22.3 C
İstanbul
Perşembe, Haziran 5, 2025
Ana Sayfa Blog Sayfa 19

Doğaya Saygı Projesi toplumu bilinçlendiriyor

0

Muğla ve çevresinde 2021 yılında yaşanan orman yangınlarından olumsuz etkilenen köylerin kalkınmasına destek olmak amacıyla Doğaya Saygı Projesi’ni yürüten OPET; Milas’ın Çökertme Köyü’ndeki restorasyon, rehabilitasyon ve eğitim çalışmalarını tamamladı. Çökertme Köyü’nde düzenlenen törende konuşan OPET Yönetim Kurulu Kurucu Üyesi Nurten Öztürk, “Doğaya Saygı Projesi kapsamında bölge halkının orman yangınları, iklim değişikliği ve afetlerle ilgili bilinçlenmesine katkı sağlamanın sürdürülebilir bir gelecek için çok değerli olduğuna inanıyoruz. Artan sıcaklıkla birlikte aynı felaketi tekrar yaşamamak için herkesin üzerine düşen görevi yerine getirmesi ve dikkatli olması gerekiyor” çağrısında bulundu. Proje kapsamında eğitim amaçlı kullanımı için yenilenerek tahsisi Milas Halk Eğitimi Merkezi’ne devredilen Çökertme Ek Hizmet Binası’nın açılışı da gerçekleştirilen törende, bölgenin kalkınmasında eğitimin önemine dikkat çekildi. 

“Bilinçli Toplum” yaratma hedefi ve sosyal sorumluluk vizyonu doğrultusunda “Doğaya Saygı Projesi” ile 2021 yılında yaşanan orman yangınlarından olumsuz etkilenen köylerin yeniden kalkınması için hareket geçen OPET, bu yolculukta önemli bir kilometre taşını daha tamamladı. Yangınlarda büyük maddi ve manevi kayba uğrayan Marmaris’e bağlı Bayır ve Osmaniye, Köyceğiz’e bağlı Otmanlar, Milas’a bağlı Gökbel ve Bozalan köylerinde rehabilitasyon, eğitim ve ekonomik kalkınma alanında çalışmalar yürüten OPET, Milas’ın Çökertme Köyü’nü de yeni bir çehreye kavuşturdu. 

Doğaya Saygı Projesi kapsamından Çökertme Köyü’nde yapılan yenileme ve rehabilitasyon çalışmalarının devir teslimi ile Yalı Bölgesi’nde bulunan ve eğitim amaçlı kullanılmak üzere tadilatı yapılan Muğla Valiliği’ne ait binanın açılışı nedeniyle 27 Haziran tarihinde bir tören düzenlendi. Tören, Muğla Valisi Dr. İdris Akbıyık, Milas Kaymakamı Mustafa Ünver Böke, Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü İzleme ve Değerlendirme Daire Başkanı Ferhat Davran, Milas Belediye Başkanı Fevzi Topuz, İl Milli Eğitim Müdürü Emre Çay, Muğla İl Tarım ve Orman Müdürü Barış Saylak ile OPET Yönetim Kurulu Kurucu Başkanı Fikret Öztürk, OPET Yönetim Kurulu Kurucu Üyesi Nurten Öztürk, Milas Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Ali Pilavcı, Halk Eğitimi Merkezi müdür yardımcıları, Çökertme Muhtarı Ertan Konar, Gökbel Muhtarı Halil İbrahim Gönül, Bozalan Muhtarı Dursun Kayıhan, OPET Sürdürülebilirlik ve Kurumsal İletişim Grup Müdürü Ayşenur Aydın, Halk Eğitimi Merkezi öğretmenleri, Opet temsilcileri ve köy halkının katılımıyla gerçekleştirildi.

“DOĞAYA SAYGI, İNSANA SAYGIDIR”

Muğla Valisi Dr. İdris Akbıyık törende şöyle konuştu: “Çok güzel bir yerde güzel bir eserin açılışını yapıyoruz. Bu dünyada en güzel yatırım, eğitime yapılandır. MEB Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğümüz, Halk Eğitim Müdürlüklerimiz yaptıkları bu çalışmalar ile ülkemize büyük katkı sağlıyor. Hak ettiğimiz yere yani Atatürk’ün gösterdiği muasır medeniyetler seviyesi için çok çalışmalı, yeni buluşlara imza atmalı, yeni teknolojiler geliştirmeliyiz. Başta Nurten Öztürk olmak üzere, bu sürece katkısı olan herkese teşekkür ediyorum. Doğaya saygı, insana saygıdır.”

“HAYAT BOYU ÖĞRENME OLARAK HER ZAMAN YANINIZDAYIZ”

Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü İzleme ve Değerlendirme Daire Başkanı Ferhat Davran ise “Birçok Halk Eğitim Merkezi’ni gezmiş biri olarak söylüyorum; belki Türkiye’nin en güzel Halk Eğitim Merkezi binasında bulunmanın mutluluğunu huzurunu yaşıyorum. Şöyle baktığınız zaman hani biz sadece Halk Eğitimi dört duvar arasında değil, Halk Eğitimi her yerde. Denizin kenarında, dağın tepesinde, bir köy ovasında, bir okulun dört duvarının arasında, Halk Eğitimi her yerde… O yüzden bizim sloganımız şuydu zaten; “Hayat Boyu Öğrenme olarak her zaman yanınızdayız”. Burada en çok istediğimiz nokta da şu; yaptığımız kursların istihdama yönelik olarak bir katkı sunması. İmkân olsa kendimi buraya kursiyer olarak yazdırıp, şu denizin sesiyle beraber güzel etkinliklere imza atmayı isterim. Emeği geçen herkese bir kez daha şükranlarımı sunuyorum” dedi.

“ÇEVRE BİLİNCİNİ ARTIRMAK AMACIYLA YÜRÜTÜLEN PROJELERE ÖNEM VERİYORUZ”

İl Milli Eğitim Müdürü Emre Çay, “Doğaya saygı göstermek hepimizin ortak sorumluluğu. Gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak, bizlerin en önemli görevi. İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak çevre bilincini artırmak amacıyla yürütülen projelere büyük önem veriyoruz. OPET’in bu anlamlı projesi de öğrenci ve kursiyerlerimizin çevre bilinciyle yetişmesi adına son derece önemli bir adım. Açılışını yaptığımız bu güzel binanın da bu amaçla faaliyetlerini yürüteceğini düşünüyor ve emekleri için OPET Yönetim Kurulu Kurucu Üyesi Sayın Nurten Öztürk’e ve saygıdeğer eşi Opet Yönetim Kurulu Kurucu Başkanı Fikret Öztürk’e teşekkür ediyorum” diye konuştu.

“ORMAN YANGINLARI, İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE AFETLER HAKKINDA FARKINDALIK EĞİTİMLERİ VERİLDİ”

Törende OPET Yönetim Kurulu Kurucu Üyesi Nurten Öztürk, Doğaya Saygı Projesi ve Çökertme’de bugüne kadar yapılan çalışmalar hakkında bilgi vererek projenin farklı aşamalarında destek sağlayan yerel yönetimlere teşekkürlerini iletti. 

Doğaya Saygı Projesi’ni, OPET’in yıllardır sürdürdüğü Örnek Köy Projesi ve Çanakkale’de Tevfikiye Arkeo-köy ve Çıplak Etno-köy projeleri örneklerinden yola çıkılarak şekillendirdiklerini kaydeden Öztürk, “2021 yılında Muğla ili ve çevresinde yaşanan orman yangınlarının ardından, bu bölgedeki köylerimize nasıl destek olabiliriz diye harekete geçtik. Yangın sonrasında yaşam alanlarının yanı sıra arıcılık ve zeytincilik gibi geçim kaynaklarını kaybettikleri için zor durumda olan köylerimizi belirleyerek çalışmalara başladık. Yangından hem ekonomik hem de fiziksel olarak zarar gören köylerimizde yeni geçim kaynakları oluşturmak, köylerimizin sürdürülebilir kalkınmasına destek olmak için tüm kurum ve kuruluşlarımızla birlikte çalıştık ve çalışmaya devam ediyoruz. Tüm köy evleri ve köy meydanlarında yürüttüğümüz mimari çalışmalarla köylerimizi yeni bir çehreye kavuştururken, halk eğitim kursları, kooperatifçilik, köylerimize özgü ürünlerin coğrafi işaret başvuruları ile köylerimizin kalkınması ve ülkemizin gelişimi için çalışıyoruz. Çökertme’de de kamu ve yerel yönetim kuruluşlarıyla birlikte bölge halkına destek vermek ve topluma örnek olmak amacıyla, yenileme çalışmalarının yanı sıra ekonomik ve sosyal etki yaratacak eğitimler düzenledik.  Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ile 2006 yılından bu yana birlikte çalışıyoruz. Ve rehabilite ettiğimiz örnek köylerde farklı alanlarda birçok kurs programını onların desteğiyle birlikte organize ediyoruz. Bu güzel binayı eğitime tahsis etmek üzere Muğla Valimiz ve değerli eşleri, Kaymakamımız, Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğümüz ve Belediye Başkanlarımız desteklerini esirgemedi. Her birine ayrı ayrı teşekkür ediyorum” dedi. 

Artan sıcaklıkla birlikte aynı felaketi tekrar yaşamamak için herkesin üzerine düşen görevi yerine getirmesi ve dikkatli olması gerektiği çağrısında bulunan Öztürk şöyle devam etti: “Köylerimizde yangının izlerini silerken, bölge halkının orman yangınları, iklim değişikliği ve afetlerle ilgili bilinçlenmesine katkı sağlamanın sürdürülebilir bir gelecek için çok değerli olduğuna inanıyoruz. Yangınları ve yangın nedeniyle oluşabilecek zararı en aza indirmenin en önemli yolu, bu konudaki farkındalığı artırmak ve bilgi sahibi olmak. Doğaya Saygı projemiz kapsamında bir yandan zarar gören köylerimize destek verirken diğer yandan eğitim odaklı farkındalık çalışmaları yürüterek daima temkinli olunması gerektiğine dikkat çekiyoruz.”  

Törende ayrıca Doğaya Saygı Projesi kapsamında yapılan çalışmaların yer aldığı beratlar her bir köyün muhtarına teslim edildi. Çökertme Muhtarı Ertan Konar, Gökbel Muhtarı Halil İbrahim Gönül, Bozalan Muhtarı Dursun Kayıhan hazırlanan beratları Muğla Valisi Dr. İdris Akbıyık, OPET Yönetim Kurulu Kurucu Başkanı Fikret Öztürk ve OPET Yönetim Kurulu Kurucu Üyesi Nurten Öztürk’ün elinden aldı. 

