Ana SayfaKÖŞE YAZARLARIBaşını taşın altına koyan Bakan; Süleyman Soylu

Başını taşın altına koyan Bakan; Süleyman Soylu

1987 yılında siyasete başlayan ve 2012 yılında AK Parti’ye katılarak yaptığı başarılı çalışmalarla gönüllerde taht kuran Süleyman Soylu, partinin tüm konularına vakıf olarak AK Parti’nin temel taşlarından birisi olmuştur.

Darbe girişimi sırasında TRT’yi ele geçiren darbecilere karşı dik duruş sağlayan Süleyman Soylu darbecilerden devletin kanalını geri alan bakan olarak tarihe geçmiştir.

Şu anda ise Cumhurbaşkanı’mızın liderliğinde, Başbakan’ın bayraktarlığı, Genelkurmay Başkanını ve Sayın Soylu’nun koordinasyonunda; FETÖ, PKK ve İŞİD’e karşı içerde ve dışarda ciddi bir mücadele sergilenmektedir.

Allah yar ve yardımcıları ve de yardımcımız olsun…

Süleyman Soylu; alaylıdır, çekirdekten siyasetçidir ve ülke sorunlarına vakıftır.

O; sorunların çözümünde teoriyle pratiği harmanlayabilme kabiliyetine ve cesaretine sahip, gözünü budaktan sakınmayan, konu; vatanın bekası ve milletin huzuru olunca; müsamaha ve taviz vermeyendir.

Özellikle içinden geçtiğimiz kritik ve tehlikeli süreçte, tam da bu görevin gerektirdiği deneyim, birikim, cesaret ve kararlılığa sahip birisidir.

Verdiği mesajlarla, yaptığı konuşmalarla ve çoğu defa bakanlıkta oturmak yerine olaylara doğrudan dahil olmasıyla, askerimizin ve polisimizin moral itesini yükseltmiş ve güvenlik birimlerimizi dinamize etmiştir.

Şehitlerimizin acılarını en derinden hissederek, aileleriyle hemhal olan, şehit yakınlarıyla duygudaşlıktan uzak kalmayan; kederde, tasada, üzüntüde kendini ortaya koyarak birlik ve beraberliğin örnekliğini gösterendir.

Sayın Cumhurbaşkanı’nın terörle mücadele iradesine, azmine, hırsına uyum sağlayıp; kanın durması, terörün bitmesi konusunda çalışma ahengini ve mücadele birliğini çok güzel göstermektedir.

O; sorunlara müdahalede “hemen şimdi” diyebilen,  ertelemeyi sevmeyen, çalışma arkadaşlarını dinleyen, anlayan ve bakanlık bürokrasisini hızlı ve aktive olmaya yönelten birisidir.

O; iyi bir örnektir; emniyetçilere, jandarmaya, valilere, kaymakamlara önce kendi çalışarak, çalışmanın şeklini, gereğini ve mecburiyetini bizzat yaparak gösteren birisidir.

Sayın Bakan’ın çaba ve gayretlerini, gece-gündüz demeden koşturmacasını gördüğümüzde; evlerimizde oturmayıp fiili mücadeleye katılma heyecanını yüreklerimizde hissediyoruz.

O; sadece söylemle değil, eylem ve yürüyüşüyle de temsil ettiği bakanlığın misyonuna uygun bir ivmeye kavuşmasını sağlayan, mücadele ve “cephe” adamıdır.

İçişleri Bakanı olarak göreve başlamasıyla ciddi anlamda olumlu atamalar yaparak; devletine, milletine sadık kişileri hassas görevlere getirmesi terörle mücadeledeki kararlılığını, tavizsiz ve müsamahasız olacağını göstermiştir.

Soylu’nun mücadeleci, azimli, cesur eylem ve söylemleriyle, hem emniyet, hem millet yeni bir canlanmaya kavuştu. Onun sayesindeki en büyük kazanım budur.

Sorunların halli konusunda Sayın Bakanımıza güvenimiz tamdır. Ve sorunların ülke yararına en güzel şekilde çözümlenmesi için elinden gelenin fazlasını yapmaya çalıştığını tüm millet olarak izliyoruz.

Lafı fazla uzatmadan portremize devam etmek istiyorum.

Süleyman Soylu 21 Kasım 1969 yılında İstanbul’da doğdu. Plevne Lisesi’nin ardından İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nden mezun oldu.

1987 yılında DYP İstanbul İl Gençlik Kolları’nda siyasete başladı. 1987-1990 yılları arasında DYP İstanbul İl Gençlik Kolları’nda Yönetim Kurulu üyeliği ve Teşkilat Başkanlığı görevlerini üstlendi.

