 milyar çalışma değerlendirme yazılımı pazarını hızlandırıyor

Web Summit, 153 ülkede gelen 71.528, 1.066 yatırımcı, 953 katılımcı ve 2.005 medya mensubunun katılımıyla büyük bir etkinlik olarak gerçekleşti. Etkinliğe 3.050 şirket katılırken, kadın kurucuların oranı %44 ile zirveye ulaştı. Katılımcıların %42’sini ve %37’sini kadınlar oluşturdu. IBM, Adobe, Meta, Huawei, SAP, DELL, Qualcomm, VISA, American Express, Niantic, Pitchbook, EDP ve KPMG gibi dev şirketler de etkinlikte yer aldı. Topluluğun büyüklüğüyle birlikte binlerce yeni buluşma organize edildi, mevcut geniş bir etkinlikte yeni çalıştırma imkanı buldu. Almanya ve Brezilya başta olmak üzere, 36 eyaletten gelen 62 ticaret heyeti etkinliğe katıldı.

Daikin enerji verimliliğine katkı sağlamaya devam ediyor

Daikin Türkiye, iklimlendirme çözümleriyle ülkenin dört bir yanında sürdürülebilir ve enerji verimli projelere imza atmaya devam ediyor. Bursa Kayapa Gross 16 Market, iklimlendirme ihtiyaçları için Daikin’in yüksek enerji verimli çözümlerini tercih etti. Daikin, mühendislik desteği, geniş servis ağı ve özelleştirilebilir ürün seçenekleriyle Bursa Kayapa Gross 16 Market’in tüm ihtiyaçlarını eksiksiz karşılıyor. Marketin soğutma sistemleri, enerji tasarrufu sağlayan çevre dostu Daikin soğutucu dolaplarıyla donatıldı.

Daikin, 100 yılı aşkın deneyimi ve geniş ürün gamıyla markalar tarafından en çok tercih edilen iklimlendirme markası olmaya devam ediyor. Bursa’da yer alan Kayapa Gross 16 Market, Daikin’in yüksek kaliteli iklimlendirme çözümlerini tercih etti. Daikin’in ileri teknolojiye sahip iklimlendirme çözümleri, marketin soğutma ihtiyaçlarını çevre dostu bir şekilde karşılayarak hem enerji tasarrufu sağlıyor hem de müşteri deneyimini iyileştiriyor. Market içerisindeki şarküteri, kasap, içecek ve yatay derin dondurucu reyonlarının soğutulması, Daikin ZEAS kondenser üniteleri ve yine Daikin ürün gamında yer alan AHT taşınabilir soğutucu dolapları ile sağlanıyor.

YENİLİKÇİ TEKNOLOJİ, ÜSTÜN PERFORMANS

Kayapa Gross 16 Market’in soğutma sistemlerinde Daikin’in ileri teknolojiye sahip ZEAS kondenser üniteleri ve AHT soğutucu dolapları kullanıldı. ZEAS üniteler, yüksek enerji verimliliği ve sessiz çalışma özellikleri ile öne çıkarken, dış ünitenin küçük boyutları sayesinde yer tasarrufu sağlıyor. Özellikle perakende sektörü için ideal olan bu sistem, Daikin DC inverter scroll kompresör teknolojisiyle enerji tüketimini minimize ederken, uzun vadeli maliyet avantajları sağlıyor. Marketin şarküteri, kasap ve içecek reyonlarında kullanılacak dolaplar, Daikin’in üstün soğutma teknolojisi ile donatıldı ve en yüksek verimlilikle çalışacak şekilde yapılandırıldı.

Proje kapsamında kullanılan AHT Paris ve Macao serisi yatay derin dondurucu ve soğutucu dolaplar, çevre dostu özellikleriyle dikkat çekiyor. Bu dolaplar, “fişe tak ve çalıştır” özelliği sayesinde taşınabilirlik sağlarken, enerji verimliliğiyle işletme maliyetlerini düşürüyor. Daikin’in çevreci teknolojileri Gross 16 Market’in sürdürülebilirlik hedeflerine de katkıda bulunuyor.

ÇEVREYE DUYARLI, ENERJİ VERİMLİ ÜRÜNLERLE DAIKIN FARKI

Daikin, çevreye duyarlı yaklaşımı ve yenilikçi teknolojileri ile enerji verimliliğini en üst düzeye çıkaran ürünler sunmaya devam ediyor. Uzun ömürlü ve yüksek performanslı iklimlendirme çözümleri sayesinde, sadece enerji tasarrufu sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda işletmelerin sürdürülebilirlik hedeflerine de katkıda bulunuyor. Bursa Kayapa Gross 16 Market’te olduğu gibi, Daikin’in çevreci ürünleri ve müşteri odaklı yaklaşımı, her sektördeki işletmelerin ilk tercihi olmaya devam ediyor.