MİLAS HALK EĞİTİMİ MERKEZİ ÇÖKERTME KURS BİNASI HİZMETE AÇILDI

Proje kapsamında Yalı bölgesinde yer alan ve mülkiyeti Muğla Valiliği’ne ait olan beş oda kapasiteli iki katlı bina yenilendi. Binanın tüm tadilatı ve iç düzenlemeleri OPET tarafından yapıldı ve bina tamamen yenilenerek bugünkü halini aldı. Yenileme çalışmalarının ardından ilgili kurumlar arasında koordinasyon ve iş birliği sağlayarak binanın eğitim amaçlı kullanımı için tahsisinin Milas Halk Eğitim Merkezi’ne verilmesini sağladı Opet, Milas Halk Eğitimi Merkezi ile imzaladığı protokol kapsamında Çökertme Ek Hizmet Binasında eğitimlere başladı. Çökertme, Gökbel, Bozalan ve çevre köylerin katılımıyla başlatılan kurslarda İngilizce, diksiyon, hijyen ve el sanatları gibi eğitimler veriliyor. İlerleyen dönemlerde ise bilgisayar, işletmecilik, kırsal turizm, takı tasarımı ve üretimi, seramik, hediyelik eşya üretimi, ahşap boyama, aşçılık ve yemek, halk oyunları, su sporları ve dans gibi eğitimler hayata geçirilecek. Tüm bu çalışmaların sonunda bu bölgenin kalkınmasına hizmet edecek. 

DOĞAYA SAYGI PROJESİ İLE ÇÖKERTME KÖYÜNÜN ÇEHRESİ NASIL DEĞİŞTİ?

OPET Sürdürülebilirlik ve Kurumsal İletişim Grup Müdürü Ayşenur Aydın ise proje kapsamında köylerde yapılan tüm çalışmaları anlatarak, sonuçları hakkında bilgi verdi. Çalışmalara başlamadan önce tüm köylerde yapılan anket çalışması ile hanelerdeki ihtiyaçlar belirlendiğine ve çalışmaların bu doğrultuda planlandığına dikkat çeken Aydın, Çökertme’nin kültürel ve mimari özellikleri korunarak iyileştirme çalışmalarının yapıldığını aktardı. Aydın, yapılan faaliyetler arasında, altyapı çalışmaları, köy ana yol düzenlemeleri, ana arter üzerindeki taş duvar ve ahşap çit uygulamaları, köy evleri için boya dağıtımı ve boya uygulaması, köy okulu dış cephe boyamaları, Temiz Tuvalet Kampanyası standartlarına uygun tuvalet düzenlemeleri, köy kahvesi düzenlemeleri, örnek pansiyon uygulaması, köyde bulunan tüm mekanlara masa ve sandalye temini, yöreye uygun motiflerle tabela ve kapı numarası uygulamaları, yerel halk ve köy dışından ziyaretçilere hizmet vermek amacıyla kafe ve restoran yapımı gibi çalışmaların hayata geçirildiğini belirtti. Aydın, bu çalışmaların ardından Milas Halk Eğitimi Merkezi’nin kullanımı için düzenlenen bu binayı hediye etmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirtti. 

Endeavor Türkiye girişimcilere destek veriyor

0

Türkiye’deki hızlı büyüyen girişimcileri destekleyen Endeavor Türkiye Scale-up Programı, işini büyütmek ve global pazara açılmak isteyen 10 girişimi daha mezun etti.

Endeavor Türkiye, P&G iş birliğiyle gerçekleştirdiği Scale-Up Hızlandırma Programı’nın beşinci dönemini başarıyla tamamladı. Strateji ve iş geliştirme odaklı desteklerin yanı sıra Endeavor’ın uluslararası ağına erişim imkânı da sunan programa, bu yıl e-ticaret, hizmet yazılımları, mobilite, oyun ve yapay zeka alanlarında faaliyet gösteren 10 girişim katıldı. Aposto, B2Metric, Comodif, Kidolog, Masraff, Mega Fortuna, Twiser, Uppy, Usersdot, Vigo Scale-Up Programı’nın beşinci dönem mezunları oldular.

Scale-Up programının beşinci döneminden mezun olan girişimciler özellikle Founder Forum’un kendilerini geliştirmeleri için çok iyi bir fırsat olduğunu, Endeavor mentörlerinden ve bağlantılarından yararlanmanın çok faydasını gördüklerini söylediler. Ortak problemlerini farklı açıdan gözlemleyerek, çözümlerini konuşmanın, metodoloji geliştirmekte kendileri için önemli bir yol gösterici olduğunu belirttiler.

Programı değerlendiren Endeavor Türkiye Genel Sekreteri Aslı Kurul Türkmen, “Endeavor Türkiye, Scale-Up programıyla girişimcilere destek olarak hedeflerine ulaşmalarına yardımcı oluyor. Kurulduğumuz günden bu yana girişimcilik ekosistemine mentörlük sağlamak ve girişimcilerin uluslararası pazarlara açılmalarına destek olmak en büyük önceliğimiz olmuştur. Bu amaçla gerçekleştirdiğimiz programlarımızdan mezun olan girişimcilerin elde ettiği başarılar bizleri motive ediyor ve bize ilham veriyor. Beşinci Scale-Up Programı’nı tamamlayan tüm girişimcilere, girişimcilik yolculuklarında başarılar diliyorum. Girişimcilik zor ve yalnız bir yol olabilir, bu yüzden birbirimize destek olmanın ne kadar önemli olduğunu unutmamalıyız. Dayanışma ve iş birliği ile daha büyük başarılara imza atabiliriz.” dedi.

P&G Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Kumaş, Ev, Bebek ve Kadın Bakım Ticari Operasyonlar Başkan Yardımcısı Değer Kurtaslanoğlu, “Bugün dünyanın en büyük temizlik ve kişisel bakım firmalarından biri olmamızda büyük rol oynayan inovasyon anlayışımızla girişimciliğe hep destek verdik. Bu doğrultuda Endevour Derneği iş birliğiyle, Scale-Up Hızlandırma Programı’nı desteklemek ve program kapsamında çok sayıda girişimciyle bir araya gelerek yeni iş ortaklıkları fırsatlarını değerlendirmek, bizim için büyük bir önem taşıyor. Girişimcilere P&G’nin ölçeğini sunarken, dış dünyadan yeni fikirleri alıp uygulamamıza fırsat tanıyan bu programın üç aylık son döneminde yenilikçilik adına yine önemli bir yol kat ettik. Beşincisini tamamladığımız ScaleUp Programı’na katılan tüm girişimcilere yolculuklarında başarılar diliyorum” dedi.

Üç ay süren Endeavor Scale-Up Programı, ürün ve hizmetleri pazarda talep gören ve hızla ölçeklenen, teknoloji odaklı Scale-Up aşamasındaki girişimlerin ihtiyaçlarına yönelik olarak gerçekleştirildi.

Program boyunca Scale-Up şirketlerinin kurucu ve CEO’ları, hukuk, teknoloji, ürün, markalaşma, yetenek, kültür ve yatırım konularında grup atölye çalışmalarına katıldılar, başarılı Endeavor girişimcilerinden birebir mentörlük aldılar. Aynı zamanda genel strateji ve dikey uzmanlık konuları odaklı mentörlüklerle desteklenen “Founders Forum”larda benzer aşama girişimlerde yaşanan sorunları tartışma ve iş geliştirme fırsatları yakaladılar.

Programa katılan girişimlerden Aposto’nun kurucu ortağı Umutcan Savcı, program deneyimini ScaleUp Programı, son 5 yıllık periyotta çeşitli küresel ve yerel faktörler nedeniyle Seri-A yolculuğuna çıksa da birtakım bariyerleri aşmakta güçlük çeken girişimler için pek kıymetli bir masa oldu. Ortak sorunlar, stratejik atılımlar, soru işaretleri ve iş modeli geliştirmelerine dair tecrübe aktarımları, paylaşımların kıymetini katbekat artırdı. Tüm girişimler için bir diğerinin yolculuğundan faydalı çıkarımlar yapma imkanı doğdu. Bizleri bu masa etrafında buluşturdukları için Endeavor ve P&G’ye çok teşekkürler.” şeklinde değerlendirdi.

Girişimcilere globalleşme konusunda da rehber olan programda uluslararası pazarlara erişim, yurt dışı ortaklıkları ve satış stratejileri gibi konularda başarılı Endeavor girişimcileri ve uzmanlarla özel atölyeler düzenlendi. Ayrıca girişimler Endeavor’ın seçim sürecine dahil olarak, uzun vadede ABD, Avrupa, Latin Amerika, Orta Doğu ve Güneydoğu Asya’daki ofisler ve bu bölgelerde bulunan mentörlerden pazara giriş ve sermayeye erişim konusunda mentörlük alabilme fırsatına erişecekler.

Programa ilişkin daha detaylı bilgiye scaleup.endeavor.org.tr adresinden ulaşılabilir.

HT Solar güneş panelinde liderliğini koruyor

İstanbul Sanayi Odası’nın hazırladığı ‘Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu 2023 Araştırması’na göre HT Solar, bir kez daha Türkiye’nin en büyük güneş paneli üreticisi oldu. 2018’den bu yana kesintisiz olarak listede yer alan HT Solar, geçen yıla göre sıralamasını 30 basamak yukarı taşımayı başararak 170’inci sırada yer aldı. HT Solar, yaklaşık 400 milyon dolarlık yurt dışı satışı ile de Türkiye’nin en çok ihracat yapan 35’inci firması olmayı başardı. 

Türkiye’de sanayinin en büyük şirketlerinin belirlendiği, İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından hazırlanan ‘Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştırması’nın 2023 yılı sonuçları açıklandı.

Türkiye genelinde 2 GW’ın üstünde kurulu güce ulaşarak büyük bir başarı elde eden ve başta ABD olmak üzere dünyanın dört bir yanına gerçekleştirdiği ihracatlarıyla öne çıkan HT Solar, 2018’den beri yer aldığı listede güneş paneli üreticileri arasındaki lider konumunu sürdürmeye devam etti.  İSO 500 2022 listesinde genel sıralamada 200’üncü, ihracat sıralamasında ise 106’ıncı sırada olan HT Solar; 2023 listesinde ise genel sıralamada 30 basamak birden yükselerek 170’inci, ihracat sıralamasında da 71 basamak birden yükselerek 35’inci sırada yerini aldı. 