1995 yılında Gaziosmanpaşa yönetim kurulu üyeliğine, 17 Temmuz 1995 yılında yapılan kongrede 25 yaşında İlçe Başkanlığına seçildi. 18 Nisan 1999′da partisinden Gaziosmanpaşa Belediye Başkan adayı oldu.

29 Nisan 1999′da DYP İstanbul İl Başkanlığı görevine geldi. 3,5 yıl sürdürdüğü İstanbul İl Başkanlığı görevinden 2002 yılında ayrılarak milletvekili adayı oldu.

Süleyman Soylu 6 Ocak 2008’den 16 Mayıs 2009′a kadar Demokrat Parti Genel Başkanlığı görevinde bulundu.

Bu süreçten sonra, ülke çapındaki değişik üniversitelerden ve çeşitli sivil toplum örgütlerinden gelen davetlerle Türkiye’nin birçok bölgesinde konferans ve panellere katıldı.

12 Eylül 2010 Referandumu için sunulan anayasa değişikliği paketinin, Türkiye’nin dönüşümü ve demokratikleşmesi için hayati öneme sahip olduğunu gören Süleyman Soylu, ”Demokrasi Buluşmaları” adını verdiği bir dizi seminer düzenledi ve arkadaşları ile birlikte Türkiye’yi dolaşarak
”evet” oyu tercihinin nedenlerini milletle paylaştı. Bu faaliyetinin ardından partisinden ihraç edildi.

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından aktif siyasete yeniden davet edilen Süleyman Soylu 5 Eylül 2012 tarihinde Adalet ve Kalkınma Partisi’ne katıldı. 30 Eylül 2012 tarihinde yapılan AK Parti 4. Olağan Genel Kurulunda Merkez Karar ve Yönetim Kurulu üyeliğine ve ardından da AK Parti Genel Başkan Yardımcılığı’na seçilen Süleyman Soylu, 1,5 yıl Ar-Ge Başkanlığı görevini üstlendikten sonra 14 Nisan 2014 tarihinde Teşkilat Başkanlığı görevine getirildi.

25 ve 26. Dönem AK Parti Trabzon Milletvekili seçilen Süleyman Soylu, 64.ve 65.hükümetlerde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, 1 Eylül 2016 tarihinden itibaren de yine 65.hükümette İçişleri Bakanı olarak görev almıştır.

Süleyman Soylu aynı zamanda darbe girişiminin ardından, ABD’nin Türkiye’ye, ‘ilişkilerimiz etkilenir’ demesine neden olan açıklamayı yapan ilk isim oldu. Çünkü Soylu, darbe girişiminin hemen ertesi günü, ‘darbe girişiminin arkasında ABD’nin olduğunu’ söyledi. Soylu, “Darbenin arkasında Amerika Birleşik Devletleri var. Oradan yayınlanan birkaç dergi, bir kaç aydır faaliyette bulunuyordu. Biz ABD’ye aylardır Fethullah Gülen konusunda bir mesaj veriyoruz. ABD bize Fethullah Gülen’i vermek zorundadır” dedi.

ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü John Kirby, Dışişleri Bakanları John Kerry ve Mevlüt Çavuşoğlu arasındaki telefon görüşmesine ilişkin yaptığı açıklamada, “Kerry, ABD’nin, soruşturmayı yürütmesinde Türk yetkililere yardım etmek istediğini açık olarak dile getirdi. Ancak, ABD’nin başarısız darbe girişimiyle ilişkisine dair imaların veya iddiaların tamamen yanlış olduğu ve ikili ilişkilere zarar vereceğini de söyledi” derken, Soylu’nun açıklamasını kastediyordu.

Sayın Soylu’nun İç İşleri Bakanlığına getirilmesi, dört bir yandan terör saldırısına maruz kalan ülkemiz için, terörle mücadelede kendisine olan güvenin sonucu idi. Başta FETÖ olmak üzere, PKK, İŞİD, PYD ile mücadelede azmi, kararlılığı ve gecesini gündüzüne katan “agresif vatanperverliği” bundan sonra da  nasıl yürüyeceğinin işaretidir.

Sayın Soylu; Rabbimiz azmini, gücünü, dirayetini daim kılsın.

Yolun ve yolumuz açık olsun,

Dualarımız seninledir…

Bir sonraki Bir Portre yazımızda buluşmak ümidi ile Allah’a emanet olun sevgili okurlarım.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

spot_img
spot_img

BUNLARI DA OKUYUN