Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC) tarafından her yıl düzenlenen IICEC Uluslararası Enerji ve İklim Forumu’nun 8’incisi bu yıl “Global enerji yatırımları? Sırada ne var?” temasıyla yapılıyor.
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başkanı ve Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC) Direktörü Onursal Başkanı Dr. Fatih Birol, Kuzey Amerika’nın da hızlı bir giriş yapmasıyla küresel enerji piyasasının hızla geliştiğine dikkat çekti. Fatih Birol, özellikle ABD, Kanada ve Meksika gibi ülkelerin önemli enerji bölgeleri olma yönünde çok önemli adımlar attığını ve güneş enerjisi konusunda da çok büyük hızla ilerlediğini belirterek, şöyle konuştu:
“IEA’nın yenilenebilir enerji konusunda yeni yayınlanan raporda çok çarpıcı bulgular var. Bunlardan önemli bir tanesi 2016 yılında kurulan enerji santrallerinin %50’sinden fazlası‘nın güneş enerjisi kaynaklı olması. Doğalgaz ve petrol %50’den azını oluşturuyor. Bu çok çok önemli – dikkat edilmesi gereken bir nokta. Son zamanda elektrikli araçlar da çok önem kazandı ve ulusal ve uluslararası düzeyde konuşulmaya başlandı.”
Dijitalleşmenin de enerji sektörünü etkileyen bir başka etkenin olduğunu belirten Fatih Birol, bu durumun hem üretim hem de tüketim alışkanlıklarını ciddi şekilde etkileyeceğini söyledi. Birol, IEA’nın bu ay dijitalleşmenin etkilerine yönelik bir rapor yayımlayacağını ifade etti.
2016’da küresel olarak toplam 1.7 trilyon dolarlık enerji yatırımı yapıldığına işaret eden Fatih Birol, şu değerlendirmeyi yaptı:
“2016’da küresel enerji yatırımlarının bir önceki yıla göre düştüğünü görüyoruz. Petrol ve gaz sektöründe de önemli bir düşüş var. Tarihte ilk defa elektrik sektörüne yapılan yatırımlar petrol ve gaz sektörünün ötesinde. Yani; elektrik sektörü petrol&gaz sektörüne göre cazibe teşkil ediyor. Büyük yatırımcılar tabii ki ABD, Avrupa.. Ancak yatırımların yapıldığı istikametlerin başında Çin geliyor. ABD, kaya petrolü üretiminde ciddi bir ilerleme kaydetti ve artış devam edecek gibi görünüyor. ABD’de sadece kaya petrolü üretiminin Irak petrol üretim rakamları düzeyine ulaştı. Kaya petrolünün küresel petrol piyasasında önemli bir hale geldiğini görüyoruz.”
Doğalgaz üretiminde de ciddi bir artış olacağını öngörüldüğünü söyleyen Fatih Birol, şöyle devam etti:
“Ortadoğu, Çin, Avustralya ana oyuncular olacak gibi. Ama yine en büyük ülke. ABD, küresel doğalgaz üretimindeki büyümenin %40 ABD kaynaklı. Önümüzdeki 5 yılda ABD ve Avustralya Sıvı Doğalgaz (LNG) ile küresel ihtiyacın büyük bir çoğunluğunu karşılayacak. Kaya petrolünün artışı LMG ihracatını da etkiliyor. Artık bu konuda Türk Hükümeti’nin de çok önemli adımlar attığını söyleyebiliriz. Küresel elektrik üretim piyasasında kömür ve doğalgaz kullanımlarında yavaş bir büyüme söz konusu. Nükleer enerji kullanımındaki büyümenin temel nedeni ise Çin. Onay almış projeler baz alınarak yapılmış hesaba göre 5 yıl içinde üretilecek enerjinin üçte ikisinin kaynağı yenilenebilir enerji olacak.”
GÜNEŞ ENERJİSİNİN MALİYETİ 3 YILDA YARIYA İNDİ
Türkiye’de yaz aylarından önce YEKA Projesi’nin sonucu olarak fiyatlarda düşüş yaşandığını söyleyen Fatih Birol, şöyle konuştu:
“Güneş enerjisinin maliyeti son 3 yılda yarıya indi. Herhangi bir şeyin fiyatı 3 yılda yarıya inerse bu çok önemli bir gelişmedir. 2020’ye kadar da bir kere daha yarıya ineceğini düşünüyoruz. Yenilenebilir enerji kullanımındaki artış çevre ve iklim ile ilgili kaygılardan dolayı değil, maliyetlerde oluşan iyileştirmeye dayanıyor. Enerji verimliliği, günümüzde dünya çapında enerji kullanımının önemli bir kısmı olmakla birlikte herhangi bir standarda tabi değil. Dünyada kullanılan enerjinin %68’i ile ilgili herhangi bir verimlilik standardı yok. Enerji güvenliği halihazırda politikaların belirlenmesinde önemli bir taş olmalıdır. Tanap projesi gibi projelerin planlanandan daha önce bitirilmesi önemli bir gelişme. ABD’nin pazarda güçlü bir oyuncu haline gelmesiyle Petrol pazarlarında yeni bir dönem başladı. Bu yeni dönemde fiyatlar 1-2 yıl kadar bu düzeyde devam edebilir. Avustralya, ABD, Katar gibi ülkeler LNG üretmeye devam edecek. Çevreyle ilgili bu zorlukları aşabilmek için küresel seviyede çok kapsamlı çaba göstermek gerekiyor.”
MENA İLETİŞİM / TÜRKİYE’DE ENERJİ