Ana SayfaKÖŞE YAZARLARIBüyük Usta; ‘Orhan Kemal’

Büyük Usta; ‘Orhan Kemal’

Basınköy öyle eşsiz bir semtimiz ki! Türkiye’ye nam olmuş, büyük üstatların yaşadığı yerdir. Kimler geldi, kimler geçti ama Orhan Kemal deyince; bir durmak, bir düşünmek lazım gelir. Çünkü ustaların ustası edebiyat tarihine ismini altın harflerle yazmış önemli bir değerimizdir. 

Ustayı bizler namıyla tanıdık. Yaşımızda yetmiyor onun o eşsiz yaşamına eşlik etmeye ama rahmetli olduğunda hep büyüklerimiz bize anlattı üstadı… Biz onu tanımadan sevdik ve oğulları da bizim abilerimiz oldu. Çocuktuk anlayamadık, Nazım Hikmet’ten almış feyzini Yaşar Kemal anlattı bize. Fakat bizler hep bize öğretilenlerle yargıladık ustayı ve bize öğretilenlerin büyük kısmının öyle olmadığını yaşadıkça öğrendik. Öğrendikçe anladık kıymetlerini ama ellili yaşlarda bunu öğrenmemiz e kadar acı bir durumdur. 

Anlatamam…

Anlatamazlar…

Yalanlar üzerine kurulmuş düzeni…

Ben kendi değer yargılarımla bu konularda konuşmak ve yazmak hatta haykırmak istiyorum. İstiyorum. İtiraf vakti geldi de geçiyor. Benim gibi itiraf etmek yanlış düşünce ve yanlış bilgilere inandırıldığı için kendisi ile yüzleşmek isteyen binlerce insan olduğunun farkındayım. Ben binlerce insana kıyasla çok daha şanslı ve çok daha cesaretli durumdayım. Ne mutlu ki bana özeleştirilerimi hem yazabiliyor hem konuşabiliyor ve her platformda paylaşabiliyorum. Bir çok insan mahalle baskısından veya gelecek endişesinden bu şekilde bir özeleştiriden kaçınıyor.

Asker bir babanın ve öğretmen olan bir annenin çocuklarından bir tanesi olarak büyüdük. Bu büyüme sürecinde milliyetçi bakış açısı ile değişmez kurallarımız ışığında yaşamımıza devam ettik. Bu değişmez kurallarımız ile ustalara onları anlamak için bakmak yerine onları bize söylenenlerden dolayı yargıladık. Bu esasında tam anlamıyla yargısız infaz gibiydi.

Yıllar geçti, bir yandan büyüdük, diğer bir yandan da okuduk, araştırdık, yaşadık, gördük ve hayatı teraziye koyabilecek yaşlara eriştik. Bakarak, görerek ve tartarak yaptığımız araştırmalarda bizlere siyah diye öğretilenlerin beyaz, beyaz diye anlatılanların da siyah olduğunun farkına vardık. Değerli okur esasında bu durumu sizlerde ülkemiz insanları da dünya insanları da çok iyi bilmektedir. 

Basınköy dedim ya hani evimin olduğu ve büyüdüğüm mahallede nice üstatlar vardı ve biz onları çocuk iken anlayamadık. Keşke her birinin feyzinden faydalanabilseydik.

Ben bu makaleyi kaleme aldığım gün ustanın doğum günü idi ve ben Orhan Kemal Müzesindeydim. Onun ile alakalı bu benim için değerli kelamları üstadın masasında yazma şansını da yakaladığımı belirtmek isterim.

Üstadın sevgili oğlu Işık Öğütçü ile ustanın evindeydim aslında… Çünkü Basınköy’deki evi müzede yaşıyor. 

Kitapları, eşyaları, kıyafetleri, anıları müzede bizimle beraberdi. Işık abi ile itiraflarımı birbiri ardına sıralayarak keşke ustayı uzun zaman önce anlayabilsem ve bu kadar geç sürmeseydi anlattıklarımda diyerek konuştum.

Kısmet bu günlere imiş ve mühim olan da anlayabilmemiz ve gelecek nesile anlatabilmemizdir.

İlk önce okumak lazım çok okumak ve ardından da araştırmak ve dinlemek gereklidir. En kolay olan yargılamak ise en büyük yanlışların başında gelmektedir.

Benim de anlattıklarım yanlışların en büyüğünü işlemem neticesinde bir itirafa dönüşmüştür. 

Edebiyat tarihine yön veren ismini altın harflerle yazdırmış bir ustayla aynı mahallede oturup yıllar sonra onu anlayabilmek ne acı ama hiç anlayamamaktan ise daha iyidir.

Nicelerinin öğretilerini sırf bu yüzden yıllar sonra anlayabildik. Ben Orhan Kemal’in herkesin bildiği hayatını, romanlarını,yaşamını değil, önemli olan Orhan abimizi anlayabilmeyi anlatmak istedim ve sayesinde birçok ustayı anlayabilmenin yolunu gösterdim. 

Yargılamadan önce okuyun, araştırın ki ustalarımız yaşasın, bizlerde yaşadıkça değil bir an önce öğrenelim. 

  Doğum günün kutlu olsun büyük usta.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

spot_img
spot_img

BUNLARI DA OKUYUN