Türkiye’nin dijital yükselişi Lizbon’da gösterildi

Web Summit 2024, Lizbon’da teknoloji dünyası devlerini bir araya getirerek önemli bir dönüm noktasına imza attı. 153 ülkeden 71.528 adet katılımcının katıldığı etkinlikte, 3.050 firmanın ürünü sergilenirken, yapay zeka (AI) bölümü en çok temsil edilen alan oldu.

Web Summit, dünyanın en yenilikçi girişimlerinden bazılarını sergileyen yaklaşık 36 ülkeden 62’ye kadar ticaret heyetine ev sahipliği yaptı. Temsil edilen ülkeler arasında Ukrayna, Almanya, Brezilya, Portekiz, Hollanda, Katar, Cape Verde, Belçika, Hong Kong, Fransa, Litvanya, İspanya, Tayvan, Şili, Polonya, Avusturya, Türkiye, Moldova, İtalya, Bulgaristan, Finlandiya, BAE, Yunanistan, Lüksemburg, Gürcistan, Mısır, Malta ve Angola yer aldı.

Türkiye, güçlü bir şekilde temsil edilirken, DEİK Dijital Teknolojiler İş Konseyi tarafından kurulan DEİK Türkiye Pavilyonu katılımcılar tarafından büyük ilgiyle karşılandı.

“Türk Teknoloji Şirketleri Web Zirvesi 2024’te Güçlü Bir Temsil Gösterdi”

Türkiye, DEİK Pavilyonunda yer alan Türk teknoloji şirketleriyle dikkatleri üzerine topladı. Etkinlikte Turkcell, Türk Telekom, Roketsan, TOGG, Doğuş Teknoloji, Sahibinden.com, Koç Sistem, Yıldız Ventures, Aselsan, Turan, Winfluencer, Hometech, Mipo, Fundervest, Egaranti, E-dison, Cerebrum tech, Eczita, Carbon gate, Goart worlds, Ant System, Sporara ev POILABS gibi Türk firmaları ile markaları yer aldı.

Web Summit 2024 etkinliğine Türkiye’de Enerji Medya Grubu’nu temsilen katılan Gazeteci-Yazar Ferhat Yıldırım yaptığı değerlendirmelerde, Türkiye’nin etkinlikteki güçlü varlığını vurgulayarak, “Web Summit, Türkiye’nin dijital teknolojilerdeki güçlenmesi ve küresel olarak artırıldığı önemli bir platforma dönüştü. DEİK Pavyonu, Türk şirketlerinin küresel teknoloji dünyasında ne denli önemli bir yer edindiğini gösteriyor. Türkiye’nin bu yılki gidişi, Lizbon’da tarihe geçti. Türkiye’nin Web Zirvesi 2024’e ciddi katılım sağlaması Web Summit Yöneticilerininde dikkatini çekmiş ve bu artışın sebebini bana sordular” dedi.

Web Zirvesi 2024’e Türk firmalarının katılımının yüksek olmasının nedenini, Türkiye’nin dijital teknolojilerindeki gelişmeleri takip etmesi ve küresel pazarda daha fazla etkin olma hedefinden kaynaklandığını ifade eden Ferhat Yıldırım, şunları ekledi: “Bu yıl Türkiye’nin ciddi katılımı, inovasyon ve teknolojik gelişmelerinin tanıtılması büyük bir etki yarattı. Türk şirketleri, DEİK Pavilyonu’nda sadece kendi alanlarında değil, küresel pazarda da güçlü bir varlık sergileyerek, teknoloji dünyasındaki çalışmalarını daha geniş kitlelere duyurdu. Türk teknolojisinin, küresel pazarda ne kadar güçlü olduğunun gözlerinin önünde seren bu etkinlik, Türk iş dünyası ve girişimcileri için bir fırsat penceresi açtığını söyleyebilirim. Gelecekteki Web Zirvesi etkinlikleri, Türkiye’nin dijital varlığını güçlendirecek önemli bir platform olmaya devam edecek.”