HT Solar Enerji Satış ve Pazarlama Direktörü Emre Kulaç, 2023 yılında da İSO 500’deki liderliklerini sürdürmelerinden dolayı duyduğu gururu ifade ederek şunları söyledi:

“35 milyon dolarlık yatırımla 2016 yılında Tuzla’daki 32.000 m2’lik alana kurulan fabrikamızda faaliyetlerimize başladık ve bugün yıllık 2 GW’lık üretim kapasitemiz ile sektördeki lider konumumuzu sürdürüyoruz. Bugün geldiğimiz noktada Türkiye çapında 2 GW kurulu güç kapasitesine ulaşarak ülkemizin güneşten sağladığı enerjinin yaklaşık yüzde 15’ini tek başımıza karşılıyoruz. Türkiye için ürettiğimiz güneş paneli sayısı 5 milyonu aşarken, ulaştığımız 2 GW’lık kurulu güç ise 600.000 konutun ve yaklaşık 2,5 milyon kişinin elektrik ihtiyacına tekabül ediyor. Türkiye’de ürettiğimiz güneş panelleri; Avrupa’dan ABD’ye, Ortadoğu’dan Kuzey Afrika’ya kadar birçok coğrafyada güneşten maksimum verim alarak temiz bir geleceği inşa etmeye yardımcı oluyor. Yenilenebilir enerji alanının en büyük pazarlarından biri olan ABD’ye yılda 1 GW gücünde panel ihraç ederek toplamda yaklaşık 400 milyon dolarlık ekonomik değeri Türkiye’ye kazandırıyoruz. Dünya çapında 8 GW’lık kurulu güce ulaşmış bir firma olarak ihracatta da bayrak taşıyıcı firma konumundayız.”

Önümüzdeki dönemde Türkiye ve ABD’de yapacakları yeni yatırımlarla daha da büyüyeceklerinin altını çizen Emre Kulaç, “İSO 500 gibi Türkiye’nin en prestijli listelerinden birinde elde ettiğimiz sıralamayı çok daha yukarılara taşıyacağımız günler yakın. 500’ün üzerinde çalışanımız ve üstün teknolojiye sahip üretim hatlarımızla Ar-Ge faaliyetlerimize odaklanarak yeni ürünler geliştirmeye devam edeceğiz. Yüksek teknoloji ve verimliliğe sahip güneş panelleri ve hücrelerimizi Türkiye ve dünya geneline yayarak sürdürülebilir bir geleceğe katkı sunmayı hedefliyoruz” diye de ekledi.

Q Charge ile şarj istasyonu ile rezerve dönemi

0

1000 Yatırımlar Holding AŞ. Yönetim Kurulu Üyesi Kadir Abdik, 1000 Yatırımlar Holding AŞ.’nin çatısı altındaki Meta Mobilite Enerji AŞ. markası olan Q Charge’ın yeni sisteminin, Q Charge kullanıcılarının deneyimini ve enerji verimliliğini artıracağını belirtti.

Mayıs 2022’de %100 Türk sermayesi ile kurulan Q Charge, enerji sektöründe yenilikçi çözümler sunmaya devam ediyor. 15’ten fazla şehirde 39 AC ve 92 DC olmak üzere toplamda 131 şarj istasyonu ile hizmet sağlayan Q Charge, Haziran ayı itibarıyla kullanıcılarına rezervasyon özelliğini sunmanın gururunu yaşıyor.

Yeni rezervasyon özelliği ile şarj deneyiminizi planlayın

Q Charge’ın yeni rezervasyon sistemi, kullanıcıların şarj istasyonlarını belirli bir zaman dilimi boyunca rezerve edebilmesini sağlıyor. Kullanıcılar, mobil uygulama üzerinden uygun şarj istasyonunu seçip tarih ve saat belirleyerek rezervasyon yapabiliyor. Rezervasyon süresi boyunca şarj istasyonu yalnızca o kullanıcıya ayrılıyor ve diğer kullanıcılar tarafından kullanılamıyor. Şirketin gelecekteki hedeflerinin arasında kullanıcıların rezervasyon süresine yetişememesi durumunda farklı istasyonları kullanabilmeleri adına alternatif çözümler sunmak yer alıyor.

Q Charge’ın sunduğu bu yenilik; 1000 Yatırımlar Holding AŞ.’nin ve çatısı altındaki şirketlerinin, mikro mobilite sektöründe sahip olduğu yazılım ve mobil uygulama deneyiminden güç alıyor. Kendi yazılımını kullanarak haritalama, kullanıcı dostu arayüz ve güvenilir altyapı sunma yeteneği ile Q Charge, enerji sektöründe fark yaratıyor.

Kadir Abdik: “Q Charge ile geleceğe yatırım yapıyoruz”

1000 Yatırımlar Holding AŞ.’nin Yönetim Kurulu Üyesi Kadir Abdik, “Q Charge, yenilikçi çözümler ve sürdürülebilir enerji anlayışıyla geleceğe yatırım yapıyor. Rezervasyon özelliğimiz, kullanıcı deneyimini iyileştirirken enerji verimliliğini de artırıyor. Kendi yazılımımızı kullanarak hızlı ve güvenilir hizmet sunma kapasitemiz, enerji sektöründe fark yaratmamızı sağlıyor” dedi.

Sürdürülebilir ve yenilikçi çözümler

Q Charge, yenilenebilir ve temiz enerjiye odaklanarak, elektrikli şarj istasyonları ile sürdürülebilir enerji çözümleri sunmaya devam ediyor. Yeni rezervasyon sistemi, kullanıcıların şarj ihtiyaçlarını daha verimli ve planlı bir şekilde karşılamalarını sağlayarak enerji sektöründe yenilikçi çözümler sunma yolundaki kararlılığını bir kez daha gözler önüne seriyor.

1000 Yatırımlar Holding Hakkında:

1000 Yatırımlar Holding AŞ., ulaşım ve yazılım gibi farklı alanlardaki platformlarla ve yenilikçi çözümlerle daha iyi bir gelecek modeli üzerinde çalışan firmalara yatırım yapmaktadır. Bünyesinde bulunan Bin Ulaşım ve Akıllı Şehir Teknolojileri AŞ., GO Sharing BV., Meta Mobilite Enerji AŞ., Algoritma Donanım ve Yazılım AŞ, 1000 Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para AŞ., İstanbul Dijital Taksi Uygulamaları Turizm San. ve Tic. AŞ. ve Altay Yenilenebilir Enerji Üretim ve Depolama AŞ. yatırımları ile 600’ü aşkın kişiye istihdam sağlayan 1000 Yatırımlar Holding AŞ., büyüyen şehirlerin ve değişen dünyanın sorunlarına akılcı çözümler ararken gücünü yeniliğe olan merakından ve sürekli gelişime bağlılığından alarak faaliyetlerine devam etmektedir.

PRSE 2024 fuarına milli katılım

0

Hollanda’nın Amsterdam şehrinde düzenlenen ve geri dönüşüm sektöründe dünyanın en önemli fuarından biri olarak kabul edilen PRSE – Plastics Recycling Show 2024 fuarının Türkiye milli katılım organizasyonu bu yıl ilk defa İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği tarafından gerçekleştirildi. Plastik sektöründe 34 firma geri dönüşüm alanında Türkiye’yi başarıyla temsil etti. 

Plastik geri dönüşüm sektörüne yönelik dünyanın en önemli fuarından biri olan PRSE – Plastics Recycling Show 2024 fuarı, bu yıl 19-20 Haziran 2024 tarihleri arasında Amsterdam’da gerçekleştirildi. Fuara bu yıl ilk kez Türkiye milli katılım organizasyonu düzenlendi. İKMİB tarafından yapılan milli katılım organizasyonu kapsamında 8 firma ve 26 bireysel firma olarak toplamda 34 firma, fuarda Türkiye’yi başarıyla temsil etti.

Farklı ülkelerden plastik geri dönüşüm sektöründe faaliyet gösteren 483 firmanın katılımcı olduğu fuarı 10 binden fazla kişi ziyaret etti. Türk katılımcı firmalar tarafından fuar süresince geri dönüşüm sektörüne yönelik ürün grupları sergilenerek, alıcı firmalara tanıtım gerçekleştirildi.

T.C. Amsterdam Başkonsolosu Mahmut Burak Ersoy, T.C. Lahey Ticaret Müşavir Yardımcısı Aşkın Pekel, İKMİB Yönetim Kurulu Üyeleri Erkan AydınFatma Köktaş ve Tarık Özdemir katılımcı firmaları ziyaret ederek, başarı dileklerini iletti.

Adil Pelister: “Türk firmalarımızın PRSE 2024 fuarında yer almasını ihracatımızın yanı sıra Avrupa Yeşil Mutabakatına uyum kapsamında önemli bir adım olarak görüyoruz”

Plastik geri dönüşüm sektöründe dünyanın en önemli etkinliklerinden biri olarak kabul edilen PRSE – Plastics Recycling Show 2024 fuarına bu yıl ilk kez milli katılım düzenlediklerini belirten İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, “İKMİB olarak, plastik sektörümüzün alt sektörlerinden olan geri dönüşüm sektörüne yönelik önemli bir etkinlik gerçekleştirdik. PRSE 2024’e bu yıl ilk kez gerçekleştirdiğimiz milli katılım organizasyonumuzun katılımcı firmalarımız açısından oldukça verimli ve etkili geçmesinden dolayı memnuniyet duyuyoruz. Daha çok sektördeki profesyonellere hitap eden fuarın dünya çapındaki bilinirliği ve önemi her geçen yıl artıyor. Plastik geri dönüşüm sektörünü takip etmek, geri dönüşüme dair dünyadaki gelişmelere uyum sağlamak ve sektördeki son teknolojilerin gerisinde kalmamak adına fuara katılımının önemli olduğunu düşünüyoruz. Türk firmalarımızın da fuarda yer almasını ihracatımız açısından gerek sektörün önemli bir parçası olmak gerekse sürdürülebilirlik ve Avrupa Yeşil Mutabakatına uyum kapsamında önemli bir adım olarak görüyoruz. Türkiye’nin 2023 yılında 10 milyar dolardan fazla plastik sektörü ihracatı bulunuyor ve bu ihracatın yarısı Avrupa’ya yapıldı. Bu açıdan Avrupa’da yer alan 137 milyar dolarlık pazardan daha fazla pay alınması ile geri dönüşüm sektöründe yeni trendlerin ve sektördeki son gelişmelerin takip edilmesi adına PRSE fuarının katılımcı firmalarımıza katkı sağlayacağına inanıyoruz. Bu kapsamda, 2025 yılında da söz konusu fuara Birliğimiz tarafından milli katılım organizasyonu düzenlenmesini planlıyoruz.” dedi.

