Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın doğrudan talimatıyla, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un öncülüğünde başlatılan yeni düzenlemeler, milyonlarca vatandaşı ilgilendiren site yönetimlerinde kapsamlı bir dönüşüm başlatıyor. 2026 itibarıyla devreye alınacak bu yeni yasal çerçeve, ortak yaşam alanlarında keyfî uygulamalara, hukuksuzluğa ve çıkar odaklı yapılanmalara karşı sert ve doğrudan müdahaleyi mümkün kılacak.
DEVLET GÜVENCESİ ORTAK YAŞAM ALANLARINA TAŞINIYOR
Türkiye’nin çağdaş yaşam hedeflerinin ayrılmaz parçası olan güvenli ve huzurlu toplu konutlar, artık yalnızca fiziksel yapılarla değil, yasal güvenceyle de korunacak. Sabahattin Zaim Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve gazeteci-yazar Ferhat Yıldırım, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, vatandaşların insan onuruna yakışır ortak yaşam alanlarında yaşamasının mimarıdır.” dedi.
Türkiye’nin muhasır medeniyetler seviyesine ulaşmasının önemli adımlarından biri, vatandaşların yaşadığı ortak alanların huzurlu ve güvenli olmasıdır.
Gazeteci-yazar Ferhat Yıldırım, sitelerde yaşanan hukuksuzluklara ve organize suçlara karşı devletin daha etkin müdahale etmesinin gerekliliğini vurgulayarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un önümüzdeki günlerde açıklayacağı yeni düzenlemelerin umut verici olduğunu belirtti.
SOSYAL DEVLET ANLAYIŞININ ORTAK YAŞAM ALANLARINA YANSIMASI
Yıldırım, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın belediye başkanlığı döneminde alt ve orta gelir grubu vatandaşlarını ortak yaşam alanlarıyla tanıştırdığını hatırlattı. Bu çalışmalar, Emlak Konut ve TOKİ ile birlikte gelişmiş ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu süreçte sosyal devlet anlayışını her zaman öncelikli olarak dile getirmiştir.
Hedefi olmayanın başarıya kilitlenmesi mümkün değildir sözünün sahibi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bugüne kadar belirlediği hedefler 2023, 2053 ve 2071’dir. Türkiye’yi muhasır medeniyetler seviyesine çıkarmak ve toplumsal refah sağlamak için ortak yaşam alanlarının tesis edilmesi gerektiğini ifade eden Yıldırım, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu gayretlerinin yansımasını yaşadığımız sitelerde görmekte olduğumuzu söyledi.
SİTELERDE HUKUKSUZLUĞA TAHAMMÜL KALMADI VE MÜDAHALE PLANI KANUNU AÇIKLANACAK
Ancak, tüm bu olumlu gelişmelere rağmen bazı site yönetimlerini ele geçiren şirketlerin ve yöneticilerin bu gayretlere zarar verdiğini ifade eden Yıldırım, Türkiye’nin muhasır medeniyetler seviyesine ulaşmasına engel olduklarına dikkat çekti. “Artık sitelerde yaşanan hukuksuzluklara, rant yarışlarına ve huzursuzluk çıkaranlara devletin ve milletin tahammülü kalmamıştır.” diyerek konuşan Yıldırım, Erdoğan’ın direktifleriyle hazırlanan müdahale planının artık kanunlaşacağını belirtti.
ÇEVRE BAKANI MURAT KURUM YENİ DÖNEM İLE İLGİLİ KRİTİK AÇIKLAMALARI YAPACAK
Yıldırım, “Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, sitelerde yaşanan hukuksuzluklara ve çetelere darbe vuracak” dedi. Bu yeni düzenlemelerin Türkiye’nin geleceği için önemli bir adım olarak değerlendirildiği görülüyor.
Türkiye, muhasır medeniyetler seviyesine ulaşma yolunda ilerlerken, vatandaşların güvenli ve huzurlu yaşam alanları için hayati öneme sahip bu değişikliklerin hayata geçirilmesine sayılı günler kaldı. Önümüzdeki günlerde Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un yapacağı açıklamalarla birlikte, sitelerde yaşayan vatandaşlarımızın umutları yeniden yeşerecek.
SİTE SAKİNLERİNİN HAK ARAYIŞINDA YENİ BİR DÖNEM BAŞLIYOR
Konutlarda yaşayan milyonlarca kat maliki, site yönetimlerinde yaşanan aksaklıklar, hukuksuzluklar ve denetimsizlik nedeniyle artık mağduriyetlerden bıkmış durumdadır. Bu durum, yalnızca maddi kayıplarla sınırlı kalmayıp, kat maliklerinin ruhsal olarak da baskı altında yaşamalarına neden olmaktadır.
Birçok site sakini, kötü yönetim ve yetersiz denetim nedeniyle yıllarca süren hukuksuz uygulamalarla karşılaşarak, kendi yaşam alanlarının keyfini süremediklerini ifade etmektedir. Yaşadıkları belirsizlik ve umutsuzluk, kaybettikleri güvenden kaynaklanarak, günlük yaşamlarını çekilmez bir hale getirmiştir.