Yıldırım, Web Summit’in aynı zamanda Türkiye ile diğer ülkeler arasındaki işbirliklerini artırma bakış açısını da kritik bir fırsat sunduğunu vurguladı. “Web Summit, sadece teknoloji ve iş dünyasındakileri takip etmekle kalmayıp, aynı zamanda ülkeler arasında kültürel ve ticari ilişkiler de güçleniyor. Bu yıl Türkiye’nin etkinliğindeki güçlü temsili, Türkiye’nin küresel arenadaki dijital dönüşümün bir göstergesi olmuştur” diye de ekledi.

Yapay Zeka ve Kadınların Teknolojideki Artan Gücü

Web Summit 2024’te, yapay zeka (AI) en çok temsil edilen sektörlerden biri olarak öne çıktı. AI girişimlerinin küresel pazarda giderek büyüyen etkisi, etkinlikteki sunumlarla pekişti. Kadın girişimcilerin sektördeki varlığı ise dikkat çeken bir başka gelişme oldu. Kadınlar, bu yılki etkinlikte girişimlerde %44,5’ini kurarak bir rekor kırdı. Kadın yayın oranı ise %42’ye yükseldi. Cinsiyet eşitliğinde büyük bir ilerleme kaydedildi.

Gelişen Topluluklar ve Yatırımcı Katılımı

Web Summit, aynı zamanda binlerce iş insanı, girişimci, yatırımcı ve medya mensubunu bir araya getiren dev bir etkinlik haline geldi. 1.066 yatırımcı ve 953 oyuncunun katıldığı etkinlikte, Pharrell Williams , Rúben Dias , Brad Smith ve Carmelo Anthony gibi isimler arasında yer aldı. Yatırımcılar, 58 ülke genelinde 14,7 trilyon ABD doları faaliyeti varlık yönetimiyle etkinlikteki 3.050 şirketle işbirliği yapmak için bir araya geldi.

Etkinlikte ayrıca “CleanTech Meetup” , “Women in Tech” ve “FashionTech Meetup” gibi sektörel buluşmalar düzenlendi.

Geleceğin Teknolojisine Yön Veren Bir Etkinlik

Web Summit 2024, teknolojideki kadınların artan etkisi, sektörel çeşitlilik ve gelişmiş buluşmalarla küresel inovasyonun yol haritasını çizdi. Bu yılki etkinlik, küresel iş dünyasında teknolojinin nasıl şekilleneceğine cevaplar verdi.

Web Summit 2024, sadece Türkiye için değil, dünyada dijital teknolojilerdeki değişimin hızlanmasında ve bu değişimin şekillenmesinde büyük rol oynayacak projelerine her geçen gin bir yenisini eklemeye devam ediyor.

Küresel otomotiv sanayi zorlu dönemden geçiyor

Otomotiv tedarik sanayisinin başarılı kuruluşlarının ödüllendirildiği 2024 Yılı OSD Tedarik Sanayi Başarı Ödülleri Töreni düzenlendi. Etkinlikte OSD üyelerinin kalite anlayışı, teslimat güvenirliği, teknoloji geliştirme yetkinliği ve rekabetçilik kriterlerine göre belirlediği “Başarı Ödülleri”nin yanı sıra, “Teknoloji ve Yenileşme” “Sürdürülebilirliğe Katkı” ve “Doğal Afet Farkındalık ve Süreç Yönetimi Jüri Özel Ödülü” kategorilerindeki ödüller sahiplerini buldu. Etkinlikte ana ve tedarik sanayi temsilcileri, otomotiv sanayisinin mevcut performansı ve geleceğe dair hedeflerini masaya yatırdı. Küresel otomotiv sanayisinin belirsizliklerin ve artan rekabetin damga vurduğu zorlu bir dönemden geçtiğini söyleyen OSD Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Eroldu, “Küreselde oluşan kapasite fazlası sebebiyle rekabetçiliğimizin korunması ve verimliliğimizin artırılmasına odaklanmamız gerekiyor. Sanayimizin iş sonuçları şu an bir önceki yıla benzer seviyede olmakla birlikte, öngörülmesi zor bir 2025 yılı bizleri bekliyor. Sanayimizin, yenilikçi çözümler ve ileri teknolojiye yaptığı yatırımlarla hem ulusal hem de uluslararası platformlarda gücünü kanıtladı. Bu başarının temelinde ana ve tedarik sanayimizin güçlü iş birliği ve ortak hedeflere yönelik uyumlu çalışmaları yatıyor. Bu sinerji, sanayimizin sürdürülebilir büyümesi ve rekabet gücünü artırmakta kilit rol oynayacak” dedi.