İnci GS Yuasa İSO 500 listesinde

0

40. yılını kutlayan İnci GS Yuasa, İSO 500 listesinde Türkiye akü sektörünün lideri oldu.

İnci Holding ve Japon akü devi GS Yuasa’nın iştiraki İnci GS Yuasa, 40. yıl dönümünde İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) açıkladığı Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşları – İSO 500 listesinde, bu yıl 19 sıra birden yükselerek akü sektörünün zirvesine oturdu.

Bu yıl 40. kuruluş yıl dönümünü kutlayan, 6 kıtada 80’i aşkın ülkeye ürün ve hizmetlerini ulaştıran, akü sektörünün öncü şirketi İnci GS Yuasa, ‘Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştırması’nın 2023 yılı sonuçlarına göre 19 basamak yükselerek, 214. sırada yer aldı ve akü sektörünün lideri olmayı başardı. Türkiye’nin en büyük akü üreticisi olan İnci GS Yuasa, üretimden net satışlarını da geçen seneye göre yüzde 54 oranında artırdı.

Dünyanın dört bir yanında milyonlarca aracın kalbinde İnci Akü imzası var

2023 yılında yurt içinin yanı sıra ihracat pazarlarına odaklanarak, büyümeyi sürdürdüklerini belirten İnci GS Yuasa İcra Direktörü Kadir Kaymakçı, “İnci GS Yuasa olarak, 40. yıl dönümümüzde İstanbul Sanayi Odası (İSO) Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştırması 2023 yılı sonuçlarına göre üretimden net satış verilerimizle akü sektörünün zirvesinde olmaktan gurur duyuyoruz. Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşları listesinde, bu yıl 19 sıra birden yükselmemizde iş ortaklarımızdan bayilerimize, çalışanlarımızdan tedarikçilerimize bu büyük ailenin her bir ferdinin özverili emek ve çalışmaları var. Bugün, 6 kıtada 80’i aşkın ülkede milyonlarca aracın kalbinde İnci Akü imzası var. 40. yılımızda böylesi değerli bir başarıya imza attığımız için büyük bir mutluluk duyuyoruz. Her geçen yıl, daha fazla katma değerli üretim ve ihracat gerçekleştirerek, akü sektöründe ülkemizin potansiyelini en üst seviyeye taşımaya devam ediyoruz. Ege Bölgesi’nden doğmuş ve dünyaya açılmış bir marka olarak, bugün akü sektöründe sahip olduğumuz bilgi birikimi ve deneyim gerçekten de mücevher değerinde. Sahip olduğumuz potansiyeli ve başarabileceklerimizi biliyoruz. Bugüne kadar başardıklarımızın üstüne daha fazlasını ekleyerek, bu alanda dünya çapında söz sahibi olmaya devam edeceğiz. Ayrıca, 2024 yılında ihracatta dolar bazında yüzde 40 büyüme hedefiyle planlarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. Bu başarıda emeği geçen başta çalışma arkadaşlarımız, iş ortaklarımız, bayilerimiz ve tedarikçilerimiz olmak üzere tüm paydaşlarımıza teşekkür ediyoruz.” dedi. 

Türkiye’nin en büyük akü üreticisi ve ihracatçısı olan İnci GS Yuasa, Manisa’daki fabrikalarında büyüyen üretim hacmiyle bugün, yıllık 7 milyon adetlik binek, hafif ticari ve ağır vasıta araçlar için otomotiv aküsü ve 750 bin adetlik endüstriyel akü hücresi üretim kapasitesine sahip bulunuyor. Şirket, otomotiv yenileme pazarındaki gücünün (AFM) yanı sıra dünyanın önde gelen otomotiv markalarına orijinal ekipman (OE) tercihi olarak hizmet vermeye devam ediyor.

‘Soğutur ve ısıtır like a Bosch’ reklamı yayında

Bosch Home Comfort’un, global #LikeABosch reklam kampanyası kapsamında hazırladığı yeni klima imaj reklam filmi yayına girdi.

Bugünlerde Almanya, İngiltere, İspanya, Fransa, İtalya ve Portekiz gibi pek çok ülkede de mecralara çıkan filmin Türkçe versiyonu, ‘Soğutur ve ısıtır like a Bosch’ sloganıyla yayınlanıyor.

‘Like a Bosch’ kampanyasının dünyada büyük beğeni toplayan müzik ve söz sistemini koruyan reklam filminde, uzaktan kontrol edilebilen akıllı teknolojiye sahip Bosch klimaların hem soğutma hem ısıtma fonksiyonlarına vurgu yapılıyor. 

Bosch klimaların sağladıkları kaliteli hava ve sessiz çalışma özelliğiyle kullanıcılara yaşattığı konfor, sevimli, komik ve biraz da çılgın hayvanlar eşliğinde ve akılda kalıcı rap Like A Bosch jingle’ıyla anlatılıyor.

Reklam filmi: https://youtu.be/xNzEK2HM7GY 

KÜNYE:

Ajans: McCann U.K.

Adaptasyon: Ajans Ultra

Marka Sorumlusu: Ali Aktaş, Aslı Sezer Özlen

Diyarbakır yangını hakkında açıklama

0

“Anız yakımı kaynaklı yangın sonrası yaptığımız incelemelerde yangının elektrik iletim hatlarından kaynaklanmadığını belirledik”

Dicle Elektrik yetkilileri, Diyarbakır’ın Çınar ilçesi Köksalan ve kırsal Yazçiçeği mahalleleri ile Mardin Mazıdağı ilçesi Yücebağ ve Yetkinler kırsal mahallelerinde çıkan yangına ilişkin açıklamalarda bulundu. Hasat mevsiminin başlamasıyla birlikte bölgede anız yakma olarak bilinen uygulama doğal yaşamı tehdit etmeye devam ediyor. Dün akşam saatlerinde meydana gelen yangının ardından inceleme başlattıklarını belirten Dicle Elektrik yetkilileri yaptıkları açıklamada “Diyarbakır’ın Çınar ile Mardin’in Mazıdağı ilçeleri arasındaki ekili alanlarda çıkan yangında hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar dileriz. Olayın meydana geldiği ilk andan itibaren Dicle Elektrik olarak ekiplerimizle sahada incelemelere başladık. Bazı kanallarda yangının elektrik kaynaklı olduğu belirtilmiş olsa da, yaptığımız incelemelerde yangının elektrik iletim hatlarından kaynaklanmadığını belirledik. Hatta yangının meydana çıktığı bölge olarak belirtilen bazı alanlardan elektrik iletim hatlarının dahi geçmediğini gördük. Tespit çalışmalarımıza ilgili kamu birimleriyle devam ediyoruz. Elimizde bulunan her türlü bilgi ve bulguyu yetkili birimlerle paylaşacağız.” dedi.

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin 6 ilinde elektrik dağıtım hizmeti sunan Dicle Elektrik, bölgede verimli tarım uygulamalarını desteklemeye devam ederken oluşan afetlere karşı çiftçileri uyarmayı sürdürüyor. Son olarak Diyarbakır’ın Çınar ilçesi Köksalan ve kırsal Yazçiçeği mahalleleri ile Mardin Mazıdağı ilçesi Yücebağ ve Yetkinler kırsal mahallelerinde çıkan ve rüzgârla büyüyen yangına ilişkin açıklamalarda bulunan Dicle Elektrik yetkilileri açıklamalarda bulundu.

Açıklamalarında, “Diyarbakır’ın Çınar ile Mardin’in Mazıdağı ilçeleri arasındaki ekili alanlarda çıkan yangında hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar dileriz. Olayın meydana geldiği ilk andan itibaren Dicle Elektrik olarak ekiplerimizle sahada incelemelere başladık. Bazı medya kanallarında yangının elektrik kaynaklı olduğu belirtilmiş olsa da, yaptığımız incelemelerde yangının elektrik iletim hatlarından kaynaklanmadığını belirledik. Hatta belirtilen bazı bölgelerde elektrik iletim hatlarının dahi yangının meydana geldiği bölgelerden geçmediğini gördük. Tespit çalışmalarımıza ilgili kamu birimleriyle devam ediyoruz. Herhangi bir farklı bulgu edindiğimizde yetkili birimlerle paylaşmayı sürdüreceğiz.” ifadelerine yer verildi.

Blockchain Expo World 2024 başlıyor

0

İstanbul, 4-7 Temmuz 2024 tarihleri arasında Blockchain Expo World 2024’e ev sahipliği yaparak blockchain ve kripto para dünyasının kalbinin attığı yer olacak. Dünya genelinde sektör profesyonelleri ve yenilikçilerin buluşma noktası olan bu etkinlik, İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilecek ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından tanınan ilk ve tek blockchain fuarı olma özelliği taşıyor. W2E.MEDIA, bu prestijli etkinlikte Silver Sponsor olarak yer alarak sektördeki konumunu güçlendirecek.

Global Bilişim Derneği (BİDER) Başkanı ve W2E.MEDIA CEO’su Şenol Vatansever, Blockchain Expo World 2024’ün şirketleri için büyük bir fırsat olduğunu belirtti ve heyecanını dile getirdi: “W2E.MEDIA olarak blockchain teknolojisini sadece takip etmekle kalmıyor, aynı zamanda bu teknolojiyi iş süreçlerimize entegre ederek yenilikçi projeler geliştiriyoruz. Blockchain teknolojisinin sunduğu imkanlar sayesinde, medya içeriklerinin yönetiminde ve dağıtımında devrim yaratmayı planlıyoruz. Blockchain Expo World 2024, bu vizyonumuzu paylaşmak ve daha geniş bir kitleye ulaştırmak için mükemmel bir platform sunuyor.”

W2E.MEDIA Token ile Reklam Endüstrisinde Devrim

Şenol Vatansever, W2E.MEDIA Token hakkında da çarpıcı açıklamalarda bulundu: “W2E.MEDIA Token, reklam endüstrisinde devrim niteliğinde bir değişim yaratmayı hedefleyen yenilikçi bir projedir. Token sahipleri, izledikleri reklamlarla etkileşime geçerek token’lar, puanlar ve özel indirimler kazanma fırsatı elde ederler. Bu, sadece finansal kazanç sağlamakla kalmaz, aynı zamanda medya sektörünün geleceğinde de söz sahibi olma imkanı tanır.”

W2E.MEDIA Token, anlaşmalı TV kanalları, sosyal medya platformları, açık hava reklamları, metro istasyonları ve daha birçok reklam yayın platformunda uygulanabilir. Kullanıcılar, mobil uygulama üzerinden reklamlarla etkileşime geçerek ödüller kazanacaklar. Kazanılan token’lar, kripto para borsalarında listelendiğinde kolayca satılabilecek ve kullanıcılar, kazançlarını dönüştürme imkanına sahip olacaklar. Bu, reklam izlemeyi daha cazip hale getiren ve kullanıcıların aktif katılımını sağlayan bir modeldir.

