Tunus’a geldiğimiz gün bizi karşılayan yerli rehberimizin Türkler ile tarih boyunca ne kadar zor zamanlarda omuz omuza olduğumuzu duyarak başladık seyahatimize… Paris’in ünlü Şanzelize Caddesi’ni andıran Tunus’un Habib Burgiba Bulvarında başladığınız modern gezinin ardından eski kent olan ‘Medina’ya vardığınızda gördüğünüz tarihi dokuya hayran kalıyorsunuz. Burada önemli cami ve medreseler bulunmaktadır.
Gezimizin son günlerinde Türkleri çok seven altın kalpli Tunuslu dostumun ısrarla Bab Bhar’da kahve içmeliyiz davetine icabet ettiğimde buranın bizim surlarımızın kapıları gibi bir kapı olduğunu gördük. Ayrıca burası tarih kokan Medina gezisinin de anahtarı oluyor ziyaretçiler için… Ülkede Müslüman olmayanların da girebildiği tek camii Zeytuniye camisini görmenizi tavsiye ederim. Hicrî 125 yılında inşa edilen Zeytuniye Camii İslam dünyasının ilk beş camii arasında arasındadır. İbn-i Rüşt’ün hocası İbn-i Mezir, İbn-i Usfur, Kadı İbn-i Abdüsselam, İbn-i Harun, İbn-i Haldun dönemin güçlü alimleri Zeytuniye’de yetişmiş.
Kitapçılar Çarşısı ve Dar Ben Abdallah Müzesi de sık ziyaret edilen tarihi mekanlar arasında yer alıyor. Mekke, Medine ve Kudüs’ten sonra dördüncü kutsal şehrimiz Kairouan’da gezerken tarihi içinizde hissedeceğinizden emin olabilirsiniz.
Dünyaca ünlü, büyüleyici bir müze Bardo’da burada bulunuyor. Kasbah Camii ve Hamouda Pasha Camii ile Paleo Hıristiyan Müzesi, Deniz Bilimleri Müzesi ve Kartaca Müzesi de görülmesi değer tarihi yerlerdir.