Türkiye otomotiv sanayisine yön veren 13 üyesiyle sektörün çatı kuruluşu konumunda olan Otomotiv Sanayii Derneği (OSD), sektörde önemli bir gelenek haline gelen OSD Tedarik Sanayi Başarı Ödülleri Töreni’ni gerçekleştirdi. OSD’nin 1992 yılından bu yana düzenlediği tören, bu yıl da otomotiv sanayisinin öncü isimlerini bir araya getirdi.

Verimliliğimizi artırmaya odaklanmalıyız!

Etkinlikte OSD üyelerinin kalite anlayışı, teslimat güvenirliği, teknoloji geliştirme yetkinliği ve rekabetçilik kriterlerine göre belirlediği “Başarı Ödülleri”nin yanı sıra, “Teknoloji ve Yenileşme” “Sürdürülebilirliğe Katkı” ve “Doğal Afet Farkındalık ve Süreç Yönetimi Jüri Özel Ödülü” kategorilerindeki ödüller sahiplerini buldu. Etkinlikte ana ve tedarik sanayi temsilcileri, otomotiv sanayisinin mevcut performansı ve geleceğe dair hedeflerini masaya yatırdı. 2024 OSD Tedarik Sanayi Başarı Ödülleri Töreni’nin açılışında konuşan OSD Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Eroldu, “Küresel otomotiv sanayii, belirsizliklerin ve artan rekabetin damga vurduğu zorlu bir dönemden geçiyor. Küreselde oluşan kapasite fazlası sebebiyle rekabetçiliğimizin korunması ve verimliliğimizin artırılmasına odaklanmamız gerekiyor. Sanayimizin iş sonuçları şu an bir önceki yıla benzer seviyede olmakla birlikte, öngörülmesi zor bir 2025 yılı bizleri bekliyor. Sanayimizin, yenilikçi çözümler ve ileri teknolojiye yaptığı yatırımlarla hem ulusal hem de uluslararası platformlarda gücünü kanıtladı. Bu başarının temelinde ana ve tedarik sanayimizin güçlü iş birliği ve ortak hedeflere yönelik uyumlu çalışmaları yatıyor. Bu sinerji, sanayimizin sürdürülebilir büyümesi ve rekabet gücünü artırmakta kilit rol oynayacak” dedi. Sektörün gelişiminde OSD Tedarik Sanayi Başarı Ödülleri’nin önemine işaret eden Cengiz Eroldu, şöyle devam etti: “Bu ödüller, yalnızca birer başarı göstergesi değil, aynı zamanda sanayimizdeki yetkinliğin ve sürdürülebilir gelişmenin altını çizen birer simgedir. İhracat performansı, teknolojik yenilikler ve sosyal sorumluluk alanlarındaki üstün başarıları ödüllendirmek, bu alanda çaba gösteren firmalarımızı daha da ileriye taşımayı amaçlıyor. Ödül alan tüm firmalarımızı tebrik ediyor ve başarılarının devamını diliyorum.”

Küresel rekabetçiliğin formülü güçlü iş birliği ve üretim!

Türk otomotiv sektörünün yerli üretim hedefine vurgu yapan TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Albert Saydam ise, “Türkiye otomotiv sektöründe daha fazla yerli üretim hedefiyle çalışıyor, rekabet gücümüzü artırmak için kararlılıkla ilerliyoruz. Sektördeki tüm paydaşların ortak çabası, bu hedefi gerçekleştirmede kritik rol oynamaktadır. Türkiye, güçlü iş birliği ve üretim gücü sayesinde küresel ölçekte daha rekabetçi bir konuma gelecektir. Zorlu bir süreçten geçiyoruz, ancak iş birliğimizle bu dönemin üstesinden geleceğiz. Tedarik sanayimizin güçlenmesi ve üretim kapasitemizin artırılması, ülke ekonomisine büyük katkılar sağlayacaktır” diye konuştu.

OSD Üyelerinin birçok farklı kritere göre değerlendirerek belirlediği ödül alan firmalar şu şekilde açıklandı:

Tedarik Sanayi Ödülü Almaya Hak Kazanan Firmalar

Üretim Kapasitesi 100 Bin adet altında olan OSD Üyeleri

  • Arıkan Kriko ve Mak. San. A.Ş.

