Değerli dostlarım, Türkiye’ye istediklerini yaptıramayan ABD nihayet gerçek yüzünü göstermeye başladı. Geçtiğimiz hafta Türkiye’nin S400 alımına karşı ABD’nin almış olduğu ambargo kararını açıklandı.
Yaptırım ölçeklerinin Basında da çok sık yer aldığını görüyoruz, hafif dereceli yaptırım, orta dereceli yaptırım gibi. Yaptırımın derecesi olmaz bu yaptırım müttefikliğe zarar verir.
Dünyada bir ilk olarak, ilk defa bir NATO ülkesine böyle bir ambargo uygulanıyor. Bu ambargo kararı bizim için sürpriz olmadı. Beklenen bir karardı çünkü biz onlar için o kadar çok olduk ki, elbette S400 gibi bir bahane de onlara fırsat oluşturdu.
Evet çok olduk. Mesela Suriye’de hem masada hem sahada söz hakkı aldık ve onlar pkk-ypg-pyd gibi terör örgütleriyle birlikte hareket etmemizi beklerken biz tamamen kendi sistemimizi kurduk. Askerimiz Kuzey Suriye’de çok seviliyor, oralarda bulunduk gittik gördük Türkiye olarak bütün varlığımızla oradayız.
Sonra Libya meselesi, Akdeniz ve Karadeniz’de yapılan enerji çalışmaları, Azerbaycan’ın yanında durmamız, İha’larımız-Siha’larımız, yerli ve milli ordumuz ve her şeyden önemlisi de Ayasofya’nın açılışı. Bundan iki yıl önce Devlet Başkanımız Sayın Erdoğan “Cami olarak açmanın belli bir getirisi götürüsü var. Bunu açmanın faturası ağır olur, siyasi bir bedeli olur, vakti geldiğinde biz bunu gerçekleştiririz.” demişti.
Ülkemiz siyasi ve askeri alanda bölgenin en güçlü ülkelerinden biridir. Elbette ambargolarla gelecek bir zorluk vardır ama üzülmek yeise düşmek yok. Özellikle gençlerimize söylüyorum. Peygamber (sav) Efendimizin çağları aşan şu sözünü unutmayalım “La tahzen innallahe meana /üzülme ye’se kapılma Allah bizimledir!”
Ben buradan muhalefet partilerine seslenmek istiyorum. En azından böyle bir süreçte ülkenizin, devletinizin yanında yer alın. Bir kere olsun ülkenin yanında durun, milletin hissiyatıyla hareket edin.
Evet dostlarım burada Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar’ın bir sözünü zikretmek istiyorum “Ülkemiz aleyhine verilen her haksız karar bizi geliştirmeye, üretmeye ve savunma teknolojilerinde tam bağımsızlığa bir adım daha yaklaştırıyor”
Bizler öyle bir milletiz ki tarih boyunca bir Anka Kuşu gibi küllerimizden yeniden doğduk. Allah’ın izniyle bu zor günler elbette geçecek, özlenen bahar gelecektir. Yeter ki biz bir olalım, birlik olalım.
Allah’a emanet olunuz!