Yakında Ön Satış Başlıyor: Yatırımcılar İçin Fırsat

Şenol Vatansever, W2E.MEDIA Token’ın yakında ön satışının başlayacağını da duyurdu: “W2E.MEDIA Token’ın ön satışı yakında başlıyor. Yatırımcılar, bu fırsatı kaçırmamak için web sitemiz ve sosyal medya hesaplarımız üzerinden gelişmeleri takip edebilirler. Blockchain Expo World 2024’te bu konuda daha fazla bilgi paylaşacağız. Herkesi bu yenilikçi projeye katılmaya davet ediyoruz.”

Basın Mensuplarına Çağrı

W2E.MEDIA CEO’su Şenol Vatansever, basın mensuplarının önerilerine açık olduklarını belirterek, “W2E.MEDIA Token’ın iş modelini geliştirebilecek her türlü öneriye açığız. Basın mensuplarının görüş ve önerileri, projelerimizi daha da ileriye taşıyacaktır. İlgilenen herkesle iş birliği yapmaktan memnuniyet duyarız,” dedi.

İçerik Anlaşmaları ve Stratejik Görüşmeler

Vatansever, konuşmasında ayrıca bakanlıklar, kamu kurumları, üniversiteler, teknoparklar, ve şirketler ile içerik anlaşmaları yapmak üzere görüşmeler yürüttüklerini belirtti. “İçerik ekosistemimizi genişletmek ve medya sektöründe daha güçlü bir konum elde etmek amacıyla stratejik ortaklıklar kuruyoruz. Bu kapsamda, çeşitli bakanlıklar, kamu kurumları, üniversiteler ve teknoparklarla iş birliği görüşmeleri yapıyoruz. Bu adımlar, hem W2E.MEDIA Token’ın değerini artıracak hem de medya sektöründe daha geniş bir etki alanı yaratmamıza yardımcı olacak.”

Blockchain Expo World 2024’te Neler Bekleniyor?

Etkinlik, 12,107 metrekarelik bir alanda düzenlenecek ve Avrupa, Afrika, Körfez ve CIS bölgesindeki en büyük fuar olarak öne çıkacak. Metaverse’de de varlık gösterecek olan fuar, 700’ün üzerinde katılımcı şirket ve 100.000’den fazla ziyaretçiyi ağırlayacak. 40’tan fazla ülkeden sektör profesyonelleri, 150’den fazla sponsor, 360’dan fazla konuşmacı, 31 blockchain kulübü, 20 sivil toplum kuruluşu ve 50’den fazla üniversite katılım sağlayacak.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından onaylanan ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti tarafından desteklenen Blockchain Expo World 2024, blockchain ve kripto ekosisteminin yeniliklerle buluştuğu bir platform olarak öne çıkıyor. Etkinlik, hackathonlar, ideathonlar, ticaret alanları, yan etkinlikler, ağ kurma ve iş geliştirme fırsatları sunarak blockchain teknolojisinin tüm spektrumunu kapsayacak.

Blockchain Expo World 2024, sektördeki en son yenilikleri, uygulamaları ve teknolojik ilerlemeleri keşfetmek isteyenler için benzersiz bir fırsat sunuyor. Sektör profesyonelleri, girişimciler, akademisyenler ve teknoloji meraklıları, bu etkinlikte yer alarak geleceğin teknolojilerini ilk elden deneyimleme fırsatını kaçırmamalı.

Akfen’in ilk çeyrek kârı 1 milyar TL’ye ulaştı

Türkiye’nin önde gelen yenilenebilir enerji üretim şirketlerinden Akfen Yenilenebilir Enerji A.Ş., 2024 yılının ilk çeyreğinde olumlu bir performans sergiledi. Şirket, toplam 699 MW kurulu güce sahip 53 yenilenebilir enerji santrali ile faaliyetlerine devam ederken, net kârı önceki döneme göre yüzde 163,4 artışla 1 milyar TL, toplam varlıkları 39,9 milyar TL ve özkaynakları 24,6 milyar TL seviyesine ulaştı.

İlk çeyrek sonuçlarını değerlendiren Akfen Yenilenebilir Enerji Genel Müdürü Mustafa Kemal Güngör, “Bu başarı, şirketimizin dengeli ve çeşitlendirilmiş enerji portföyü ile yüksek performansını kanıtlıyor. Önümüzdeki dönemde de faaliyetlerimizden nakit yaratma kapasitemizi artırarak, finansal sağlığımızı korumak ve sektörümüzdeki liderliğimizi sürdürmeyi hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin önde gelen yenilenebilir enerji üretim şirketlerinden Akfen Yenilenebilir Enerji A.Ş., 2024 yılının ilk çeyreğinde olumlu bir performans sergiledi. Şirket, toplam 699 MW kurulu güce sahip 53 yenilenebilir enerji santrali ile faaliyetlerine devam ederken, net kârı önceki döneme göre yüzde 163,4 artışla 1 milyar TL, toplam varlıkları 39,9 milyar TL ve özkaynakları 24,6 milyar TL seviyesine ulaştı.

2024 yılının ilk çeyreğinde şirketin toplam elektrik üretimi, yağışlardaki artışla HES portföyünün üretimindeki artışa neden olması nedeniyle, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 17 artarak 449 GWs oldu. Ayrıca, şirket 1 Nisan 2024 itibarıyla HES portföyünde gerçekleştirdiği 11,2 milyon USD kredi ana para ve faiz ödemesi de dahil olmak üzere toplamda 13,2 milyon USD ödeme gerçekleştirdi.

İlk çeyrekte şirketin satış gelirleri TL bazında yüzde 2,9 artışla 1,15 milyar TL’ye ulaşırken, USD bazlı konsolide satış gelirleri 35,6 milyon USD olarak gerçekleşti. Faaliyet kârlılığı ise TL bazında yüzde 13,3 artış göstererek 743,3 milyon TL oldu ve FAVÖK marjı 6 puan artışla yüzde 64,75 seviyesine çıktı.

Akfen Yenilenebilir Enerji’nin net dönem kârı 1 milyar TL’ye ulaşarak geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 163,4 artış gösterdi. Bu artışın nedenleri arasında üretim ve faaliyet kârlılığındaki artışın yanı sıra, net finansal gelirlerdeki iyileşme ve ertelenmiş vergi gelirlerindeki artış öne çıktı.

İlk çeyrek sonuçlarını değerlendiren Akfen Yenilenebilir Enerji Genel Müdürü Mustafa Kemal Güngör, “2024 yılının ilk çeyreğinde elde ettiğimiz bu başarı, şirketimizin dengeli ve çeşitlendirilmiş enerji portföyü ile yüksek performansını kanıtlıyor. Elektrik üretimindeki %17’lik artış ve finansal kârlılığımızdaki iyileşme, sürdürülebilir enerji üretimindeki kararlılığımızın bir göstergesi olarak öne çıkıyor. Önümüzdeki dönemde de faaliyetlerimizden nakit yaratma kapasitemizi artırarak, finansal sağlığımızı korumak ve sektörümüzdeki liderliğimizi sürdürmeyi hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.

Gönüllü çalışanlardan çevre temizliği etkinliği

0

Alçak gerilim tesisatı ekipmanları sektörünün önde gelen firmalarından Günsan Elektrik, Türkiye Çevre haftası kapsamında ÇEVKO Vakfı ve Maltepe Belediyesi iş birliğiyle Çevre Temizliği etkinliği düzenledi. Günsan çalışanlarından oluşan gönüllü grubu, 1 saatte yaklaşık 75 kg atık topladı. Bu atıkların yaklaşık 45 kg’lık kısmı geri dönüşüme kazandırıldı. Yapılan çalışmayla bir aracın İstanbul-Kocaeli arasındaki seyahatine eşdeğer karbon salımının önüne geçildi.

Günsan Elektrik, Türkiye Çevre Haftası kapsamında çevrenin korunmasına katkı sağlamak, atıklardan kaynaklanabilecek çevre kirliliğinin önüne geçmek, geri dönüşüm bilinci oluşturmak, atık yönetiminin ve çevre temizliğinin önemine dikkat çekerek farkındalık yaratmak üzere gönüllü çalışanlarıyla çevre etkinliği düzenledi. Temizlik etkinliği, ÇEVKO Vakfı (Çevre Koruma ve Ambalaj Atıkları Değerlendirme Vakfı) ve Maltepe Belediyesi iş birliğiyle Süreyya Paşa Koruluğu’nda belirlenen güzergahta günü birlik ziyaretçiler tarafından kirliliğe maruz bırakılan alanda gerçekleştirildi. Günsan gönüllü grubu, ÇEVKO Vakfı ve Maltepe Belediyesi tarafından organize edilen etkinlik kapsamında belirlenen güzergahtaki atıkları topladı.

Temizlik etkinliğinde, toplanan 75 kg atıktan 45 kg’lık kısmı Maltepe Belediyesi’nin desteği ile geri dönüşüme kazandırıldı. Geri dönüştürülen atıklarla bir aracın İstanbul-Kocaeli arasındaki seyahatine eşdeğer karbon salımının önüne geçilmiş oldu.

OtoPriz’de bayramın ilk günü şarjlar ücretsiz!

0

Elektrikli araç dünyasının genç ve hızla büyüyen şarj istasyonu OtoPriz, bu bayramda da kendisini tercih eden elektrikli araç kullanıcılarına özel bir sürpriz daha hazırladı. Bu kapsamda araç kullanıcıları, bayramın ilk günü olan 16 Haziran tarihinde, saat 00:00’dan 23:59’a kadar Türkiye genelindeki tüm OtoPriz istasyonlarındaki şarj işlemlerini ücretsiz gerçekleştirebilecekler.

Yüzde yüz yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapan Eksim Holding’in çatısı altında hizmet veren elektrikli araç şarj istasyonu OtoPriz, 29 Ekim ve Ramazan bayramında sunduğu gibi bu bayramda da kendisini tercih eden sadık kullanıcılarına özel bir bayram hediyesi hazırladı. Elektrikli araç sahipleri bayramın ilk günü olan 16 Haziran tarihinde, saat 00:00’dan 23:59’a kadar Türkiye genelindeki tüm OtoPriz istasyonlarındaki şarj işlemlerini ücretsiz gerçekleştirebilecek.  