Üretim Kapasitesi 100 Bin adet üzerinde olan OSD Üyeleri

  • Assan Hanil Otomotiv San. ve Tic. A.Ş.
  • Martur Fompak International

Tüm OSD Üyeleri

  • Formfleks Otomotiv Yan Sanayi ve Tic. A.Ş
  • KNS Otomotiv San. ve Tic. A.Ş.
  • Nursan Kablo Donanımları San. ve Tic. A.Ş.

Teknoloji ve Yenileşme Ödülü Almaya Hak Kazanan Firmalar

  • Büyütech Teknoloji San. ve Tic. A.Ş.
  • Döktaş Dökümcülük Tic. ve San. A.Ş.
  • Toyotetsu Otomotiv Parçaları San. ve Tic. A.Ş.

Sürdürülebilirliğe Katkı Ödülü Almaya Hak Kazanan Firmalar

  • Assan Hanil Otomotiv San. ve Tic. A.Ş.
  • Brisa Bridgestone Sabancı Lastik San. ve Tic. A.Ş.

Doğal Afet Farkındalık ve Süreç Yönetimi Ödülü Almaya Hak Kazanan Firmalar

  • Ecoplas Otomotiv Sanayi ve Tic. A.Ş.
  • Faurecia Polifleks Otomotiv San. ve Tic. A.Ş.

Build4U Fuarı Bina Teknolojileri ve Malzemeleri Endüstrisinin Devlerini Antalya’da Buluşturacak

Antalya, Türkiye bina teknolojileri ve malzemeleri endüstrisinin en büyük buluşmalarından birine ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Dünyanın en büyük 10 fuar şirketi arasında yer alan Deutsche Messe’nin Türkiye Ofisi Hannover Messe Sodeks Fuarcılık A.Ş. organizatörlüğünde 4-6 Aralık 2025 tarihlerinde ANFAŞ Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenecek Build4U Fuarı’nın lansmanı Antalya’da gerçekleştirildi. Bina teknolojileri ve malzemeleri endüstrisini uçtan uca kapsayan Türkiye’nin tek fuarı olan Build4U, endüstrinin tüm alanlarına projeksiyon tutacak. 

Dünyanın en büyük 10 fuar şirketi arasında yer alan Deutsche Messe AG, iştiraklerinden Hannover Messe Sodeks Fuarcılık A.Ş. organizatörlüğünde, ANFAŞ iş birliğiyle yeni bir fuara imza atmaya hazırlanıyor. 4-6 Aralık 2025 tarihleri arasında Antalya’da ANFAŞ Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenecek Build4U-Bina Teknolojileri ve Malzemeleri Fuarı’nın lansmanı Antalya’da ANFAŞ Fuar ve Kongre Merkezi’nde, Hannover Messe Sodeks Yönetim Kurulu Başkanı Annika Klar ile ANFAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bıdı’nın ev sahipliğinde, sektörün çatı meslek kuruluşları, firma yetkilileri ve basın temsilcilerinin katılımı ile gerçekleştirildi. 

“Antalya’nın dünya liginde yükselen yıldızı daha da parıldayacak”

Lansmanda konuşan ANFAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bıdı, Hannover Messe Sodeks Fuarcılık A.Ş iş birliğinde Antalya’ya ve Türkiye’ye bir ilki kazandırmanın mutluluğu içinde olduklarını belirterek, “Build4U sadece bina teknolojileri ve malzemeleri endüstrisine yeni bir açılım getirmeyecek aynı zamanda Türkiye ekonomisine sağladığı katkıyı her geçen gün artırarak, Antalya’nın bu konumunu daha da yukarılara taşıyacak. Antalya’nın dünya liginde giderek yükselen yıldızı fuarımız aracılığıyla daha da parıldayacak. Böylesi önemli bir misyon üstlenen fuarımızın paydaşlarından biri olmaktan gurur duyuyoruz.” açıklamasında bulundu.