MAĞDURİYETTEN KURTULUŞ FIRSATI OLAN KANUN İLE YENİ BİR DÖNEM BAŞLIYOR
Ancak, tüm bu sorunların ortadan kalkması için artık bir fırsat doğmuştur. Yeni düzenlemelerle birlikte, bu baskıdan kurtulma ve yaşam kalitesini artırma şansı, kat malikleri için cesaret verici bir başlangıcı temsil etmektedir.
Sevgili okurlar, yaşadıkları ortak alanlarda kaderine terk edilen site sakinleri için umut verici gelişmeler var ve bu gelişmeleri sizlere aktarmak istiyorum.
MAHKEMESİZ CEZA DÖNEMİ İLE İHLALLERDE BULUNAN YÖNETİCİLERE VE DENETÇİLERE AĞIR İDARİ YAPTIRIMLAR GELİYOR
Sitelerde yöneticilerin görevlerini kötüye kullanmaları nedeniyle mağduriyet yaşayan vatandaşların sesi Ankara’da yankı buldu ve site yönetim hizmetlerinde köklü bir değişime kısa bir zaman kaldı. Özellikle 2026 yılının ilk çeyreğinde başlayacak yeni dönemle birlikte, yöneticilere ve denetçilere yönelik çok daha sert, mahkeme sürecine gerek kalmaksızın doğrudan uygulanabilecek ağır idari para cezaları getirilecektir. Dava açma yolunu da isteyen sakinler tercih edebilecek. Sitelerde yaşanan kaosun sona ermesi için sabırla bekleyenler, artık bu bekleyişlerinin meyvelerini toplama zamanının yaklaştığını görecekler.
Bu önemli değişim rüzgârı, sadece kâğıt üzerinde kalmayacaktır. Bizzat sahada yaşanan sorunların, sizler gibi duyarlı vatandaşların Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı yetkilileriyle paylaştığı somut yolsuzluk ve usulsüzlük örneklerinin, bu yasa taslağının oluşumunda ne denli etkili olduğunu biliyoruz.
SİTELERDE UYGULANACAK KANUN, TASLAK OLMAKTAN ÇIKIP EYLEM ZAMANINA GİRİYOR
Hatta bu kritik dosyalardan biri, önümüzdeki günlerde Ankara’da yapılacak önemli bir toplantıda doğrudan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı’na sunulacaktır. Bu durum, yeni kanunun yalnızca bir taslak olmaktan çıkıp, eylem zamanına girdiğinin en somut göstergesidir. Artık mevzuatın nasıl işleyeceğine dair görüşler bakanlığa iletilmiş durumdadır. Yani kanun devreye girdiğinde, süreçlerin nasıl işleyeceği ve yaptırımların nasıl uygulanacağı konusunda şimdiden adımlar atılmaya başlanmıştır. Yeni düzenlemelerin uygulama süreci için belirli adımlar ve zaman çizelgesi oluşturulmuştur. Uygulama sürecinde, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın belirleyeceği yöntemler ve kriterler doğrultusunda, ilgili yetkililerin ve denetim organlarının aktif rol alacağı bilgisi paylaşılmıştır.
Yaklaşan bu yeni düzenlemelerle birlikte, yönetim şirketlerinin ve site yöneticilerinin yanı sıra, denetim görevini layıkıyla yapmayan denetçiler de ağır yaptırımlarla karşı karşıya kalacaktır. Denetimi usulüne göre yapmadığı tespit edilen denetçilere, en az 50.000 TL olmak üzere ciddi idari para cezaları uygulanacaktır.
Bu cezalar, Bakanlıkça belirlenen usul ve esaslara göre doğrudan idari yoldan kesilecektir ve dolayısıyla, uzun ve yıpratıcı mahkeme süreçlerine girmeksizin usulsüzlük yapanlar doğrudan cezalarla karşılaşacaktır. Örneğin, yöneticilerin yasalara aykırı hareket etmesi durumunda, hızlı ve etkili bir denetim süreci başlatılarak gerekli hukuki yaptırımların uygulanacağı garanti altına alınacaktır.
ŞİRKET VE YÖNETİCİLERE SIKI DENETİM GELİYOR, YETKİ BELGESİ, TEMİNAT VE KARA LİSTE UYGULAMASI SİTE SAKİNLERİNİ KORUYACAK
Site sakinlerinden oluşan heyetlerde ve yönetimde örgütlenen kişiler, artık kanunsuz aleni eylemleriyle site sakinlerini mağdur edemeyecekleri gibi, kanunların emrettiği şekilde teminat veremeyen ve kurallara uymayan şirketlerde de faaliyet gösteremeyeceklerdir. Sadece şahıs yöneticilere değil, kanuna uygun hareket edilmediği durumlarda şirketlere de ağır cezalar verilecektir.