Yüksek hızlarda şarj seçenekleri ile hizmet veren OtoPriz; mobil uygulaması, müşteri destek hizmetleri ve Türkiye genelinde yatırımlarına kesintisiz devam ettiği elektrikli şarj istasyonu ağıyla elektrikli araç kullanıcılarına kapsamlı şarj çözümleri sunuyor. OtoPriz, devreye aldığı hizmet ve kampanyalarla bireysel araç kullanıcılarından filo çözümlerine kadar elektrikli araç ekosistemi içerisindeki konumunu güçlendirmeyi sürdürüyor.

Elektrikli şarj istasyonları dünyası avantajlarla dolu 

Devreye alınan bayram kampanyası hakkında açıklamada bulunan Eksim Holding İş Geliştirme Başkanı Mutluhan Oruncak, “OtoPriz olarak, bayram dolayısıyla sunduğumuz ücretsiz şarj hizmetiyle hem kullanıcılarımıza teşekkür etmek hem de sürdürülebilir mobilite sağlamak için elektrikli araç kullanımındaki fırsatları gözler önüne sermek istedik.  Bu özel günde, karbon salımının azaltılması için çalışan ekosistemin bir paydaşı olmaktan ve elektrikli araç kullanıcılarının seyahatlerine eşlik etmekten mutluluk duyuyoruz. Tüm elektrikli araç sahiplerini OtoPriz şarj istasyonlarına davet ediyor, trafik kurallarına uymanın önemini hatırlatarak güvenle seyahat edecekleri hep birlikte nice mutlu bayramlar geçirmelerini temenni ediyoruz.” ifadelerini kullandı.

OPET’in “Boş Yok” Kampanyası kazandırıyor

0

OPET, müşterilerine özel sunduğu mükemmel hizmet anlayışına ek olarak kampanyalarıyla da fark yaratmaya devam ediyor. Boş Yok Kampanyası kapsamında, OPET Kart veya aktivasyonlu cep telefonu numarası ile yapılacak akaryakıt alışverişlerinde toplamda 1225 TL’ye varan yakıt puan kazanma fırsatı sunuluyor. Üstelik kampanyaya katılan herkese 50 TL değerinde market, 50 TL değerinde yıkama puan hediye ve Opet markalı seçili cam suyu ürünlerinde yüzde 50 indirim sağlanıyor.

OPET, müşteri deneyimini en üst seviyeye çıkarma hedefiyle düzenlediği kampanyalarına devam ediyor. OPET, “Boş Yok Kampanyası” kapsamında “Yok yok, OPET’te boş yok” sloganı ile müşterilerini puan yağmuruna tutarken indirim fırsatı da sunuyor. 31 Temmuz’a kadar geçerli olacak kampanya ile OPET müşterileri, 1.500 TL ve üzeri akaryakıt alışverişlerinde 50, 250 veya 725 TL değerinde yakıt puan kazanma şansına sahip olabilecek. Farklı günlerde 3 kez tek seferde yapılacak 1.500 TL ve üzeri akaryakıt ödemelerinde, her ödeme için 50 TL, 250 TL veya 725 TL değerindeki yakıt puan ödüllerinden herhangi birisi anında hediye edilecek. Ayrıca kampanyaya katılan herkes, 50 TL market veya 50 TL yıkama puanı ile Opet markalı 1 litrelik yazlık veya 4 mevsim cam suyunda yüzde 50 indirim fırsatını yakalayabilecek.

OPET müşterilerinin kampanyadan yararlanabilmek için 31 Temmuz’a kadar Opet Mobil uygulamasına giriş yaparak, ilgili kampanya sayfasından “katıl” butonunu tıklamaları veya “KAZAN” yazıp boşluk bırakarak aktivasyonlu telefon numaralarını 6738’e mesaj atmaları yeterli olacak. Kampanya boyunca yüklenen puanlar 30 Eylül tarihine kadar tüm OPET bayilerinde kullanılabilecek.

Elektrikli sürüş haftası başlıyor

0

Türkiye’de ilk kez 2019 yılında düzenlenen Elektrikli ve Hibrit Sürüş Haftası’nın 5’incisi, 14-15 Eylül tarihleri arasında, İstanbul – Autodrom yarış pistinde gerçekleştirilecek. Türkiye Elektrikli ve Hibrid Araçlar Derneği (TEHAD) desteğiyle, Electric Hybrid Cars Dergisi tarafından düzenlenen etkinlik kapsamında, otomobil ve teknoloji meraklıları hafta sonu boyunca, elektrikli araçları pist üzerinde deneyimleme şansı bulacak. Türkiye’nin ilk ve tek tüketici deneyim odaklı sürüş etkinliği, halka açık ve ücretsiz olarak gerçekleştirilecek. Elektrikli araç satış rakamlarının 2023 yılında rekor seviyeye ulaştığını söyleyen TEHAD Kurucu Başkanı Berkan Bayram, “Bu rakamlara rağmen elektrikli otomobil ile tanışma şansına ulaşamamış büyük bir çoğunluk, yeni bir otomobil alım evresinde kararsız kalan da büyük bir kesim var. Elektrikli ve Hibrid Araçlar Sürüş Haftası ile bu ihtiyaca cevap vermek konusunda yardımcı olmayı hedefliyoruz. Ziyaretçilerimiz sadece otomobillerle değil, elektrikli motosiklet kullanımı, şarj istasyonları, güneş panelleri ve teknolojisi ile de tanışma şansına sahip olacaklar” dedi. 

Otomotiv dünyasında yeni dönemi temsil eden elektrikli araçlar, dünyada olduğu gibi Türkiye’de de hızla popülerliğini artırıyor. Geçtiğimiz yıl 65 bin adedin üzerinde elektrikli araç satışla dünyanın dikkatini çeken Türkiye, bu yıl daha şimdiden bu rakamın üzerine çıkacak bir performansla ilerliyor. Türkiye, ana ve yan sanayi yatırımlarıyla otomotivin geleceğine hazırlanırken tüketicilerin önemli bir kısmı hala elektrikli araçlara mesafeli yaklaşıyor. Bu durumu ortadan kaldırmak için bundan 4 yıl önce harekete geçen Electric Hybrid Cars Dergisi ile Türkiye Elektrikli ve Hibrid Araçlar Derneği (TEHAD), 14-15 Eylül tarihlerinde Elektrikli ve Hibrid Araçlar Sürüş Haftası’nı 5’inci kez düzenlemeye hazırlanıyor.

4 yılda 20 binden fazla ziyaretçiyi ağırladı!

Bu yıl İstanbul Autodrom yarış pistinde gerçekleştirilecek olan organizasyonla tüketiciler, Türkiye’de satışa sunulan tüm elektrikli araçları inceleme ve daha da önemlisi deneyimlenme fırsatı yakalayacak. Geçtiğimiz 4 yılda 20 binden fazla ziyaretçiye ev sahipliği yapan Elektrikli ve Hibrid Araçlar Sürüş Haftası’nın, bu yıl da büyük bir ilgiyle takip edilmesi bekleniyor. Elektrikli araç satış rakamlarının 2023 yılında rekor seviyeye ulaştığını söyleyen TEHAD Kurucu Başkanı Berkan Bayram, “Dünya genelinde 2022’ye göre yaklaşık yüzde 35 büyüyen pazarda toplam 14 milyon adetlik elektrikli otomobil satışı gerçekleşti. Ülkemizde de aynı ivme ile 2023 yılını 65 bin 604 adetlik elektrikli araç satışıyla kapattık. Bu yıl sonunda dünyadaki elektrikli otomobil satış rakamının 17 milyon adete, ülkemizde ise 100 bin adete ulaşacağını tahmin ediyoruz” dedi. Bu satış rakamlarına rağmen elektrikli otomobil ile tanışma şansına ulaşamamış büyük bir çoğunluk olduğunu vurgulayan Berkan Bayram, “Aynı zamanda yeni bir otomobil alım evresinde kararsız kalan da büyük bir kesim var. Elektrikli ve Hibrid Araçlar Sürüş Haftası ile bu ihtiyaca cevap vermek konusunda, yardımcı olmayı hedefliyoruz. Ziyaretçilerimiz sadece otomobillerle değil, elektrikli motosiklet kullanımı, şarj istasyonları, güneş panelleri ve teknolojisi ile de tanışma şansına sahip olacaklar” diye konuştu.

Türkiye’nin alanında ilk ve en büyük etkinliği!

Bu yıl 5’incisi düzenlenecek Elektrikli ve Hibrid Araçlar Sürüş Haftası’nın, Türkiye’de satışı bulunan tüm markalara ev sahipliği yapacağına işaret eden Berkan Bayram, şöyle devam etti: “Geçtiğimiz yıl 7 bin 500 kayıtlı ziyaretçiyi ağırlayan etkinliğimiz, son 4 yılda toplam 20 bini aşkın kişiye doğrudan, basın yayın organları aracılığıyla ise yaklaşık 5,4 milyon kişiye dolaylı olarak ulaşmayı başardı. Son 4 yılda 20 bini aşkın ziyaretçi, 40’ın üzerinde markanın 100’e yakın modelini test alanımızda deneyimleme şansına sahip oldu. Bu açıdan etkinliğimiz, elektrikli ve hibrid araçların doğrudan kullanıldığı, tüketici deneyim odaklı, Türkiye’nin ilk ve en büyük etkinliği olmuştur. Daha önce hiç yapılmamış ve her yıl artarak devam eden marka ve katılımcı kitlesi ile büyük bir rekora imza atmıştır. Otomotiv, enerji, teknoloji ve mikromobilite sektörlerini temsil eden, ücretsiz olarak katılabileceğiniz etkinliğimizin kapıları, tüm meraklılara açıktır.”

