TBMM Milli Saraylar tarafından düzenlenen “Doğumunun 174. Yılında Sultan II. Abdülhamid ve Dönemi Uluslararası Sempozyumu”nda, “Tarih Yazıcılığı, Edebiyat ve Seyahat” konulu oturum yapıldı.
“Tarih Yazıcılığı, Edebiyat ve Seyahat” konulu oturumda konuşan Yazar Beşir Ayvazoğlu, II. Abdülhamid’in Türkçe eğitimini kimden aldığına dair kaynaklarda bir bilgiye rastlanmadığını anlattı.
Ayvazoğlu, “Meşrutiyet Dönemi’nde Sultan Abdülhamid’i karalamak maksadıyla dil bilgisi bile bilmediğine dair basında haberler yer almış. İsmail Hadi Danişmend ise bu konuya itiraz ediyor ve ‘Sultan Abdülhamid’in kendi yazdığı metinleri gördüm, imla hatası bile yok’ diyor.” dedi.
Ayvazoğlu, II. Abdülhamid’in “Beni edebiyat düşmanı sanır ve öyle gösterirlerdi. Hayır, ben edebiyatın değil, edepsizliğin, edebiyatçıların değil, edepsizlerin düşmanı idim” sözünü hatırlatarak, “Meşrutiyetten sonra Abdülhamit hakkında yazılan hiçbir şeyde onun yaptığı olumlu bir şey vurgulanmamış, hepsi gizlenmiştir.” diye konuştu.
Abdülhamid’in sansürcü olduğuna yönelik eleştirilere değinen Ayvazoğlu, şöyle konuştu:
“Abdülhamid’in hüküm sürdüğü çağda, Avrupa’da basının hür olduğunu zannetmek doğru değildir. Jön Türkler, Avrupa’da çıkan tüm dergilerde istediklerini yazıp, çizebildikleri için bu ülkede basının hür olduğunu zannediyor olabilirler. Halbuki 1899’da kadar yürürlükte olan matbuat kanunumuz 3. Napolyon’un tahta çıkışından sonra uygulamaya koyulan basın kanunundan uyarlanmıştır.”
Kırklareli Üniversitesi öğretim görevlisi Yrd. Doç. Dr. Abdülkerim Asılsoy ise “Fuad Köprülü’nün Eserlerinde Abdülhamid ve Dönemi Anlatısı” başlıklı tebliğinde, tarih ve ders kitaplarında Abdülhamid’in nasıl anlatıldığı konusunda dinleyicilere bilgi verdi.
Köprülü’nün Abdülhamid hakkında kaleme aldığı metinlerin ilmi değil siyasi olduğu yorumunu yapan Asılsoy, “Mesela, Abdülhamid’in istibdadından şikayet ediyor ama Deli Petro’nun istibdadını olumlu görüyor, toplumunu batılılaştırdığı için onu müspet buluyor. Abdülhamid’in istibdadı hakkında ise ters bir yorum yapıyor. Milli Tarih ders kitabının birinci baskısında mesela bu kadar ağır eleştiriler yok ama ikinci baskıda daha ağır eleştiriler yapıyor.” diye konuştu.
MH/2016/TE
