Bu yol o kadar keskin bir hayat tecrübesi ki yaşamadan anlamak, anlayamadan doğrulamak mümkün değil. Neden mi anlatayım. Basınköy demek İstanbul’un en güzel yerinde doğayla, deniz’le, göl’le, ormanla bütünleşmek demek ama bunlar güzel yanları, Basınköy demek çileli hayatlar, darbeler askerler, gazeteciler, anıları yaşanmışlıkları demek; çileli yıllar demek. Basınköy demek; roman, edebiyat, sanat, resim, çizgi roman, karikatür, ressam, köşe yazarı, gazeteci, foto muhabiri, genel yayın yönetmeni, gazete patronu, yorumcu, televizyoncu demek. Basınköy o yüzdendir ki yaşanmışlıkları insana doğru bildiğini yanlış yanlış bildiğini doğru yapar, kızdığımız, yargıladığımız değerlerin gerçek yönünü öğretir, alamadığımız feyzlere keşke dedirtir, değerini anlayamadıklarımızı değerli kıldırır.
Zannetmiyorum ki hiç bir semtte bir yazarla konuşurken bir ressamın görüşünü almak oradan bir yorumcuyla kahve içmek, Nobel adayı insanlarla uçurtma uçurtmak, birçok sanatçı, artist ile sohbet etmek, onlarca filmin çekildiği evlerde oynamak, hatta o filmlerde de olmak… Dünya literatüründe geçmiş insana abi, amca diyebilmek, çocuklarıyla beraber büyüyebilmek, askerlerden tarihi dinlemek, kitaplarda televizyonlarda gördüklerimizi, okuduklarımızı ilk ağızdan öğrenmek demek.
Basınköy’ü anlayabilmek için yaşamak lazım. Ben ve ailem 1959 yılından bu yana semtteyiz, babam kurucusu iken ben bile yıllar içimde hatta bu güne yeni öğrendiklerim var o yüzdendir ki gelecek nesillere Basınköy’ü aktarmak istiyorum.
Tarihçesi Osmanlı Rus harbinde Rus askerlerinin buraya gelmesiyle başlıyor. Tarih 1877 Ayastafanos Antlaşması ile savaş sona eriyor. Bizim hikâyemiz de o günden bu güne geliyor.
Yıllarca av köşklerinin olduğu sonra bağların kurulduğu ekin alanlarının oldu bir yer.
Atatürk’ün 1934 yılında Yeşilköy’den bir vekilin Şenlikköy’deki bağ evine daveti ile başlayan sonrasında buraya bir deniz köşkü ve orman için talimat vermesinden sonra semt iyice göz önüne çıkıyor.
Açılan plajlar ve lokantalar iyice popüler oluyor. İnsanlar denize girmeye eğlenmeye, yemek için gelmeye başlıyor.
Basınköy 1960 da başlıyor. 1964 de bitiyor. Havacılar sitesi, Kartalköy ve Basın sitesinden oluşuyor. Asker ve Gazeteci ailelerinin kurduğu iki kooperatif. Menekşe’de özel plajları olan bir semt. Karayolu, hava alanı, deniz ulaşımı, tren yolunun geçtiği o zamanların tek semti.
Bu günlerde doğal kalmış nadir yerlerden ama yaşanmışlıkları?
Sözün özü bir tarih Basınköy.