Uludağ Elektrik’ten yenilenebilir enerjiye destek

Sürdürülebilirlik stratejisiyle karbon ayak izini azaltmak ve iklim değişikliğiyle
mücadele etmek için yeşil enerji kullanımı ve sıfır karbon uygulamalarının teşvik
edilmesi noktasında faaliyetlerini sürdüren Uludağ Elektrik, müşterilerini Uluslararası
Yenilenebilir Enerji Sertifikaları ile destekliyor. Uludağ Elektrik, bu sertifikayla aynı
zamanda müşterilerini iş hayatında sürdürülebilirliğe de teşvik ediyor.
Dünya genelinde fosil yakıt kullanımı giderek azalıyor. Sürdürülebilir ve karbon nötr doğal
kaynaklardan elde edilebilen enerjiye olan ilgi ise giderek artıyor. Uludağ Elektrik, karbon
ayak izini azaltmak ve iklim değişikliğiyle mücadele etmek için yeşil enerji kullanımı ve sıfır
karbon uygulamalarının teşvik edilmesi noktasında faaliyetlerini sürdürüyor. Konuyla ilgili
değerlendirmelerini aktaran Uludağ Elektrik Genel Müdürü Remezan Arslan, “Günümüzde
dünya genelinde yenilenebilir enerji kaynaklarına büyük bir talep var. Düşük karbon
ekonomisine geçişle birlikte, fosil yakıt kullanımı giderek azalıyor. Özellikle işletmeler sera
gazı salımını azaltmak için çabalıyor. Biz de Uludağ Elektrik olarak şirketimizin
sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında müşterilerimizi I-REC (International Renewable Energy
Certificate) ile destekliyoruz” dedi.
Enerjide sürdürülebilirliğe artan ilgi
Dünya genelinde yenilenebilir enerjinin payı her geçen gün artarken Türkiye’de de işletmeler,
karbon nötr ile ilgili ulusal ve uluslararası düzenlemelere ve standartlara uyma taahhütlerini
belgelendirerek enerji üretimi ve tüketimi arasında bir denge sağlanmasına katkıda
bulunuyor. Uludağ Elektrik ise yenilenebilir enerji santrallerinde üretilen her 1 MWh’lik
enerjiye karşı, müşterilerinin tüketmiş olduğu enerjiyi belgelendiriyor ve sertifikalama işlemini
gerçekleştiriyor. Müşterilerinin çevreye duyarlı enerji yolculuğuna destek olduklarının altını
çizen Remezan Arslan, “Günümüzde firmaların enerjilerini yenilenebilir kaynaklardan
kullanmaları hem bulundukları pazarlarda itibarlarını yükseltiyor hem de rekabet güçlerine
katkıda bulunuyor. Biz de sadece faaliyet gösterdiğimiz Bursa, Balıkesir, Çanakkale ve
Yalova’da değil; tüm Türkiye’de hizmet verdiğimiz büyük çaplı müşterilerimizin enerji
tüketirken ortaya çıkan karbon emisyonunun azaltılması konusunda yenilenebilir enerji
çözümü sunuyor ve bunu da Uluslararası Yenilenebilir Enerji Sertifikası IREC ile tescilliyoruz.
Uluslararası sertifika sisteminin temelinde yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen elektrik
enerjisinin piyasada takip edilebilmesini sağlamak yer alıyor. Üretim tesisinin adını, üretim
tarihini ve kaynak türünü içeren bu sertifika aynı zamanda ulusal ve uluslararası alanda
yenilenebilir enerji hedefini de destekliyor. Uludağ Elektrik olarak biz de hem yenilenebilir
enerjiyi destekliyor hem de enerji tüketimindeki fosil yakıtlar kaynaklı karbon salımını
azaltmak gibi amaçlara hizmet eden bu sertifikayla sürdürülebilirliği destekliyoruz. Yalnızca I-
REC ile değil, satın alınan elektrikten kaynaklı emisyonun azaltılmasına yönelik bir diğer
belge olan YEK-G (Yenilenebilir Enerji Kaynak Garanti Belgesi) ve üretim süreçlerinden
doğan sera gazı emisyonları ve emisyonların hesaplanıp belgelendirilmesine yönelik ticari ve
üretim faaliyetlerini de kapsayan VCS olarak adlandırılan Karbon Azaltım Sertifikasını da
müşterilerimize sunarak, ülkemizin 2053 sıfır karbon hedefine ulaşmasına katkı sunuyoruz”
açıklamalarında bulundu.

Türkiye Güneş Enerjisi Sektörü İstihdam Raporu

  • ‘Türkiye Güneş Enerjisi Sektöründe İstihdam’ raporuna göre lisanslı YEKA ve depolamalı GES projeleri güneş enerjisi sektöründe istihdamı arttıracak
  • İş gücü devamlılığı ve artışı, güneş enerjisi yatırımlarının önündeki engellerin kaldırılmasına bağlı 
  • Büyümesi kaçınılmaz olan güneş enerjisi sektörünün en önemli sorunu ‘nitelikli iş gücü’, ihtiyaç üniversiteler tarafından yeterince karşılanamıyor

‘Türkiye’de her yıl güneşte 3 GW kurulu güç’ misyonuyla yola çıkan düşünce kuruluşu Solar3GW, ‘Türkiye Güneş Enerjisi Sektöründe İstihdam’ raporunu açıkladı.  Bugün İstanbul’da düzenlenen toplantıda tanıtılan raporda, yenilenebilir enerji kaynakları içinde en fazla büyüme potansiyeline sahip olan güneş enerjisinde istihdam inceleniyor.

Toplantının açılış konuşmasını yapan Solar3GW Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Bahadır Turhan, güneş enerjisi sektörünün hem elektrik üretimi hem de genel olarak sektörün değer zincirinde yarattığı istihdam potansiyeliyle enerji dönüşümüne liderlik eden stratejik önemde bir kaynak olduğunu belirtti. Yenilenebilir enerjiye geçiş hızlandıkça güneş, hidroelektrik ve rüzgar arasındaki kurulu güç ve buna bağlı olarak istihdam rekabetinin artacağının altını çizen Turhan, şunları kaydetti: ”Solar3GW, kurulduğu günden bu yana Türkiye’nin her yıl en az 3GW güneş enerjisini sisteme dahil edebilecek potansiyeli olduğunu söylüyor. Bu gerçekleştirildiğinde Türkiye’nin istihdamına önemli katkı sağlanacak. Sektörümüz 2015 yılında ivme kazanmaya başlayınca, önce halihazırda oturmuş bir sektör olan inşaattan istihdam desteği aldı, ardından kendi iş gücünü yetiştirdi. İlk yıllarda özellikle proje geliştiren, ekipman tedarik eden ve kurulum yapan taahhüt firmaları istihdam konusunda söz sahibiyken  sektörün gelişmesiyle birlikte denetim, üretim ve yazılım gibi alanlar da istihdama önemli oranda katkı sağladı. Lisanssız projeler ise geçmişte olduğu gibi sektörel istihdama katkıda bulunmaya devam edecek. Ancak bundan sonra lisanslı YEKA ve depolamalı GES projeleriyle önemli bir iş gücü talebi doğacak.” 

Raporu hazırlayan Solar3GW Genel Sekreteri Özge Özeke ise sektörün büyümesi ve gelişmesiyle birlikte yetişmiş iş gücüne ihtiyacın da arttığını vurguladı.  Özeke, “Ancak bu paralel gelişim, her zaman sağlıklı bir şekilde yürümüyor. Bu nedenle sektörel iş gücünün nitelik ve nicelik açısından ayrı ayrı değerlendirilmesi ve eksiklerin saptanması gerekiyor. Enerji dönüşümünün baş aktörü olan güneş enerjisi sektörü, bir yandan artan kurulu güçle birlikte kurulum ve üretim alanındaki talebe cevap vermeye, diğer bir yandan da yetkinlik ve teknolojilere adaptasyon anlamında kendini tamamlamaya çalışıyor” diye konuştu. 

Yatırım Engelleri Kalkınca İstihdam Artacak

Raporda, 2023 itibarıyla güneş enerjisi sektörünün yaklaşık 37 bin kişiye istihdam sağladığıaçıklandı.Bu sayının, kamu, dağıtım şirketleri, belediyeler ve alt yükleniciler tarafında  çalışanlar da eklendiğinde, en az yüzde 10-15 daha fazla olacağı tahmin ediliyor. Türkiye’de şimdiye kadar sektörel iş gücünün yetişmesinde itici güç, lisanssız elektrik üretim projeleri oldu. Bu projeler, 2019 öncesi ticari motivasyonla hayata geçirilen yatırımlar iken, 2019 sonrasında öztüketim odaklı, ağırlıklı olarak ticari ve endüstriyel segmentte gerçekleştirilen projeler olarak nitelik değiştirdi.Çalışmada, güneş enerjisi sektörünün yıldan yıla tutarlı gelişiminin sağlanmasının, yatırımların önündeki engellerin kaldırılmasına bağlı olduğu belirtiliyor. Yatırım hedeflerinin belli bir hızda gerçekleşmesiyle iş gücünün devamlılığı sağlanacağı ve niteliğinin de gelişip korunacağı vurgulanıyor.

Konutlarda güneş enerjisi kullanımına özellikle dikkat çekilerek Türkiye’nin konut segmenti uygulamalarında yüksek potansiyeli olduğu ancak bu segment desteklenmediği için gelişme gösteremediği ifade ediliyor. Bu segmente teşvik ve destek verilmesi halinde yapılacak kurulumlar ile küçük ölçekli yerel firmaların artacağı, bunun da bölgesel istihdama katkı sağlayacağı belirtiliyor. Bununla birlikte raporda, ‘Konut kaynaklı istihdamın artışı, dağıtık üretimin önemli bir parametresi olarak MW başına olan istihdamı da yükseltecek’ ifadesine yer veriliyor. 

Güneş Enerjisi Sektörü Nitelikli İş Gücü İstiyor

Dünyada, en fazla kurulum ve bakım iş kollarında işe alımlarda güçlük yaşandığı ve ilk sebebinin sektör odaklı bilgi birikimi eksikliği olduğunun ifade edildiği rapora göre Türkiye’de de güneş enerjisindeki kurulu güç hedefleri ve potansiyeli düzenli bir şekilde gerçekleşmesi söz konusu olduğunda kurulum ve bakım işlerinde benzer bir açığın ortaya çıkacağı söyleniyor.

Türkiye’de güneş enerjisi sektörü istihdamında, teknik uzmanlık ve yenilikçi teknolojilere adaptasyonun istihdam gelişiminde önemli odak noktaları olarak ön plana çıktığı vurgulanıyor. Bataryalı depolama teknolojilerinin GES teknolojilerine entegre bir şekilde ele alınmasıyla birlikte tasarım, kurulum, bakım ve onarım konularında detaylı teknik bilgi ve uygulama becerilerine giderek daha fazla ihtiyaç duyulacağı belirtiliyor. Halihazırdaki iş gücü nicelik olarak yeterli ancak nitelik olarak ihtiyacı karşılamıyor. Bazı güneş enerjisi projelerinin sıradan ve sadece fiziki montaj gerektiren kurulumlar olarak ele alınması, nitelik sorunun önde gelen sebepleri arasında. Ayrıca bir sertifikasyon olmaması, kurulumlarda çalışacak kişilerin seçiminde finansman sorunları yaşanması, kimi dar bütçeli projelerde iş yetkinliği ve tecrübe aranmaması diğer sebepler. 

