Kimya Sektör Platformu (KSP) tarafından düzenlenen ve İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin (İKMİB) dönem başkanlığında gerçekleştirilen “2021 Türkiye Kimya Sektör Şurası”, Sanayi ve Teknoloji Bakanı, Ticaret Bakanı, kamu, özel sektör, dernek ve STK temsilcileri ile üniversitelerden akademisyenlerin katılımı ile dijital olarak gerçekleştirildi. 1500’den fazla kişi tarafından takip edildi.
İki gün boyunca16 alt sektörde yaklaşık 70 bin çeşit mamulü platform çatısı altında toplayan kimya sektöründe birçok önemli konu masaya yatırıldı. Sektördeki gelişmelerin, beklenti ve hedeflerin konuşulduğu 2021 Türkiye Kimya Sektör Şurası’nda kimyanın ekonomi, ticaret ve insan hayatı için stratejik önemi vurgulandı. Dünyanın tüm lokomotif sektörlerine hammadde ve yarı mamul üreten kimya sektörünün, sanayide kilit rol oynadığı ve Türkiye’nin gelecek projeksiyonunda devlet politikası olarak ele alınması gerektiği dile getirildi. Kimya Sektör Platformu ve İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, “Kimya sektörünün tüm paydaşları olarak, başta devletimizin verdiği destek ve teşvikler ile kamu-üniversite-özel sektör birlikteliğinin gücüyle ‘Ulusal Kimya Ajansı’ kurulmasını hedefliyoruz. Kimya Teknoloji Merkezi ve Ulusal Kimya Ajansı ile Türk kimya sektörünün yüksek katma değer yaratmada bir üst lige çıkacağını düşünüyoruz” dedi.
Bu yıl düzenlenen 2021 Türkiye Kimya Sektör Şurası’na T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, T.C. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, Kimya Sektör Platformu (KSP) Başkanı ve İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır, T.C. Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna Turagay ve T.C. Ticaret Bakan Yardımcısı Gonca Yılmaz Baturbaşta olmak üzere sektörün önde gelen temsilcileri katıldı.
2021 Türkiye Kimya Sektör Şurası’nın kapanışında konuşan Kimya Sektör Platformu (KSP) Başkanı ve İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, “İki gün boyunca çok değerli katılımcılarımızla, panelistlerimizle çok önemli konulara değinildi. Sektörümüzde büyük ölçekli yatırım ihtiyacından bu yönde verilmesi gereken destek ve teşviklere, finansmana ulaşımın kolaylaştırılmasından lojistik ve tedarik konusuna, dijitalleşme yolculuğundan Gümrük Birliği revizyonu ve dış ticarete yansımasına, Avrupa Yeşil Mutabakatı’ndan döngüsel ekonomiye, sanayi-üniversite iş birliği ile beraber kimya sektöründe sürdürülebilirliğin yönetimini kıymetli uzmanlarımızla birlikte değerlendirdik. Şirket sermayelerinin artırılması, güven ortamının sağlanması, öngörülebilirliğin netleşmesi, entegre tesislerin kurulması gerektiği, özellikle son 10 yıldır yapılması beklenen petrokimya yatırımlarının hayata geçirilmesi gerektiği bununla ilgili belki de Petrokimya Girişim Gurubu kurulabileceği konuları gündeme getirildi. İlaçta yerlileşmenin önemi ve gerekliliği, özellikle TİTCK kurumuna yapılan 2600’e yakın ilaç üretim başvurusunda lisans verilmediği konusunda talepler oldu. Stratejik yatırımların desteklenmesi, yatırım ortamının iyileştirilmesi, istihdamın korunması, nitelikli personel ihtiyacının karşılanması gerekliliği dile getirildi” dedi.
Avrupa Yeşil Mutabakatı, sınırda karbon düzenlemesi, sürdürülebilirlik iklim yasası, sürdürülebilirlik için kimyasallar stratejisi ve özellikle REACH 2.0 ile ilgili çalışmaların Avrupa’da başladığını gördüklerini ifade eden Pelister, “Yeşil mutabakat, sürdürülebilirlik, yatırımlar gibi aslında her konunun ayrı bir Şura yapılacak nitelikte öneme sahip olduğunu görüyoruz. Kimya sektörümüzün önünde çok yol var. Dolayısıyla Bakanlıklarımızla daha entegre biçimde çalışabilmek için Sanayi Bakanlığımızın içinde kimya ile ilgili bir genel müdürlük veya genel müdür yardımcılığının tahsis edilmiş olması kimya sektörümüzün önümüzdeki yıllarda, yapacağı projelerde daha aktif olmasını sağlayacaktır. Özellikle Kimya Sektör Platformu olarak dile getirdiğimiz önerimiz Ulusal Kimya Ajansı’nın kurulması çok önem arz ediyor. Kimya sektörünün tüm paydaşları olarak, başta devletimizin verdiği destek ve teşvikler ile kamu-üniversite-özel sektör birlikteliğinin gücüyle ‘Ulusal Kimya Ajansı’ kurulmasını hedefliyoruz. Kimya Teknoloji Merkezi ve Ulusal Kimya Ajansı ile Türk kimya sektörünün yüksek katma değer yaratmada bir üst lige çıkacağını düşünüyoruz. Mümkünse Kimya Teknoloji Vadisi kurulması da sektörümüzün geleceği için önemli bir gelişme olacaktır” değerlendirmesini yaptı.