Yeni sistemle birlikte, her yönetim şirketinin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan yetki belgesi alması zorunlu hale gelecektir. Bu yetki belgesi dört yıl süreyle verilecek ve süresi dolduğunda vize edilmesi gerekecektir. En önemlisi, bu yetki belgesi devredilemeyecek veya başkası adına kullanılamayacaktır. Daha önce yetki belgesi iptal edilmiş yönetim şirketlerinin ortakları, başka bir yönetim şirketinde görev alamayacak veya yeni bir şirket kuramayacaklardır. Site sakinlerini zarara uğrattığı tespit edilenler kara listeye alınacaktır.
Ayrıca, yönetim şirketleri, üstlendikleri her bir hizmet sözleşmesini on beş gün içinde Bakanlığa bildirmekle yükümlü olacaktır. Bu bildirimi yapmayanlara, sözleşme bedelinin %20’si oranında ceza kesilecektir. Yetki belgesi olmadan faaliyet gösterenlere ise 500.000 TL ceza uygulanacak; bu miktar, tekrarında iki katına çıkacaktır. Yönetim şirketlerinin görev ve sorumluluklarını eksiksiz yerine getirmelerini temin etmek amacıyla, Bakanlıkça belirlenen tutarda teminat alınması da kat malikleri için önemli bir güvence olarak kanunda yer almaktadır.
KAT MALİKLERİNİN SESİ DENETİM SÜRECİNDE ETKİN OLACAK VE BİREYSEL BAŞVURULAR ÖNEM KAZANIYOR
Yönetim hizmetlerinin denetimi, yeni bir boyut kazanıyor. Artık yönetim şirketlerinin sunduğu hizmetler ile kat malikleri kurulunca yürütülen yönetim hizmetleri, ilgili idare tarafından denetçiler aracılığıyla işletme projesi döneminde en az bir kez denetlenecektir. En kritik detaylardan biri, kat maliklerinin, kiracıların ve intifa hakkı sahiplerinin yönetim işlerine dair bireysel başvurularının bu denetim faaliyetleri esnasında değerlendirilecek olmasıdır. Bu durum, vatandaşın şikayetinin doğrudan denetim mekanizmasına entegre edildiği anlamına geliyor. Denetim sürecinin etkinliği, düzenli aralıklarla yapılacak denetimlerle sağlanacaktır. Bu denetimlerde, bağımsız denetçiler tarafından gerçekleştirilen kontroller, site yönetimlerinin ve hizmet sağlayıcıların yasalara uygunluğunu gözetleyecek ve gerektiğinde yaptırımlar uygulanacaktır.
SİTELERDE PROFESYONELLEŞME VE HUKUKİ SORUMLULUK ALMAK ŞARTI GELDİ
Bu yeni yasa, kurumsal bir yapıya sahip olan ve site sakinlerine kaliteli hizmet sunan yönetim şirketleri için memnuniyet kaynağı olurken, yalnızca kurumsal olmayan ve site sakinlerini mağdur eden tesis yönetim şirketlerinin uygulamadan hoşnut olmayacağı bir düzenleme niteliği taşımaktadır.
Ayrıca, konutlarda çalışacak tesis yöneticileri ve denetçiler için zorunlu eğitim ve belgelendirme sistemi getirilmektedir. Bu sistem, sektörde profesyonelleşmeyi artıracaktır. Bu eğitimleri alan kişiler, ‘Ben artık eğitim aldım, sertifikam var’ diyerek site yönetimlerinde yer alsalar bile, site sakinlerine zarara uğratmaları durumunda bu eğitimlerin geçerliliği olmayacak ve alacakları cezalarla site sakinlerine karşı hak ihlallerinin bedelini ödeyeceklerdir. Site sakinlerinin mağdur edilmesi sonrasında yapılan müfettiş incelemelerinde hukuksuz işlemlere imza atan yöneticiler, artık site sakinleri tarafından değil, Çevre Bakanlığı müfettişleri ve ilgili idare tarafından mahkemeler ve savcılıklar önünde yargılanacaktır.
“HAK ARAYIŞINDA VATANDAŞLARA DÜŞEN ÖNEMLİ GÖREV, BELGE VE DELİLLERİ HAZIRLAMAKTIR”
Peki, yaşam alanlarınızda sorun yaşayan site sakinleri olarak size düşen nedir?
Eğer hâlâ yaşam alanlarınızda bir ihlale uğruyor, kötü yönetim hizmetleri veya hukuksuzluklarla karşılaşıyorsanız, artık bunları kayıt altına almanın ve belgeleyip ilgili mercilere ulaştırmanın tam zamanıdır.
Yöneticilerin yaptıkları hukuksuzlukları, yerine getirmedikleri hizmetleri ve şeffaf olmayan harcamaları titizlikle belgeleyin. Toplayacağınız her bilgi ve belge, 2026’da başlayacak ‘hesap verme yılları’ için elinizdeki en güçlü koz olacak.
Yeni dönem, site yönetimlerinde kalitenin, şeffaflığın ve sorumluluğun ön planda olacağı bir geleceği müjdeliyor.
Unutmayın, sizin sesiniz ve çabanız bu değişimin fitilini ateşledi; şimdi sıra, hak ettiğiniz yaşam kalitesine kavuşmanızdadır.