Yine rapora göre üniversiteler de nitelikli eleman sorununa yeterince çözüm olmuyor; son yıllarda açılan yükseköğretim programları yetersiz olduğundan, kurulumlarda, ön ve yan hizmetlerde görev alacak nitelikli ara ve teknik elemanlar yetiştirilmiyor. Ayrıca meslek liselerine olan ilginin azalmasıyla sektörün bel kemiği olan ara eleman açısından istihdam sorununun yaşandığı, istihdam edilse dahi yetkinlik yönünden eksiklikler göze çarpıyor. “Güneş enerjisi çalışanlarının temiz enerji bilinciyle yetiştirilmesi, gerekli teknik ve mekanik bilgi ile donatılması, kamuya açık eğitim ve geliştirme programlarının hizmete sunulması, bu sektörde elde edilen sertifika ve lisanslara bölgesel ve küresel düzlemde geçerlik tanınarak işçilerin dolaşımlarının temin edilmesi, iş gücünün verimliliği açısından önem taşımaktadır” deniliyor.

Fosil Yakıtlardaki İş Gücü ‘Yeniden Yeteneklendirme’ ile Güneşe Yarayacak 

Çalışmada, güneş enerjisi sektörü iş gücündeki sorunların, kamu-sivil toplum kuruluşları-özel sektör iş birliği ile giderilebileceği vurgulanıyor. Bunun için güneş enerjisine bakış açısının değişmesi, bu kaynağın iklim değişikliğiyle mücadeledeki ve enerji dönüşümündeki önemli rolünün göz önünde bulundurulması gerekiyor. Sektörün önde gelen şirketleri kamuyla işbirliği halinde hazırlayacakları eğitim ve yeteneklendirme programları ile nitelikli iş gücünü yetiştirmekte katkı sağlayabilir. Raporda, nitelikli iş gücü kadar ‘yeniden yeteneklendirme’nin (reskilling) de güneş enerjisi sektörü istihdamında önemli rol oynacağı ifade ediliyor. Yapılan araştırmalara göre fosil yakıt alanında çalışan birçok işçi, güneş enerjisi sektöründeki iş gücü boşluğunu doldurabilmek için gerekli uzmanlaşma ve yeteneğe sahip. Bu alanda çalışan işçiler, kısa süreli yeniden yeteneklendirme eğitimleri ile temiz enerji iş gücünü çeşitlendirebilecek hale getirilebilir. 

675 MVA gücünde transformatör üretti

0

Türkiye’nin enerji sektöründeki lider firmalarından biri olan Astor Enerji A.Ş., İskenderun Enerji Üretim ve Ticaret A.Ş. ile iş birliği yaparak önemli bir anlaşmaya imza attı. Şirket, 675 MVA gücündeki transformatörün imalatı için 14 Eylül 2023 tarihinde sözleşme imzaladı. Bu proje Türkiye’nin sayılı en büyük, dünyanın ise sayılı güç transformatörleri arasında yer alırken, ülkenin enerji üretim kapasitesine de büyük katkı sağlayacak. Üretimi tamamlanan 675 MVA güç transformatörü, teslimat töreni ile kullanım yerine ulaştırılmak üzere Astor Enerji fabrikasından yola çıktı. 490 ton ağırlığındaki transformatör yerli imkanlarla 8 aylık çalışma sonucu üretildi…

Astor Enerji A.Ş. fabrikasında düzenlenen tören ile Türkiye’nin sayılı en büyük transformatörlerinden biri olan 675 MVA’nınteslimat için fabrikadan çıkışı yapıldı. 

Törene; Astor Enerji A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Feridun Geçgel, Yönetim Kurulu Üyeleri, Genel Müdürü Hakan Ünsal, Genel Müdür Yardımcısı / CFO Olcay Doğan, Genel Müdür Yardımcısı Fatih Işık, çalışanlar ve basın mensupları katıldı.

Bu yeni yatırım, sadece Türkiye’nin değil aynı zamanda dünyanın da sayılı güç transformatörlerinden biri olarak ön plana çıkıyor. Astor Enerji A.Ş. ve İskenderun Enerji Üretim ve Ticaret A.Ş.’nin 01.04.2024 tarihinde gerçekleştirdiği iş birliği, enerji sektöründe sınırları zorlayan ve teknolojiye yön veren bir proje olarak dikkat çekiyor. 675 MVA, 400/21kV transformatörün imalatı, enerji sektöründe büyük bir başarı. Ayrıca, bu proje ulusal ve uluslararası alanda dikkatleri üzerine çekerek Türkiye’nin endüstriyel kapasitesini daha da yükseltecek.

Bu anlaşma, aynı zamanda Türkiye’nin genel olarak enerji sektörü için önemli adım. Bu iş birliği, sektördeki teknolojik gelişmelere ve yeniliklere yön vererek ülkenin enerji dönüşümüne katkıda bulunacak.

ŞİRKET, ENERJİ SEKTÖRÜNDE BÜYÜK ADIMLAR ATMAYA DEVAM EDİYOR

2023 yıl sonu bilançosu, 2022 yıl sonuna göre yüzde 83 oranında artarak 21,6 milyar TL aktif büyüklüğüne ulaşan Astor Enerji, yatırımlarına hız kesmeden devam ediyor. Şirket, bu büyüme ivmesini sürdürerek, sürdürülebilir büyüme ve yenilikçi yaklaşımıyla sektörde öncü konumunu daha da pekiştiriyor.

Ankara ASO 2. Organize Sanayi Bölgesi’nde 140.000 m² arsa üzerinde toplam 105.000 m² kapalı alanlı birbiri ile entegre iki ayrı fabrika binasında üretim faaliyetine devam ediyor.

Sabancı ‘Küresel EFQM Ödülü’ aldı

0

Sabancı Holding, Avrupa Kalite Yönetimi Vakfı (European Foundation for Quality Management-EFQM) tarafından her yıl geleneksel olarak verilen ve dünyada kendi alanında en prestijli ödüllerden biri olarak kabul edilen Küresel EFQM Ödülü’nün (EFQM Global Award) sahibi oldu. 

Dünya çapında çok sayıda kamu kuruluşu, özel şirket ve sivil toplum örgütünün dahil olduğu değerlendirme sürecini başarıyla tamamlayan Sabancı Holding, şirketlerin başarılarının elmaslarla tanımlandığı etkinlikte toplam 6 elmasa layık görüldü. Sabancı Holding ayrıca, ortaya koyduğu sürdürülebilirlik stratejisi ve yaklaşımıyla küresel ölçekte en iyi örnek gösterilirken, “Sürdürülebilirlikte Üstün Başarı” (Outstanding Achievement for Sustainability) unvanıyla onurlandırıldı. 

Küresel EFQM Ödülü, bu yıl İstanbul’da düzenlenen EFQM Gala Yemeği ve Küresel Ödül Töreni’nde, EFQM Yönetim Kurulu Başkanı Dr Paul G.K. Little CBE ve EFQM CEO’su Russell Longmuir tarafından Sabancı Holding CEO’su Cenk Alper’e takdim edildi. 

“SABANCI TOPLULUĞU, KALİTE YOLCULUĞUNDA HER DAİM EN ÖN SAFLARDADIR”

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Cenk Alper, EFQM ödüllerinin Avrupa’da ilk olarak 1992’de verildiğini hatırlatırken, “Şirketlerin kalite yolculuğunu cesaretlendirmek için başlatılan bu ödüllerde, Sabancı Topluluğu şirketleri ilk günden bu yana her zaman ön saflarda yer almıştır. Türkiye’de ilk kez 1993’te verilen Ulusal Kalite Ödülü’nü kazanan Brisa, 1996’da ise bu kez Avrupa çapında büyük ödülün sahibi olmuş; bu ödüle layık görülen ilk Türk şirketi olmanın gururunu yaşamıştır. Yıllar içinde, Beksa ve Kordsa gibi çok sayıda şirketimiz bu yolculuğun ulusal ve küresel liderleri arasında yer almıştır. Sabancı Topluluğu, EFQM modelinin işaret ettiği kalite anlayışının Türk sanayisine yerleşmesinde her zaman öncü olmuştur. Sabancı’nın açtığı bu yol, Türk sanayi şirketlerine küresel rekabette büyük avantajlar sağlamıştır” dedi.

Küresel EFQM Ödülü’nün, Topluluk çapında EFQM modeline verdikleri önemin en büyük göstergesi olduğunun altını çizen Cenk Alper “Yüksek kalitenin, her zaman daha iyiyi aramanın ve sözden aksiyona geçişin sembollerinden olan bu model, bugün Sabancı’nın açık inovasyon ve iş birliği yaklaşımının da temelini oluşturuyor. Sabancı’nın bu ödüle layık görülmesinde özveriyle çalışan 60 binden fazla çalışanımıza teşekkür ediyorum. Bunun yanında, ‘Sürdürülebilirlikte Üstün Başarı’ unvanıyla, küresel ölçekte örnek olarak gösterilmemiz de bizler için son derece anlamlı. Sürdürülebilirlik alanındaki kararlılığımızın, bu konudaki gerçekçi ve iddialı yol haritamızın Avrupa’nın simge platformlarından biri tarafından takdir edilmesi Sabancı için olduğu kadar ülkemiz için de büyük bir gurur kaynağı” şeklinde konuştu.

“LİDER SADECE YOLU GÖSTEREN DEĞİL, AYNI ZAMANDA O YOLU YÜRÜYENDİR”

Ödül değerlendirmesinin yanı sıra, EFQM Forum’da “EFQM Modeli Gözünden Dönüşümsel Liderlik” temalı bir konuşma gerçekleştiren Cenk Alper, kariyerinin ilk günlerinden bu yana söz konusu modelin her zaman kendisi için bir pusula niteliğinde olduğunu ifade ederken şöyle devam etti: “Bugün dünyanın içinde bulunduğu bu mutlak belirsizlik süreci, liderlik anlayışını da baştan aşağı değiştirmiş durumda. Liderlerin görevi sadece yolu göstermek değil. Bu yolu, yol gösterdiği kişilerle birlikte yürümek aynı zamanda. İçinde bulunduğu organizasyonu, finansal faydanın çok daha ötesinde, yüksek bir amaca doğru yönlendirmek. Mükemmeliyet ve inovasyon vizyonunu ekip arkadaşlarına aşılarken bu anlayışı güven yaratarak, şeffaflık sağlayarak, yetki vererek güçlendirmek. Sadece kendi organizasyonun değil, dünyanın ve insanlığın da nereye gittiğini önemseyen bir iş kültürü yaratmak. Tüm bunlar aslında EFQM modelinin günümüz dünyasındaki iz düşümleri. Bu model, bugün değişimden korkmayan; aksine değişimin gücünden faydalanmayı seçen, bundan heyecan duyan organizasyonlar yaratabilmenin de en büyük destekçilerinden biri.”