13.4 C
İstanbul
Salı, Ekim 21, 2025

Mursal Barajı Çevresinde Derin Sessizlik

Must read

Bir zamanlar kalkınmanın sembolüydü; şimdi ise unutulmuş bir mirasın sessiz tanığı…

Gazeteci dostum Murat Alişiroğlu, bana Sivas Divriği’deki Mursal Barajı’nın fotoğraflarını gönderdi. Sadece fotoğraflar değil, bölge halkıyla yaptığı samimi sohbetleri de paylaştı. Onların sesi, yorgun bir suyun yankısı gibiydi… Ve ben, duyduklarımı ve gördüklerimi bir ayna misali yansıtarak, bu yazıyla Sivas’ın değeri olan Nih Çayı üzerindeki Mursal Barajı’na ve mirasımıza sahip çıkmayı amaçladım.

Barajın temeli 1986’da atıldığında Divriği umutla doluydu. “Bölge canlanacak, tarlalar bereketlenecek” deniliyordu. 1992’de hizmete giren bu dev eser, hem sulama hem enerji üretimiyle köylerin kaderini değiştirecekti. O günlerde devletin gücü, mühendisliğin kudreti, geleceğin umudu vardı.

Bugün ise o umudun yerini sessizliğe bırakması zihinlerimizde çok üzücü bir iz bırakıyor. Paslanmış direkler, kırık lambalar, harap bekçi evleri… Devletin bir dönem “gelecek yatırımı” olarak inşa ettiği baraj, artık ihmalin aynasına dönüşmüş.

Köylüler, “Devlet bu barajı yaptı ama sonra unuttu. Biz sahip çıkılmasını istiyoruz.” diyor.

Barajın su kullanımından gelir elde edildiği söyleniyor ama o gelir bakım, güvenlik ya da çevre düzenlemesine yansımıyor. Bekçi evi yıllardır boş, çevre otlarla kaplı, sosyal alan yok.

Kısacası, eserimiz kendi kaderine terk edilmiş.

DSİ 19. Bölge Müdürlüğü geçtiğimiz haziranda sınırlı bir bakım yapmış; borular boyanmış, trafolar yenilenmiş. Fakat köylünün talep ettiği çevre düzenlemesi, ağaçlandırma ve sosyal alan çalışması yapılmamış.

Oysa halk barajın yalnızca enerji değil, yaşam kaynağı olmasını istiyor. Ağaçlar, banklar, ışıklar… İnsanların yeniden barajla bağ kurabileceği bir alan hayal ediyorlar.

Divriği halkı bu kez doğrudan DSİ Genel Müdürü Mehmet Akif Balta’ya sesleniyor:

“Sayın Genel Müdür, bu barajın suyuna değil, mirasına sahip çıkın. Gelin, yerinde görün, 40 yılın ihmali bu topraklara yakışmıyor.”

Mursal Barajı artık sadece bir enerji yatırımı değil, Türkiye’nin kalkınma hafızasında unutulmuş bir semboldür.

Bu yazı bir sitem değil, bir çağrıdır.

“Devlet kendi eserine sahip çıkmalı, halkın sesi duyulmalıdır.”

- Advertisement -spot_img

More articles

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

- Advertisement -spot_img

Latest article