Türkiye, Avrupa, BDT ülkeleri, MENA Bölgesi’nden katılımcıları buluşturacak 

Hannover Messe Sodeks Yönetim Kurulu Başkanı Annika Klar ise lansmanda yaptığı konuşmasında, Build4U Fuarı’nın Türkiye’nin tek fuarı olarak endüstrinin tüm alanlarına projeksiyon tutacağını açıkladı. Bu bakış açısıyla fuarın Avrupa, BDT ülkeleri ve MENA Bölgesi’nden gayrimenkul geliştiricilerini, mimarları, mühendisleri Akdeniz’de buluşturacağına vurgu yapan Annika Klar, “Fuar, aynı zamanda da Türkiye ile komşu ülkeleri kapsayan oldukça zengin katılımcı profiliyle bölge için cazibe yaratan bir buluşma noktası niteliğinde olacak. 3 salonda, 10 bin metrekarelik oldukça geniş bir alanda düzenlenecek Build4U Fuarı, ‘Building the Future For You’ sloganıyla bina teknolojileri ve malzemeleri alanındaki en yenilikçi ürünleri, çözümleri ve teknolojileri bir araya getirecek. Fuarımız, sektör profesyonelleri için yenilikçi fikirler, iş birlikleri ve yeni ticaret bağlantıları kurma fırsatları sunarak bina teknolojileri endüstrisinin geleceğine yön verecek” şeklinde konuştu.

Lansman sonunda Yurt dışı Satış ve Yeni Projelerin Entegrasyonu Yöneticisi Alemdar Sönmez ve Yurt dışı Satış ve Yeni Projelerin Entegrasyonu Direktörü Demet Çataklı Avcu fuarın detaylarını paylaşırken, Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Başdanışmanı Dr. Cem Oğuz ve Sampaş Holding A.Ş. Genel Koordinatörü Dr. M.Serdar Yümlü’nün katılımıyla Akıllı Kentler ve Akıllı Binalar (MAtchUP) kapsamında Antalya Akıllı Kentler Projesi’ne ilişkin bir oturum gerçekleştirildi.

Katılımcılara yeni ilhamlar yaratacak

Her yıl endüstrideki yeniliklere ev sahipliği yapacak olan Build4U Fuarı’nın ilk organizasyonunda; Akıllı Bina Teknoloji ve Sistemleri, Akıllı Şehirler, Enerji, Enerji Verimliliği ve Sürdürülebilirlik, Yeşil Bina, Atık Yönetimi ve Geri Dönüşüm Teknolojileri, Depreme Dayanıklı Bina Teknolojileri, Prefabrik ve Modüler Yapı Teknolojileri, Yapı Malzeme ve Sistemleri, Tesis Yönetimi ve Start-Up’lar ana ürün grupları altındaki en yeni çözümler sergilenecek. Endüstrideki son trendleri kapsayan konferans ve eğitim odaklı sunumları ve ticari iş birliğine yönelik cezbedici fırsatları ile de tüm katılımcılar için yeni ilhamlar yaratacak.

Antalya, dünyanın dört bir yanındaki işletmeler için stratejik bir bölge

Turizmin yanı sıra sanayinin farklı alanlarındaki faaliyetleri ve giderek artan ulaştırma yatırımlarıyla Türkiye ekonomisine en büyük katkı sağlayan iller arasında yer alan Antalya, aynı zamanda akıllı binaların da oldukça yaygın kullanıldığı bir kent. Build4U-Bina Teknolojileri ve Malzemeleri Fuarı’nın Antalya gibi turizmin başkentinde düzenlenecek olması, katılımcı firmalar ve sektör profesyoneli olan ziyaretçilere de farklı avantajlar sunuyor. Katılımcı firmalar fuarda hedef ziyaretçi kitlesine rahatlıkla ulaşırken, ziyaretçiler de Türkiye ve dünyanın farklı noktalarından gelerek ürünlerini sergileyecek olan firmalara dokunarak ulusal ve uluslararası ticaretin gelişmesine önemli katkı sağlıyorlar. Akdeniz bölgesinin en gözde lokasyonlarından birinde yer alan Antalya, bu özelliği sayesinde Build4U-Bina Teknolojileri ve Malzemeleri Fuarı’nın da katkısıyla çevre ülke pazarlara açılma konusunda da katılımcı firmalara büyük avantaj sunuyor.

Dünya Bankası ve İller Bankası iş birliğiyle hazırlanan, ‘Yeşil ve Geleceğin Şehirleri Projesi’ kapsamında pilot il seçilen Antalya, iklim değişikliğiyle ilgili mücadelede rol model bir konuma sahip bulunuyor. Türkiye’nin en büyük “Akıllı Kentsel Dönüşüm” projesini hayata geçiren şehir, ekolojik akıllı şehir vizyonunun ilk uygulaması olan Matchup projesi ile enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını artırmayı hedefliyor. Tüm bu gelişmeler Antalya’yı başta çevre ülkeler olmak üzere dünyanın dört bir yanından işletmeler açısından stratejik bir bölge konumuna getiriyor.

Fuarla ilgili detaylı bilgiye build4uexpo.com web sitesi üzerinden ulaşılabiliyor.